ayıplı olması sebebiyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, arızaların gizli ayıp niteliğinde olduğu gerekçesiyle davacının ödediği 35.914,39 YTL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, ayıplı aracın davacı tarafından davalıya geri verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava konusu aracın, davacı yedinde olduğu taraflar arasında ihtilafsız olduğu gibi mahkemenin de kabulündedir. Davacı aracı, davalı satıcı da satış tarihinden itibaren davacının ... olduğu satış bedelini kullanmıştır. Hal böyle olunca aracın iadesi nedeniyle satıcı kullanma bedeli, tüketici de ödenen tutar yönünden faiz isteyemez. Mahkemenin bu yönü göz ardı ederek dava tarihinden itibaren faize hükmetmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak aracın ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacı tüketicinin satın aldığı ve ayıplı olan davaya konu aracın davalı yanca ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine, maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... Ltd. Şti tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ... Ltd. Şti’nin bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
, davacının böylece kendisine kullanılmamış bir araba yerine ayıplı bir aracın satıldığını öğrendiğini, müvekkili tarafından satın alınan araçta maddi ve ekonomik bir ayıbın bulunduğu ve bu ayıbın gizli bir ayıp niteliğinde olduğunu ve çıplak gözle tespitinin mümkün olmadığını, araçta bulunan ayıbın aracın değerini önemli ölçüde etkileyen bir ayıp niteliğinde olduğunu belirterek, ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesi ile davacının bu nedenle yapmış olduğu masrafların davalılardan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir....
e ait yetkili servise çekildiğini, ancak aradan yaklaşık 5 aylık bir süre geçmesine rağmen söz konusu arızanın giderilemediğini; dolayısıyla aracın ayıplı olduğunu belirterek, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, bu talebin mahkemece kabul görmemesi halinde araçtaki ayıbın ücretsiz olarak onarılmasına, bu talebin de mahkemece kabul görmemesi halinde aracın güncel satış bedelinden ayır oranında indirim yapılmasına, aracın ayıplı olması sebebiyle uğradığı zararların tazminine karar verilesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı ... ......
Birleşen davada davacı vekili, dava konusu araca adli makamlarca el konulduğu 22.08.2008 tarihi ile aracın iade edildiği 23.05.2008 tarihi arasındaki dönem için 7.500,00 TL kâr mahrumiyetinin yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre dava konusu aracın ayıplı olduğu, davalı satıcının iyiniyetli olup, ayıptan haberdar olmasa dahi satış öncesi mevcut olan ayıptan dolayı davacı alıcıya karşı sorumlu olduğu, aracın ayıplı değeri ile ayıpsız değeri arasındaki farkın birbirini teyit eden 1. ve 3. rapor uyarınca 4.000,00 TL olduğu, araçtaki hukuki ve fiziki ayıp nedeniyle aracın Siirt Emniyet Müdürlüğünce 92 gün süre ile alıkonulduğu, bu sürede toplam kâr mahrumiyetinin 8.004 TL olup, davacı talebinin 7.500 TL olduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
tan müvekkilinin satın aldığını, satın alırken aracın şanzımanından gelen sesin yağın değişmesi ile giderileceğinin belirtilmesi üzerine müvekkilinin aracı teslim aldığını, yağın değiştirilmesi ile de arızanın giderilmemesi nedeniyle götürülen serviste kalkış kavrama kitinin arızalı olduğunun tespit edildiğini, durumun davalılara bildirildiğini, arızayı gidermediklerini belirterek, araçtaki arızanın giderilmesi bedeli olan 3.500 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., alım satımla ilgisinin bulunmadığını, sadece tarafına verilen vekaletname doğrultusunda dava konusu aracın satış işleminde bulunduğunu bildirerek davanın reddini talep etmiştir. Davalı şirket vekili, müvekkiline yükletilecek ayıplı bir durumun olmadığını, aracın kontrolü yapılarak mevcut hali ile davacı tarafından kabul edildiğini, davanın satış işleminden 6 ay sonra açıldığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 219 ve devamı maddelerinde düzenlenen, ayıptan sorumluluk hükümlerinden kaynaklanmakta olup, dava konusu aracın pert ve satış bedelinin 18.300,00 TL olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Davacı, uğradığı zararları akidi olan davalıdan BK 219 ve sonraki ayıptan sorumluluk hükümlerine göre ayıp oranında bedel indirimi istemekte haklı ise de davacı buna ilaveten araçtaki ayıplı kısımlara ilişkin yaptırdığı tamir masraflarını isteyemez. O halde aracın satış fiyatı ile bilirkişi tarafından tespit edilen ayıplı rayiç fiyatı arasındaki fark miktarı kadar davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Davacı aracın ayıplı çıkması nedeniyle misli değişimin yapıldığını iddia etmekte olup, misli değişime ilişkin teklifin davalı tarafından kabul edilmesi nedeniyle yeni aracın tesliminin ve oluşturulan faturanın davacı tarafa teslim edildiği anlaşılmakla taraflar arasında değişime ilişkin anlaşmanın oluştuğu anlaşıldığından, davacının fiyat farkı tahsilini talep hakkı bulunmadığından buna ilişkin talebinin reddedilmesi usul ve yasaya uygundur....
Bu durumda 6502 sayılı TKHK'nın yukarıya alınan maddeleri kapsamında; denetime ve hüküm kurmaya elverişli uzman bilirkişi raporu ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı mal niteliğinde olduğu ve gizli ayıbın imalattan kaynaklandığı, değişim talebi yerine getirilmeyen davacının ayıplı malı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklenen faydayı sağlamasının da mümkün olmadığı, bu nedenle, davacı tüketicinin seçimlik haklarını kullanabileceği ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini satıcı ve üretici olarak ayıplı maldan birlikte sorumlu olan davalılardan isteyebileceği anlaşılmış olduğundan ilk derece mahkemesince de aracın gizli ayıplı olduğu kabul edilmişken davacının kullanmış olduğu seçimlik hak yönünde hüküm tesisi gerekirken davacının seçimlik hakkını ücretsiz onarım kabul edilerek buna karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. (Emsal nitelikte aynı ayıp nedeniyle aracın misliyle değiştirilmesine karar verilen dosyadaki Yargıtay 3....