Hukuk Dairesi'ne ilişkin iş bölümü kurallarının 7. maddesinde "Mülkiyet hakkına dayanılarak açılmış ve bu hakkın gerçek sahibine hükmen nakledilmesini amaçlayan tapu iptal davaları (TMK m.705 ve 719 ) sonucu verilen hüküm ve kararlar ile, 10. maddesinde "Tapuda bağış suretiyle gerçekleştirilen temliki tasarruflar hakkında; TBK'nın 290, 291,292, 293, 294 ve 295. maddelerine dayanılarak (bağışlamadan rücu koşullarının gerçekleştiği, koşullu bağıştan koşulun yerine getirilmemesi nedeniyle rücu, rücu koşuluyla bağıştan vazgeçme) açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" sonucu verilen hüküm ve kararlar düzenlenmiş olduğundan, davacı da üyelik devrinin muvazaa sebebiyle iptalini talep ettiğinden ve muvazaa davalarına 1....
TBK. nin 297. maddesine göre bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde bağıştan dönme (rücu) hakkının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması da zorunludur. Somut olaya gelince, her ne kadar resmi akitte şartsız bağış olduğu yazılmış ise de; bağışlamada tarafların gerçek iradesi önem taşıdığından, ...'nün 03.06.1994 tarihli kararından bağışın koşullu olduğu ve koşulun yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Ancak davalı tarafından bağış amacının gerçekleşmeyeceğinin kesin biçimde anlaşıldığını belirten bir tarih sunulmadığı gözetildiğinde BK. nin 246. TBK. nin 297. Maddesi uyarınca 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği tartışmasızdır. Hâl böyle olunca, davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir....
17.500,00 TL olmak üzere toplam 192.735,00 TL tutarındaki alacağın iadesine karar verilmesini talep ettiğini beyanla davalarının kabulüne, bağıştan rücu sebebiyle davalıya yapılan kazandırmaların fazlaya ilişkin ve mal rejimi tasfiyesinden kaynaklı her türlü alacak ve hakları saklı kalmak kaydıyla dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsili ile müvekkillerine iadesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava dilekçesinin usulüne uygun olarak davalı vakfın merkezine tebliğ edilmesi, taraf teşkilinin sağlanması, davalıya savunma hakkı tanınması ve ondan sonra işin esası bakımından karar verilmesi gerektiği....” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulup eksiklik giderildikten sonra davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 430 ada 283 parsel sayılı taşınmazdaki mesken nitelikli 3 nolu bağımsız bölümün, davacı tarafından 10/06/1997 tarihinde, intifa hakkını üzerinde bırakarak kayıtsız şartsız davalıya bağışlandığı, eldeki davanın 06/07/2010 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; 818 sayılı Borçlar Kanununun 244 ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 295. maddesinde bağıştan rücu koşulları düzenlenmiş olup, eldeki davadaki temlik kayıtsız şartsız bağış niteliğinde olduğundan, davalının bağış koşullarını yerine getirmediğinden söz edilemeyeceği gibi, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu da söylenemez....
Yasa koyucu söz konusu Türk Borçlar Kanununun 295. maddesinin birinci ve ikinci fıkraları hükmüyle mirastan ıskat sebeplerini düzenleyen Türk Medeni Kanununun 510. maddesi arasında paralellik sağlamış, bağıştan yararlanan kişiyi bağışlayanın devamlı baskısından kurtarmak istemiştir. Gerçekten basit olayların dönme (rücu) nedeni sayılması, yukarıda değinilen mahzurun yanında açıklanan yasa maddelerinde izlenen amaca aykırı bir durum yaratacağı gibi hak ve adalet duygularını da zedeler. Bu itibarla her iki madde hükümleri birlikte değerlendirilerek olayların kapsamları, nitelikleri özellikle vahamet derecelerinin göz önünde bulundurulması zorunludur. Hemen belirtmek gerekir ki; bağıştan dönme (rücu) kurulmuş olan bir sözleşmeyi sonradan ortaya çıkan sebeplere göre sona erdiren yenilik doğurucu bir hak olduğundan, bağışlanan ancak dönme (rücu) anında elinde kalan miktarı vermekle yükümlüdür....
Temyiz Nedenleri Davacılar vekili, mirasbırakanlarının bağış sözleşmesiyle dava konusu taşınmazı üçüncü kişilere devredilmemesi koşuluyla davalı Vakfa devrettiğini, ancak davalının bağış koşuluna aykırı olarak taşınmazı ticari amaçla 3. kişilere devrettiğini, bu durumu öğrenir öğrenmez hak düşürücü süre içerisinde eldeki davayı açtıklarını, Mahkemece eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1....
Temyiz Nedenleri Davacılar vekili, mirasbırakanlarının bağış sözleşmesiyle dava konusu taşınmazı üçüncü kişilere devredilmemesi koşuluyla davalı Vakfa devrettiğini, ancak davalının bağış koşuluna aykırı olarak taşınmazı ticari amaçla 3. kişilere devrettiğini, bu durumu öğrenir öğrenmez hak düşürücü süre içerisinde eldeki davayı açtıklarını, Mahkemece eksik inceleme sonucunda karar verildiğini, bağıştan rücu koşullarının oluştuğunu belirterek, kararın bozulmasını istemiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağıştan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 7282 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 81/5560'ar ve 7296 ada 1 parseldeki 74/4032'şer paylarını kreş ve sağlık ocağı yapmak kaydı ile davalı belediyeye 1997 yılında bağışladıklarını, dava tarihine kadar bağış koşullarının gerçekleştirilmediğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, taşınmazın kayıtsız ve şartsız bağışlandığını, bağıştan rücu koşulların oluşmadığını, haklı ve geçerli sebeplerle kreş ve sağlık ocağı yapılamadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'ın bir parsel sayılı taşınmazdaki 3733/10817 payını semt spor sahası yapmak kaydı ile davalı belediyeye 1996 yılında bağışladığı, dava tarihine kadar bağış koşullarının gerçekleştirilmediğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, davanın 1 yıllık süre içerisinde açılmadığını, taşınmazın kayıtsız ve şartsız bağışlandığını, bağıştan rücu koşulların oluşmadığını, taşınmazda başka paydaşlar bulunması nedeniyle semt spor sahasının yapılmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, bağıştan rücu koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve alacak ... ile ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının reddine dair .... Aile Mahkemesinden verilen 21.09.2011 gün ve 1704/1181 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların 1998 yılında evlendiklerini, vekil edeninin maliki olduğu 6923 ada 6 parselde 9 numaralı bağımsız bölümün ½ payının evlilik birliğinin sadakatle devam ettirileceğine dair güvenle davalıya devredildiğini, davalının ortak konutu terk ettiğini ve başka şahıstan çocuk sahibi olduğunu, bağıştan rücu koşullarının gerçekleştiğini açıklayarak davalı üzerindeki paya ilişkin tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tescilini, olmadığı takdirde 32.500 TL'nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....