Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Babalık Davası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı vekili Av. ...’nun dosya içerisinde bulunan vekâletnamesi genel vekâletnamedir. Açıkça yetki verilmemiş ise vekil, kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez (HMK m. 74). Babalık davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi İHBAR OLUNANLAR DAVA TÜRÜ :Babalık Taraflar arasındaki babalık ve tazminat davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm küçük ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Babalık Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Babalık davası içerisinde istenen nafaka talepleri babalık davasının eki niteliğinde olup, ayrıca harca tabi olmadığı gibi bu talebin reddi veya kabulü halinde vekalet ücretine de hükmedilemez. Açıklanan hususlar dikkate alınmadan hükmedilen nafaka için davalının harç ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması doğru olmamıştır....
Davanın kabulü h...nde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocuk arasındaki soybağı doğum ile baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “tanıma” ve “hakimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....
Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282.maddesi uyarınca, anne ile çocuğu arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “Anne ile evlenme”, “Tanıma” ve “Hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285.maddesinde yer alan “Babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....
Baba ile çocuk arasında tanıma ve babalık hükmü ile soybağı kurulduğu hâlde dahi çocuk ananın soyadını alacaktır. ( ) denilmektedir. 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 13. maddesinde de, "Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girmesinden önce olumlu karara bağlanmış olan mali sonuçlu babalık davalarında çocuğun soybağı, yürürlük tarihinden başlayarak bu Kanun hükümlerine göre kurulmuş olur" hükmü yer aldığından, 743 sayılı Mülga Medeni Kanunun yürürlükte olduğu dönemde tabiî (mali sonuçlu) babalık davası olumlu sonuçlanan ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun yürürlükte olduğu 10.3.2003 tarihinde babası adına tescil edilmesi nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkta 4722 sayılı Yasanın 13. maddesi uyarınca 4721 sayılı Yasa hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir. Ancak anılan yasa hükmünün uluslararası sözleşmeler ve Anayasa Mahkemesi kararları çerçevesinde yorumlanması da zorunludur....
un babasının ... olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; Melike Balcı ile ...'ın nikahsız beraberliklerinden küçük ...'nın olduğunu, ancak çocuğu sağlığında tanımayan ...'ın 10.09.2003 tarihinde öldüğünü ileri sürerek, ...'un gerçek babasının ... olduğunun tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 301. maddesine dayanan küçük ...'un babasının tespiti istemine ilişkin olup, dava çocuk adına kayyım tarafından açılmıştır....
Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alınarak mahkemece Hazine ve Cumhuriyet savcısına ihbar edildikten sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. 3-TMK'nun 301. maddesine göre ananın babalık davası açma hakkı bulunduğuna göre, birleşen dosya davacısı ... tarafından açılan babalığın tespiti davasının asıl davada görülen davacı ... tarafından açılan soybağının reddine ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesinin beklenmesinden sonra karar verilmesi gerekirken; birleştirme kararı ve ananın soybağının reddi davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, babalık tespiti ve maddi -manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 12.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesi, anneliğin tespiti yönünden davayı tefrik ederek bu talep bakımından görevsizlik kararı vermiş ve dosya olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için Dairemize intikal etmiştir. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır....