Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 353 maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava, ayıplı ürün teslimi nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerine ilişkindir....

    Somut olayda davacı alıcı ile davalı satıcı arasında yapılan satım sözleşmesine konu mobilyaların davacı alıcı tarafından teslim alınmadığı ve davacının sözleşmeden döndüğü, dönme beyanı yukarıda izah edildiği üzere bozucu yenilik doğuran bir hak olması nedeniyle sözleşme ilişkisinin geçmişe etkili olarak ortadan kalkacağı, bu bağlamda davalı satıcının aldığı satış bedelini davacıya iade etmesi gerektiği kabul edilmelidir. Bununla birlikte sözleşmeden dönme nedeniyle davacı alıcının kusurlu olduğunun iddia edilmesi halinde davalı satıcının zamanaşımı süresi içerisinde tazmin talebinde bulunabileceği ve fakat eldeki davada bu yönde bir talebin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı alıcının sözleşmeden dönme nedeniyle ödediği satış bedelinin iadesini isteyebileceğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur....

    Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin motor kaputu üzerindeki boya kalınlığı nedeni ile aracın 2.800,00.-TL değer kaybına uğrayacağı mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boya kalınlığının sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

      İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, davacı tarafından satın alınan koltuk takımının ayıplı olduğu iddiasına dayalı terditli olarak misli ile değişim veya sözleşmeden dönme, bedel iadesi taleplerine ilişkindir. Tüketicinin, kendisine tanınan seçimlik haklardan sadece birini kullanabileceğine ve terditli taleple bulunulması durumunda mahkemece, davacıya terditli talebi hakkında hangi seçimlik hakkı kullanacağı hususu açıklattırılarak, hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğine yönelik Yargıtay 13....

      Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Somut olayda; davaya konu 34 XX 171 plakalı aracın gizli ayıplı ayıplı olduğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesine yönelik seçimlik haklarını kullanma şartlarının oluştuğu, davacının dava dilekçesinde seçimlik hakkını sözleşmeden dönme şeklinde kullandığı ve yine araç için yaptığı ve ispatladığı masrafların tazminini talep etme hakkının bulunduğu, davalı satıcının ise; gizli ayıplı araç satışı ve ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle davacı alıcıya karşı, ayıpların varlığını bilmese dahi sorumlu olduğu, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde dosya kapsamı delillerle, usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kanaatine ulaşılmıştır....

      Davacı dilerse değişim hakkını, dilerse sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Bu durumda Mahkemece davacının davasını neye hasrettiği açıklattırılıp, seçimlik hakkını ne şekilde kullandığı sorulmalı, değişim mi yoksa sözleşmeden dönmek mi istediği açıklattırılmalıdır. Değişim istediği taktirde aracın artık ... AŞ’ye devredildiği gözetilerek ve özellikle davacının daha üst model bir araca fark ödemeden sahip olma isteği nazara alınarak ve somut olayın özelliği itibariyle artık aynı model aracın üretilmediği de gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekir. Tüketici bunun yerine sözleşmeden dönme ile bedel iadesi isteminde bulunduğunu açıklaması halinde bu taktirde de Davacı tarafından vekalet verilen ... Limited Şirketi’nin bu devir nedeniyle davacıya bir bedel ödeyip ödemediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir....

        Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir. Bu durumda davacının açıkça sözleşmeden döndüğü ve sözleşmenin feshini talep ettiği kuşkusuzdur. 4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Her ne kadar yasada “ Tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesi, durumun gereği olarak haklı görülemiyorsa, bedelden indirim ile yetinilir.” Hükmü mevcut ise de somut olayda dava konusu edilen satıma konu eşya mobilya olup her zaman göz önünde bulunan ve umulan faydadan ziyade estetik amaçlı olarak kullanılması hedeflenen bir mal olduğundan tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasını beklemek doğru değildir....

          Hem 4077 sayılı Yasa hem de 6502 sayılı Yasa, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik haklarını düzenleyen hükümlere sahiptir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre araçtaki hata ve arızalar nedeniyle araçta 2.500,00.-TL değer kaybı oluşacağı tespit edilmiştir....

            Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, ayıplı mal nedeniyle bedel iadesi ve zarar tazmini talebine ilişkin olup, davacı, davalılardan satın aldığı dairede projeye aykırılıklar olup dairenin yapı kullanma izninin bulunmadığını, satılan malın bu hali ile ayıplı kabul edilmesi gerektiğini beyanla ödediği bedelin ve uğradığı zararın davalılardan tahsilini istemiş, davalılar ise ayıbı kabul etmediklerini, ayıp ihbarının da süresinde yapılmadığını savunmuşlardır. Mahkemece, davacı tarafından 30 günlük süre içerisinde ayıp ihbarında bulunulmadığından bahisle müteahhitler yönünden ve davalı bankadan çekilen kredinin de bağlı kredi niteliğinde olmadığından bahile banka yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

              satın alırken araçta belirtilmeyen aracın değerini azaltan aracın pert kaydı, ağır hasarlı olduğu, hava yastıklarının ayıplı olduğu hususlarının davalı tarafından gizlendiğini, müvekkilinin sözleşmeden dönme ve bedelin iadesi talepli ihtarnameyi davalıya gönderdiğini, ancak cevap verilmediğini belirterek, sözleşmeden dönme nedeni ile ödedikleri araç bedeli 26.794,00 TL'nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu