WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ ...HUKUK DAİRESİ Asıl dava yoksulluk nafakasının kaldırılması-azaltılması, karşı dava yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine 17/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava; iştirak nafakasının azaltılması ve istirdat, birleşen dava iştirak nafakasının ve boşanma protokolü ile belirlenen nakdi ödemenin artırılması istemlerine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin gerektirmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 1998/2–656–688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. Yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; tarafların .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 31.10.2012 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı için 400,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği ve kararın 18.12.2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır....

        Davalı kadın vekili; kabul edilen iştirak nafakasının azaltılması davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; iştirak nafakasının azaltılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. Maddesi uyarınca 01.01.2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur. Somut olayda; müşterek çocuk için daha önce hükmedilen iştirak nafakası miktarı ÜFE artışı ile birlikte kendiliğinden aylık 926,00 TL'ye yükseltilmiş, mahkemece işbu kararda ise nafakanın aylık 800,00 TL'ye indirilmesine karar verilmiştir....

        Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı, ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....

          ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 06/05/2014 NUMARASI : 2012/211-2014/155 Uyuşmazlık, iştirak nafakasının azaltılması ve müşterek çocukla şahsi ilişki teminine yöneliktir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Davalı vekili, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Norm kadro ve personel istihdamı" başlıklı 49. maddesini uygulama zorunluluğu bulunduğunu, davacının emekliliğe hak kazandığını, personel giderlerinin azaltılması amacı ile iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini ve bütün alacaklarının ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, emekliliğin tek başına iş sözleşmesinin fesih sebebi olmadığı, davalının bunun dışında davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini kanıtlayacak delilde sunmadığı, davalının kamu giderlerinin azaltılması amacıyla norm kadro ve personel istihdamı kuralını objektif olarak uygulamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacının iş sözleşmesi davalı işyerinde norm kadro fazlası personel bulunması, davacının da emeklilik hakkını elde ettiği gerekçesiyle feshedilmiştir....

              Davalı vekili, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Norm kadro ve personel istihdamı" başlıklı 49. maddesini uygulama zorunluluğu bulunduğunu, davacının emekliliğe hak kazandığını, personel giderlerinin azaltılması amacı ile iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini ve bütün alacaklarının ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, emekliliğin tek başına iş sözleşmesinin fesih sebebi olmadığı, davalının bunun dışında davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini kanıtlayacak delilde sunmadığı, davalının kamu giderlerinin azaltılması amacıyla norm kadro ve personel istihdamı kuralını objektif olarak uygulamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacının iş sözleşmesi davalı işyerinde norm kodro fazlası personel bulunması, davacının da emeklilik hakkını elde ettiği gerekçesiyle feshedilmiştir....

                H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı T1 vekilinin; erkeğin reddedilen yoksulluk nafakasının azaltılması talebine yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Kemer 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 24.12.2021 tarih, 2021/97 Esas ve 2021/394 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesisine. 1- Davacı T1'nın yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- Davacı T1'nın yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin KISMEN KABULÜ ile; Antalya 3....

                Dava; nafakanın kaldırılması - azaltılması istemine ilişkindir. TMK’nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın azaltılması veya kaldırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; iştirak nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir....

                UYAP Entegrasyonu