WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesi gereğince Dairemizce kamu düzenini ilgilendiren ve re'sen istinaf nedeni yapılmasını gerektirecek başkaca bir hata bulunmadığı anlaşılmakla, istinaf sebeplerine hasren yapılan inceleme sonunda: Dava tevkifat belgesindeki bilgilerin davacıya ait olduğunun tespiti ve Tarım-Bağkur sigortalılığının tespiti davasıdır. İlk derece mahkemesince davalı olarak gösterilen komisyoncular hakkında davanın reddine, diğer davalı hakkında 01/05/1998- 31/12/1999 tarihleri arası dönem yönünden kabulüne karar verilmiş, karar davalı SGK vekilince istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince aidiyet talebi yönünden hüküm kurulmadığı ancak gerekçede tevkifat belgesindeki adı geçen kişinin davacı olduğunun kabul edildiği görülmektedir. Talep sonuçlarının her biri hakkında hüküm kurulması HMK 297. maddesi gereğidir. İlk derece mahkemesince bu gerekliliğe uyulmadığı gibi yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli değildir....

SAVUNMANIN ÖZETİ: Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki, süre, husumet itirazında bulunmuş, davacının daha önce başvurusu olmadığından 01/10/2008 öncesi için bağkur tespiti isteyemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince " Davacının davasının 10 HD nin 07/05/2018 tarih 2016/11558 esas 2018/4381 karar , HGK nın 31/05/2017 tarih 2015/21- 840 esas 2017/1042 karar sayılı ilamları da dikkate alınarak HMK nın 114/1- h ve 115/2 maddesi gereği hukuki yarar yokluğundan reddine " karar verilmiştir....

Mahkemece;"Dava, davacının iptal edilen tarım bağkur sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine ilişkindir. Davacının 26/04/2004 tarihinden itibaren ziraat odası kaydı mevcuttur.Aynı tarihli de Tarım bağkur sigortalısı olarak tescilin yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı kurum tarafından davacının 10/05/2006 tarihinden sonraki tarım bağkur sigortalılığının oda kaydının usulsüz olduğu gerekçesi ile iptaline karar verilmiştir....

Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan Kanunlarda 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesinde açıklanan hizmet tespiti davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemesi ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının öngörülmesi karşısında, tescil veya iradi prim ödemesi ya da prim tevkifatı öncesine ait dönem yönünden tarımsal faaliyet ve buna dayalı Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti söz konusu olamayacaktır. Ayrıca belirtilmelidir ki, tarımsal faaliyete kabul edilebilir süreyi aşar uzunlukta ara verilmesi durumunda Tarım Bağ–Kur sigortalılığının yeniden başlayabilmesi, tescil başvurusu, iradi prim ödeme, prim tevkifatı olgularından herhangi birinin gerçekleşmesine bağlıdır....

    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya 01.02.2011 tarihli tahsis talebine istinaden 2749 gün tarım bağkur hizmeti ve 2666 gün ssk hizmeti ile 506 SY nın Geçici 81 /A maddesi uyarınca 01.03.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, S.. S.. nun 26.09.2013 tarihli yazı ile 1260 gün 4a sigortalılık şartını yerine getirmediği gerekçesiyle davacının aylığını iptal ettiğini bildirdiği,Tahsis talebinde bulunduğu tarihte bağkur hizmetinin 01.10.1990 ile 15.11.2000 tarihleri arasında kabul edildiği, ziraat odası kaydının 01.01.1987 den devam ettiği,6.5.2013 tarihli hizmet belgesine göre davacının bağkur sigortalılığının 11.04.2005 tarihine kadar devam ettiğinin görüldüğü son durumda statüsünün 4b olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır....

      İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2017/169 E., 2020/8 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin Bağ-Kur sigortalısı olduğu, Kurum kayıtlarında tescil tarihinin 03.12.2002 olarak göründüğü, 10.10.1990 tarihinde Bor Şoförler Odasına kaydı olduğu, bu kaydın halen devam ettiği, bu tarihten itibaren kendi nam ve hesabına çalışmalarının bulunduğu, sigortalılık hakkını kazanmak için Kuruma 05.05.2003 tarihinde Bağkur giriş bildirgesi verdiği, davalı Kurum tarafından hatalı işlem yapılarak Bağ-Kur sigortalılığının 03.12.2002 tarihinden başlatıldığı, oysa tescil tarihinin 10.10.1990 olması gerektiğini belirterek, davacının 03.12.2002 tarihli Bağkur (4/1- b) tescil kaydının Bağkur Şoförler Odası ilk üyelik tarihi olan 10.10.1990 tarihi olması gerektiğinin, 10.10.1990- 03.12.2002 tarihleri arası 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun tespitine karar verilmesini...

      Mahkemesi Dava, 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 1479 sayılı Kanun mülga “Kanunun amacı, sigortalı sayılanlar ve sayılmayanlar” başlıklı 14/3/1985 tarihli ve 3165 sayılı Kanunla değişik 24. maddesinin “g” bendi olup, bent, “Anonim şirketlerin kurucu ortakları ile yönetim kurulu üyesi olan ortakları, Bu Kanuna göre sigortalı sayılırlar.” düzenlemesini içerir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 22.1.1992- 24.1.1997 tarihleri arası bağkur sigortalılığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 4.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 7.7.1997- 1.11.1998 tarihleri arası bağkur sigortalılığının iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 3.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 30.11.1984- 3.3.1996 tarihleri arası bağkur sigortalılığının kabul edilmemesi nedeniyle yapılan kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.4.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu