Boşanma davası içerisinde TMK'nun 169. maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar. Öte yandan, HGK'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. - 1997/776 K. sayılı ve yine HGK'nun 2009/12-239 E. - 2009/268 K. sayılı kararlarında da açıklandığı üzere; "İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İcra müdürlükleri ilamın hüküm kısmını dikkate alarak aynen infazı ile görevlidir. Sınırlı yetkili icra mahkemesinin, hükümde yer almayan bir hususu yorum yolu ile ilama eklemesi ya da var olan bir hususu çıkarması olanağı yoktur. Ayrıca icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yolu ile de belirlenemez." Somut olayda TMK’nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklılık nedeninden kaynaklanan bağımsız tedbir nafakası davası kabul edilerek tedbir nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve nafakalar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise, erkeğin kabul edilen boşanma davası ve kusur belirlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların bağımsız tedbir nafakası davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı erkeğin, boşanma kararı henüz kesinleşmeden 06.07.2018 tarihinde öldüğü anlaşılmıştır. Bu durumda evlilik birliği ölümle sona ermiş ve boşanma davası konusuz kalmıştır....
Bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2-Davacı kadın tarafından 30.06.2014 tarihinde bağımsız tedbir nafakası davası açılmış, mahkemece nafaka davası yönünden birleşen boşanma davasında karar verildiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir. Davacı kadının bağımsız tedbir nafakası davası ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.11.2016(Salı)...
Davacı-davalı kadının nafakalara yönelik istinaf talebinin incelenmesine gelince; Davacı-davalı kadın tarafından 26/03/2018 tarihinde erkek aleyhine TMK’nın 197.maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası açıldığı, Yapılan yargılama sonucunda Ankara 16.Aile Mahkemesi’nin 30/01/2019 tarih ve 2018/386 esas-2019/72 karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ile kadın lehine 800 TL tedbir nafakası takdirine karar verildiği, Bu kararın erkek tarafından istinaf edildiği, İstinaf incelemesi sonucunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2.Hukuk Dairesi’nin 17/06/2020 tarih ve 2019/960 esas-2020/608 karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verildiği, Davacı-davalı kadın tarafından bağımsız tedbir nafakası davası istinaf aşamasındayken 24/05/2019 tarihinde eldeki boşanma davasının açıldığı, Boşanma davasında ilk başta nafaka istemine yönelik bir beyanda bulunulmadığı, 25/08/2021 tarihinde yapılan ıslah ile 3.000 TL tedbir (TMK m.169) ve yoksulluk (TMK...
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, erkeğin kabul edilen ve kendisinin reddedilen davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davalı-davacı kadına, birlikte yaşamdan kaçındığı vakıasının kusur olarak yüklenilemeyeceği, ancak gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre davalı-davacı kadının boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davasında kadın ayrı yaşamakta haklı olup Türk Medeni Kanunu'nun 197. madde koşullarının gerçekleştiği...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, nafaka ve tazminatlar ile cevap dilekçesinin karşı dava olarak kabul edilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kadının usulüne uygun şekilde harcı verilerek açılmış bir karşı davasının bulunmadığının ve davacı koca tarafından açılan boşanma davasının reddi nedeniyle tazminata hükmedilemeyeceğinin ve davalı kadının kesinleşen bağımsız tedbir nafakası davası uyarınca tedbir nafakası da aldığının sabit bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca...
Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesinin davacı erkeğe yüklediği kusurlar karşısında davalı kadının da ailesinin evliliğine müdahale etmesine müsaade ettiği, ailesi gelince eşinin evden gitmesini istediği, eşine hakaret etmesi sebebiyle kusurlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadın tarafından 04.10.2016 tarihinde bağımsız tedbir nafakası davası açıldığı, tedbir nafakası davasında erkeğin başka bir kadınla güven sarsıcı davranışlarının olduğu, eşine ve çocuklarına bakmadığı, onları muhtaç hale getirdiği kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle kadın ve ortak çocuklar lehine bağımsız tedbir nafakasına hükmedilmiş, mahkemece verilen iş bu karar 18.07.2017 tarihinde kesinleşmiştir....
İstinaf Sebepleri 1.Davacı-davalı erkek vekil istinaf dilekçesinde; kusur belirlemesi, asıl ve birleşen davalarının reddi, kadının davasının kabulü yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-davacı kadın vekili; tedbir-iştirak nafakası, maddî-manevî tazminat miktarları, kişisel ilişki tesisi ve bağımsız tedbir nafakası davası yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki “boşanma” davası ile, davalı tarafından bağımsız olarak açılan “nafaka” davasının ve davacı tarafından yine bağımsız olarak açılan “kişisel ilişki tesisine” dair davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda, mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-davalı (koca) tarafından, kusur belirlemesi, velayet, yoksulluk ve iştirak nafakası ile davalı (kadın) yararına hükmedilen vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından da, kusur belirlemesi ve maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuna uygun sebeplere ve özellikle davalı- davacı (kadın) ve yanında bulunan müşterek çocuk yararına birleştirilen nafaka davasının açıldığı 28.6.2010 tarihinden geçerli olmak üzere kadın için aylık 150.-TL., çocuk için de 100....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından; tedbir nafakası davasında nafaka süresi ve miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın karşı davasında Türk Medeni Kanununun 197. maddesi gereğince tedbir nafakası isteğinde bulunmuş, mahkemece davalı-davacının davasının kabulüne karar verilerek kararın kesinleşmesine kadar tedbir nafakasına hükmedilmiş ise de; davalı-davacı kadının bağımsız tedbir nafakası davası olduğuna göre, tedbir nafakasına süre sınırı olmadan hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde...