"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ... 13.12.2016 tarihli dilekçesiyle boşanma hükmüne yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin boşanma hükmüne ilişkin olarak reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı ... 13.12.2016 tarihli dilekçesiyle nafaka ve tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın yararına takdir edilen nafaka ve tazminatlar yönünden bozulması gerekmiştir....
Kadının butlan davasındaki tazminat ve nafaka konusundaki feragati evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak açılan bu davaya sirayet etmeyeceğinden, mahkemece “davalı-karşı davacı kadının erkeğin bu davadan önce açmış olduğu iptal davasında kadının maddi ve manevi tazminat ile nafaka istemediği” gerekçesiyle davalı-karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Yukarıda açıklanan sebeple ve tarafların mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlarına göre boşanmaya sebep olan olaylarda, davacı-karşı davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu anlaşıldığına göre, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen davalı-karşı davacı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 174. maddesinin (1.) ve (2.) fıkrası gereğince uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu isteklerin reddi doğru bulunmamıştır...
Ancak; Dava, Türk Medeni Kanununun 301 ve devamı maddelerinde düzenlenen babalığın tespiti, nafaka, doğum giderleri ile manevi tazminat istemine yöneliktir. Davacı kadının manevi tazminat istemi Türk Medeni Kanununun 24. ve Borçlar Kanununun 49.(TBK 58.) maddesine dayanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda babalık davalarında manevi tazminata ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır. Davacı kadının 50.000 TL. manevi tazminat talebi aile mahkemelerinin görevi kapsamında olmayıp, genel mahkemelerin görevi dahilindedir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden göz önüne alınır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminat, nafaka ve ziynet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince; erkeğin boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının ise kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer’ileri ile ziynet alacağının kısmen kabulüne karar verilmiş; davacı-karşı davalı erkek kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminat, nafaka ve ziynet alacağının kabulü; davalı-karşı davacı kadın tarafından tazminat miktarları, ziynet alacağı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafaka ve manevi tazminat miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, ortak çocuklar ile kurulan kişisel ilişki, kadın yararına hükmolunan nafaka ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin ortak çocuklar ile kendisi arasında kurulan kişisel ilişki yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece, tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiş; karar, davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve manevi tazminat yönünden, davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla nafaka ve manevi tazminat miktarı yönünden istinaf edilmiş; bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince kadının iştirak nafakaları...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Uyuşmazlık, nafaka ve tazminat istemlerine ilişkin olup, bağımsız nitelikteki nafaka davası değildir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, nafaka ve tazminat istemlerine ilişkin olup, bağımsız nitelikteki nafaka davası niteliğinde değildir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 11.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının nafaka, maddi ve manevi tazminat miktarları yönünden usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının emekli maaşı aldığını, beraber yaşadığı kadının da babasından dolayı emekli maaşı aldığını, ayrıca davacının çiftçilik yaptığını, 6 ayda bir 100 ile 150 bin arası kazanç elde ettiğini, kendisine bağlanan 450,00TL'lik nafakanın sadece davacının çok düşük olduğunu, kendisinin yaşı gereği çalışma durumunun bulunmadığını, maddi durumu olmadığı için avukat tutamadığını, ama mahkeme sonunda aleyhine vekalet ücreti yüklendiğini, yine maddi ve manevi tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının nafaka, maddi ve manevi tazminat yönlerinden kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....
Davacı-davalı kadın ve davalı-davacı erkek vekili 21.03.2024 ve 22.03.2024 tarihli dilekçeleri ile tazminat ve nafaka taleplerinden ayrı ayrı feragat ettiklerini Dairemize bildirmişlerdir. Bu durumda tarafların boşanmanın fer'î niteliğindeki nafaka ve tazminat taleplerinden feragat beyanları doğrultusunda ek karar verilmek üzere dosyanın hükmü veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; 1.Davacı-davalı kadın vekili ile davalı-davacı erkek vekilinin temyiz başvurularının ayrı ayrı REDDİNE, 2.Tarafların tazminat ve nafaka taleplerinden feragati hususunda ek karar verilmek üzere dosyanın hükmü veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde temyiz edene iadesine, Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ......
Hukuk Dairesinin süregelen kararlarında, objektif kriterlerle yumuşatılmış olup, nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına, bu miktara yakın ve düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin nafaka borcundan indirilmesinin hakkaniyet kuralına uygun düşeceği kabul edilmiştir. Borçlu tarafça açıkça sebebi belirtilerek yapılan ödemelerin, nafaka borcundan indirilmesi mümkün değildir....