Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2)Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3)Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....

boyasında kalkmaların meydana geldiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

nedeniyle artık misliyle değiştirilmesi seçimlik hakkını kullanması için yukarıda anılan mevzuat çerçevesinde yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava konusu olayda, davacı henüz garanti kapsamındaki aracın sürekli aynı sebeple arızalanması, parça değişiminin yapılmasına rağmen aracın şanzımanındaki problemin tekrar etmesi nedeni ile gizli ayıplı olduğundan bahisle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemiş, mahkeme ise tüketicinin 4....

    Anılan kanunun 11/2 maddesi uyarınca ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Dava konusu olayda davacı, aracında meydana geldiğini ileri sürdüğü ayıplar nedeniyle aracının ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep etmiş olup ilk derece mahkemesince, açılan davanın kabulü ile; davalı T4 A.Ş.'den 20/02/2015 tarih 298457 sıra nolu fatura ile satın alınan Toyota Yaris 1.0 Life marka/model aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi seçimlik hakkının bedelden indirim olarak kabulü ile 2.690,00 TL onarım gideri ile 1.000,00 TL değer kaybı olmak üzere 3.690,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir....

    Aynı Yasanın 9 uncu maddesinde de; "Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür..." denilmiştir. 2. 6502 sayılı TKHK'nın "Tüketicin seçimlik hakları" başlıklı 11 inci maddesinin 1 ve 2 nci fıkrasında; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir. Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur....

      Somut olayda takibe konu ilamın hüküm bölümünde "ayıplı otonun ayıpsız misli ile değiştirilmesi, aynen ifa mümkün değil ise, İİK.nun 24.maddesine göre işlem yapılması öngörülmüştür. Borçlu vekili 15.12.2008 tarihli dilekçe ile ilama konu aracın ellerinde bulunmadığını ve İİK. nun 24.maddesinin uygulanarak aracın değerinin tespitini istediğine göre, icra müdürünce aynen ifa mümkün olmadığından anılan madde hükmü uyarınca aracın değerinin belirlenmesi gerekirken talebin reddi doğru değildir. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile icra müdürlüğünce İİK.nun 24.maddesi doğrultusunda işlem yapılmasına karar verilmesi yerine yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava, satın alınan otomobilin ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak misli ile değişim, olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkindir....

        İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, davacının satın aldığı aracın ayıplı olduğu iddiası ile ayıpsız misli ile değişim veya bedelde indirim talebine ilişkindir.6502 sayılı yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur. Yine aynı yasanın 83/1. maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmıştır....

          İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, davacının satın aldığı aracın ayıplı olduğu iddiası ile ayıpsız misli ile değişim veya bedelde indirim talebine ilişkindir.6502 sayılı yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur. Yine aynı yasanın 83/1. maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmıştır....

            Dava, ayıplı aracın malın misli ile değişimi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, kararın dayandığı deliller ile gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

            UYAP Entegrasyonu