Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, nüfus kaydında anne ve baba adı düzeltilmesi istemine ilişkindir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın soybağına ilişkin ve görevin aile mahkemelerine ait olduğu gerekçesi ile görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 1. Aile Mahkemesi ise "nüfus kaydındaki ana adının değiştirilmesi ve baba adının silinmesi istemi tefrik edilip ayrı esasa kayıt edildikten sonra tefrik edilen davanın yanlış yanıltıcı beyan ve işlemle kanuna aykırı olarak yapılan kayıtların düzeltilmesine ilişkin olduğu, Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi uyarınca davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait bulunduğu" gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Somut olayda, eldeki davadaki istek soybağına ilişkin bulunmayıp hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir....

    Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının nüfus kaydında anne ve baba adının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, anne ve baba adının düzeltilmesi talebinin soybağına ilişkin olmadığı, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın nesebin düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda davacı, gerçek anne ve babası gayriresmi evli iken dünyaya geldiğini, daha sonra gerçek annesinin vefat ettiğini, bu nedenle büyükanne ve büyükbabası adına nüfusa kaydolduğunu belirterek gerçek anne ve babası adına nüfus tescil edilmesini ve nüfus kaydının düzeltilmesi talep etmiştir....

      Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan" kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

        ve baba adının ... ..., .. kızı ... soyadının ... ve baba adının .. ., . oğlu . .. soyadının ..., adının ... ..., ... oğlu ... soyadının ... ve adının ... ..., .. oğlu ... soyadının .., .. kızı ... soyadının ... ve ...ızı . (.. eşi)'nin soyadının Ilkıt ve baba adının .met, . .. kızı .. (.... eşi)'nin soyadının ...., ... oğlu ... soyadının ...t oğlu...n adının ..... ve soyadının ..n ve baba adının ... soyadının ... ve baba adının ..., ... oğlu ...soyadlarının .., ... eşi ....n baba adının İsmail,...baba adının ..., .. .. eşi ... . baba adının...eşi ...n baba adının .... olarak nüfus kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesini istemiştir....

          nun baba adının ... olduğu, davacının baba adının ise ... değil ... olduğu görülmektedir. Bu bilgilerden davacının amacının ... parsel no’lu taşınmazın tapu kaydına murisinin baba isminin eklenmesi olduğu ve dava açmakta hukuki yararı bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacıya dilekçesi açıklatılmadan ve dava dilekçesinde maddi hata yapıldığı düşünülmeden işin esasına girmek gerekirken dava açma ehliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 24.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 101 ada 44 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında isminin zuhulen ... olarak yazıldığını ve bu yanlışlığın mağduriyetine sebebiyet verdiğini ileri sürerek; 101 ada 44 parsel sayılı taşınmazdaki ... olan adının nüfus kaydına uygun şekilde ... olarak düzeltilmesi isteğinde bulunmuş; 08.05.2013 tarihli celsede imzalı beyanıyla; isminin tashihi yanında anılan taşınmazda “...” olarak yazılan baba adının da “Mehmet” olarak düzeltilmesini talep etmiş ve davasını bu şekilde ıslah ettiğini bildirmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; “davanın kabulüne, ... köyü ... mevkii 101 ada 44 parselde davacı adına kayıtlı bulunan taşınmazda malik olan ... kızı ... ...'nın nüfus kaydındaki gibi baba adının ..., adının da ......

              olup olmadığı kesin olarak saptandıktan sonra, neticesine göre; 1/2 pay maliki tapuda, hükmen tescil ile "... kızı ... " yazılı malikin baba adının ve soyisminin nüfus kaydına uygun olarak "... ... kızı ... " şeklinde düzeltilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı davanın reddine dair verilen kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 07.06.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.07.2003 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim ve baba adı düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.02.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı ... kayıt maliki murisin adının ve baba adının düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taşınmazların, kadastro tesbiti yada tapuya tescili sırasında mülkiyet veya diğer hak sahiplerinin isim, soyisim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik yada hatalı işlenmesi kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur....

                  Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı ididasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır....

                    ın aynı kişi olduğunun tespiti ile murisin adının ve çocuklarının baba adının ... olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması müdahil davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle işin niteliği gereği duruşma isteğinin reddine karar verilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dosya içindeki bilgi ve belgeler ile mahkemenin gerekçeli kararından; ... ve ... oğlu 1255 (1839) doğumlu şahsın eski ve yeni nüfus kayıtları ile nüfus vukuatının tesciline dayanak belgelerde, adının ..., ..., ... Bey, ......

                      UYAP Entegrasyonu