Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle buzdolabının kapaklarının gizli ayıplı olduğunun tespit edilmesine, davacının TBK 227/1.maddesinde alıcıya tanınan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebinin dosya kapsamına uygun olmasına, rayiç bedel talebinin yerinde olmamasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Bilirkişi kök ve ek raporlarında davacının üstlenmiş olduğu işi eksik ve ayıplı olarak ifa ettiği tespit edilmiş olup eksik ve ayıplı ifa nedeniyle davalının sözleşmeden dönmeye ilişkin talebinin yerinde olduğu, bu bakımdan davacının bedel talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla asıl davanın reddi ile sözleşmeden dönme nedeniyle bedelin iadesi gerektiğinden birleşen davanın kabulüne dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ayrıca alacağın likit olması nedeniyle %20 oranında icra inkar tazminatının birleşen dosya davalısından alınarak birleşen dosya davacısına verilmesine karar verilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Asıl davanın REDDİNE, 2-Birleşen Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında açılan davanın KABULÜ ile; davalının Büyükçekmece ... İcra Müdürlüğü'nün ......
Davacı davalıdan satın aldığı ürünün ayıplı olması nedeni ile bedel iadesini istemiştir. Davalı ise cevabında ürünün ayıplı olduğunu bu nedenle üretici firma tarafından yeni ürün gönderildiğini ancak davacının yeni ürünü almaktan kaçındığını savunmuştur, Bu durumda davacıya satılan ürünün ayıplı olduğu davalının bu beyanı ile kabul edildiğinden bilgisayar üzerinde ayrıca bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek yoktur. 4077 sayılı yasanın 4/2 maddesine 2008/1878-7721 göre; “Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.”...
Mahkemece davaya konu koltukların ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı,davaya konu mobilyalarda yamulmalar olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia etmiş,mahkemece ürünlerin ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir .4077 sayılı Kanunun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....
Somut olayda, davacı, 27.12.2010 tarihinde satın aldığı aracının kilometresi ile oynanmış ve hasarlı olması nedeniyle ayıplı olduğunu iddia ederek satış bedelinin iadesi ya da ayıplı araç satılması nedeniyle 4.000,00 TL. nin davalıdan tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı bedel iadesi şartlarının oluşmadığını savunmuştur. Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır....
Bilirkişi heyetinin mahallinde yaptığı incelemede 07/01/2020 tarihi itibariyle dava konusu bağımsız bölümün de içinde yer aldığı projenin temel kazısının yapıldığı, parsel üzerinde kaba inşaatı yarım kalmış blokların olduğu ve devam eden bir inşaatın bulunmadığının tespit edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 10/08/2015 tarihli ve sözleşmedeki teslim tarihinin de 31/12/2017 olduğu, işbu davanın ise 05/11/2018 tarihinde ikame edildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da ayıplı mal sunulması hali için tüketiciye tanınmış seçimlik haklardan biri olup, dava konusu uyuşmazlığın tüketici işlemi olmadığı dosya kapsamından anlaşılamamakla davacı tüketicinin taahhüt edilen süre geçmesine rağmen dairesini teslim almaması nedeniyle ayıplı mal durumunun ortaya çıkması nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını TKHK kapsamında kullanması mümkündür....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....
Sözleşmeden dönme halinde tüketicinin bundan elde edeceği yarar ile bunun satıcıya getireceği zarar arasında bir oransızlık varsa ve ayıplı mal çok az giderle onarılabiliyorsa artık sözleşmeden dönmenin amaca aykırı olduğu kabul edilmektedir. (Aynı yönde Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2020/3717 E. Ve 2020/4435 K. Sayılı kararı) Hal böyle olunca mahkemece, davacının seçimlik haklarından misli ile değişim içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK'nın 2. ve TBK'nın 227/3. maddeleri uyarınca hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından ayıp oranında bedelden indirim uygulanmasının uygun olacağı değerlendirilerek sonucuna gidilmesi yerinde görülmüştür. Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre, vermiş olduğu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından istinaf talebinde bulunanın istinaf başvurusunun HMK.'...
Davacı talebi olan ürünlerin geri alınarak beledinin eksiksiz olarak kendilerine geri ödenmesi talebi verilen süre olan 01/07/2017 geçmesine rağmen hala kusurlu bulunduğu, açık ayıplı mal olarak tanımlanan ürünler için ürünlerin geri alınarak bedelin geri ödenmesi talebinin 6502 sayılı kanunun 11 md.5 fıkrasına göre uygun olduğu belirtilmiştir. 6502 sy. TKHK nın m.8 de ki, ayıplı mal tanımı, 9. maddesinde ki ayıplı maldan sorumluluk hususu, somut olayda gerçekleşmiştir. Tüketici, 6502 sy. TKHK nın m.11 gereğince, seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını kullanmıştır. Mahkemece, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı ve ayıplı mal kavramı ve sözleşmeden dönme koşullarının oluştuğuna dair tespiti Dairemizce de uygun görülmüştür....
etkileyen ve taşınmazın değerini azaltan eksiklik nedeniyle davalı firmanın müvekkillerine karşı sorumlu olduğunu beyan etmiş olmakla, müvekkillerine satışı gerçekleştirilen dava konusu taşınmazda davalı firma tarafından yapılan eksik işler nedeniyle bedel indiriminin hesaplanarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....