Davanın kabulü halinde, her iki dava türünde de nüfus kayıtlarında değişiklik yapılmasının gerekmesi nedeniyle, benzer sonuçlara sahip bu davalar arasında görevli mahkemenin belirlenebilmesi için davanın vasfının doğru olarak tayin edilmesi önem kazanmaktadır. 4721 sayılı TMK'nın 282. maddesi uyarınca, anne ile çocu arasındaki soybağı doğum ile; baba ile çocuk arasındaki soybağı ise “anne ile evlenme”, “tanıma” ve “hâkimin hükmü” ile kurulmaktadır. Diğer taraftan, evlat edinme de soybağı oluşturan hallerdendir. TMK'nın 285. maddesinde yer alan “babalık karinesi” uyarınca, evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir....
Maddesinde "Babalık davası, Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye, dava ana tarafından açılmışsa kayyıma ihbar edilir." hükmü düzenlenmiş olup babalık davasının yasal olarak Hazineye ve Cumhuriyet Savcılığına, ana tarafından açılmış ise kayyıma ihbarı zorunludur. Her ne kadar mahkemece davalı T4 yönünden dava soybağının reddi olarak değerlendirilip ret kararı verilmiş ise de; açılan dava davalı Necmettin ile Nejmiye yönünden soy bağının reddi, T4 yönünden ise babalığın tespiti istemine ilişkindir. Davalı Necmettin ile Nejmiye'ye yönelik açılan soy bağının reddi davasının kabulü yönünden verilen hüküm taraflarca istinaf konusu edilmediğinden kesinleşmiştir. Bu durumda babalık davasının da görülebilir hale geldiği anlaşılmaktadır....
İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile babalık davasının usulünce Cumhuriyet Savcısına ve Hazineye ihbar edildiği, yargılama sırasında davacı vekilinin babalık davası açma özel yetkisini içerir vekâletnamesini dosyaya ibraz ettiği, davanın babalığın hükmen tespitine ilişkin olduğu, çocuk ile baba arasındaki soy bağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuğun isteyebileceği, babalık davası açma hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı hak niteliği taşıdığı için çocuğun ölümü durumunda mirasçıları tarafından babalık davası açılmasının mümkün olmadığı, diğer bir ifadeyle çocuk ölmüş ise onun babalık davası açma hakkının ortadan kalkacağı, somut olayda biyolojik babasının tespit edilmesi istenen ...' ın 08.08.1979 tarihinde öldüğü, eldeki davanın mirasçıları tarafından açıldığı, çocuğun mirasçılarının babalık davası açma hakkının bulunmadığı, bu haliyle davacıların aktif husumet ehliyetlerinin olmadığı, kaldı ki başka bir...
Dava dilekçesinde, soybağının tespiti ile davalı ...'ten dünyaya gelen küçük...'in davacının hanesine tesciline karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, dilekçedeki açıklamalara göre babalık değil, davacı ile davalı ...'nın evlilik dışı ilişkiden 14.11.2013 tarihinde dünyaya gelen ve bir başka erkekle soybağı bulunmayan çocuğun babası tarafından tanınması niteliğindedir. Türk Medeni Kanunu’nun 295/1. maddesine göre tanıma, babanın nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmi senette veya vasiyetnamede yapacağı beyanla olur....
nun nüfusa tesciline dayanak olan belge (tanıma, Af Yasasına dayalı başvuru ve kabulü, babalık hükmü gibi) ve...'ın boşanmalarına dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.12.1990 tarih, 1990/122 esas sayılı karar örneği eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.22.06.2009 (Pzt.)...
Buna göre tanıma babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmî senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyanla soybağının kurulması yoludur. Tanıma, tek taraflı bir irade beyanıdır. Tanıma yolu ile kurulan bu soybağının açılacak iptal davası ile kaldırılması mümkündür. Bu dava ile tanıyanın, çocuğun babası olmadığı sonucuna ulaşılır. Diğer bir ifade ile tanıma yoluyla kurulan soybağı geçersiz kılınır. Dava; tanıma beyanı, yanılma, aldatma veya korkutmaya dayanıyorsa “tanıyan” tarafından, ana ve çocuğa karşı açılır. Böyle değil ise; çocuk, çocuğun ölümü hâlinde alt soyu, Cumhuriyet savcısı, Hazine ve diğer ilgililer tarafından da açılabilir. Dava açma hak düşürücü sürülere bağlanmıştır. Tanımanın iptali davalarında görevli mahkeme 4787 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi uyarınca aile mahkemesidir. 32. Çocuk ile baba arasında soybağı kurulmasını sağlayan son yol ise babalık hükmüdür....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2020 NUMARASI : 2020/499 2020/493 DAVA KONUSU : Babalık (Babalık Davası) KARAR : Taraflar arasındaki babalık davasında Mersin 2.Asliye Hukuk Mahkemesi ile Mersin 8.Aile Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi Mersin 8....
in babasının Mehmet Kemal Kutay olduğunun tespiti ve nüfus kaydına işlenmesi istemine ilişkindir ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, uyuşmazlığın nüfus kaydında düzeltim niteliğinde olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Aile Mahkemeleri, TMK'nın 282 ve devamı maddelerinde sınırlı olarak belirtilen soybağının reddi (TMK'nın 286. vd.) babalık, tanıma, tanımanın iptali gibi davalara bakmakla görevlidir....
Baba soyadının ne özelliği vardır ki “evlilik dışı” bir çocuk için “babalık hükmü alanlar” yönünden de bu uygulamaya geçilmiştir/geçilmektedir? Kadın erkek eşitliği açısından bakıldığında “evlilik dışı çocuk” açısından ana soyadı ile baba soyadının birbirine üstünlüğünden söz edilemez. Değerli çoğunluk gerekçesinde 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu (Resmi Gazete: 29 Nisan 2006 - Sayı : 26153) Geçici Madde 5 hükmüne dayanmaktadır. Gerçekten Geçici Madde 5 hükmü ile 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu m. 321 hükmü “babalık hükmü alanlar” yönünden de yürürlükten kaldırılmış mıdır? Başka bir anlatımla babalık davalarında bundan sonra ana hanesine tescil edilen çocukların babalığa hüküm kararı sonucu “baba hanelerine nakline” karar verilmesi bir zorunluluk mudur/“emredici” bir hüküm müdür?...
TMK 285.maddesi babalık karinesini düzenlemiş olup, babalık karinesinin çürütülmesi, soy bağının reddi davası ile mümkündür. Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davalarının konusudur. Yukarıda belirtildiği üzere soy bağının reddi davası babalık karinesi kapsamında yer alan dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocukların soy bağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir davadır. Babalık karinesinden faydalanma söz konusu olmaksızın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soy bağının kurulması söz konusu olmadığı için böyle bir durumda çocukla koca arasında soy bağının bulunmadığını tespite yönelik açılacak dava soy bağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi davasıdır....