Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince tüketici satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, “verdiği bedelin iadesini”, “ayıp nispetinde bedelin tenzilini”, “ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını”, son olarak da “malın yenisi ile değiştirilmesini” isteyebilir. Tüketici kendisine tanınan bu dört seçimlik haktan birini kullandıktan sonra seçimlik hakkını diğer bir hakla değiştiremez. Dava konusu olayda da davacı, ayıplı olduğunu ileri sürdüğü aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebiyle eldeki davayı açmış olup, seçimlik hakkını “aracın yenisi ile değiştirilmesi” yönünde kullandığından, daha sonra bu hakkını 4. maddede açıklanan bir diğer seçimlik hak olan “bedel iadesi” istemiyle değiştiremez....
Somut olay, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar ışığında değerlendirildiğinde; bilirkişi raporlarında, aracın etek altı bölümlerinde, sağ ayna üzerinde ve ön tamponda vernik soyulması olduğunun belirlendiği söz konusu boya arızasının aracın kullanımına engel teşkil etmediği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, davacının bildirdiği bedel iadesi veya bedel tenziline ilişkin diğer seçimlik haklarından, hangi seçimlik hakkını kullandığı sorulup, neticesine göre davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile aracın misli ile değişimine karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
imalat hatası olan yakıt gösterge ayıbı sebebiyle ayıpsız misli ile değiştirilmesini veye dava tarihi rayiç değerinin hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketici Mahkemesinin 20/10/2020 tarih, 2018/893 Esas, 2020/688 Karar sayılı "Davanın kabulüne, Davaya konu 2017 model VFIRFB şasi numaralı 34 XX 417 plaka sayılı aracın ayıplı olduğunun tespiti ile davaya konu aracın aynı marka ve aynı model ayıpsız misli ile değiştirilmesine, Davaya konu aracın takyidatlarından ari bir şekilde davalıya iadesine, değişim yükümlülüğünün iadeden sonra başlamasına" kararının davalı vekili tarafından istinaf edildiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin kurduğu hükmün yerinde olmadığını, kurulan hükme göre de aracın misli ile değişim yönünde hüküm tesis edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, araçta iddia edilen arızanın garanti kapsamında onarım ile giderilebileceğini, onarılacak bir arıza için misli ile değişim kararı verilmesinin Türk Medeni Kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, iddia edilen arızanın gizli ayıp niteliğinde olmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile bilirkişi raporu ve davacının seçimlilik haklarına ilişkin talebi dikkate alınarak 6502 sayılı yasanın 11/1-ç maddesi gereğince; ...36 plakalı ... marka, Yeni ... HP 1.6 115 HP, ... ...- Sport tipi 2010 model aracın ayıpsız aynı niteliklere sahip yeni model misli ile değiştirilmesine, her üç davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin tazminat ve masraf taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, asıl ve birleşen davalar taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Asıl dava, davacı ... tarafından açılmış, asıl dava davacısı dava dilekçesinde ayıp nedeni ile misli ile değişim veya bedel iadesi ile zarar ve masraflarının karşılanmasını talep etmiştir. Birleşen dava davacısı ise asıl dava davalısı ... Pazarlama İhracat İthalat Mümessillik A.Ş. olup, birleşen dava davalısı, asıl dava davacısı .... Bu dava ile alacak talepli başlatılan icra takibine haksız itirazın iptali talep edilmiştir....
Davacı bu süreçte aracını kullanmaya devam ederken yaklaşık 2 hafta sonra da tekrar aynı arızanın meydana gelmesi üzerine 2. kez servise gittiğinde yine garanti kapsamında debriyaj seti, volan, izolasyon sacı değiştirmiş ise de artık aracın orijinal parçalarının değiştiği ve böylelikle sıfır araç alan davacının araçtan beklediği faydayı göremediği anlaşıldığından ilk arızanın ortaya çıkması üzerine servise götürüp kullanıcı hatası olmadığı ve imalat hatası olduğunun anlaşılması üzerine davacının değişim talebini noter ihtarı ile davalıya bildirmesi ile ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını böylece kullanmıştır. 6502 sayılı yasa m.11 gereğince davacının ayıpsız misli ile değişim hakkı mevcut olup araçtaki arıza nedeni ile değişen parçaların esasa ve aracın değerine etkili nitelikte olduğundan mahkemesince misli değişim talebinin kabul edilmesi gerekirken reddedilmesi usul ve yasaya uygun olmamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇESİ : 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; dava konusu ürünün gizli ayıplı olup, ayıbın üretimden kaynaklandığı, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin haklı ve yasal olduğu, her iki davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karar süresi içerisinde davalı T2 tarafından istinaf edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu televizyonun ayıp olup olmadığı ve davacı tüketicinin yasa kapsamında seçimlik haklarından ayıplı ürünün misli ile değişimini talep etmekte haklı olup olmadığının tespiti noktasında toplanmaktadır....
Mahkemece araçtaki ayıbın niteliği, süreklilik arz ettiği dikkate alınarak davacının tercih ettiği seçimlik hak olan aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi gerekirken, bedelde indirim yoluna gitmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan dosya kapsamında aracın kaza geçirdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda misli ile değişim kararı verildiği takdirde kaza sebebiyle araçta meydana gelen değer kaybının da davalılara ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, araçta meydana gelen değer kaybını bilirkişi marifetiyle tespit ettirip, aracın misli ile değişim koşulları oluştuğu dikkate alınarak, aracın misli ile değişimine ve değer kaybının davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı ve eksik inceleme ile karar vermesi doğru görülmemiş, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....
davanın kabulü ile dava konusu aracın aracın tüm borçlarından arındırılarak davalılara iadesine ve davalı tarafça aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine karar verilmiştir..." şeklinde belirtilen gerekçeler ile Davanın kabulü ile, davacı tarafından 11/2/2020 tarihli fatura ile satın alınan 34 XX 269 plaka sayılı DACİA marka 2019 model SANDERO STEPWAY 1.5 BLUE DCI 95 BG tipindeki K9KU872D329203 motor ve UU1B88 şasi numaralı ayıplı aracın tüm borçlarından arındırılarak davalılara iadesi ile, davalı tarafça aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün olmaması halinde 2004 sayılı İİK'nın 24'üncü maddesi gereğince işlem yapılmasına, dair karar verilmiştir....
Davacı, davalıdan satın aldığı buzdolabının buzlanması ve soğutmaması nedeniyle değişim veya bedel iadesi istemiş, davalı ise onarım hakkının kullanıldığını bu nedenle Tüketici Kanunun 4. maddesindeki diğer seçimlik hakların talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda üründe fan motoru arızası olduğu, bu nedenle soğutma kanalları ve menfezlerinde buzlanma meydana gelmesinden dolayı buzdolabının soğutma görevini yerine getiremediği ürünün arızalı olduğu belirlenmiştir. Mahkemece, ürünün ayıplı ürün olmadığı, ve 2015/9064-490 tamirinin mümkün olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Oysaki öncelikle davacının onarım hakkını kullanıp kullanmadığının tespit edilmesi gerekmektedir....