Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

hizmetin ayıplı olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; ayıplı hizmet nedeniyle şimdilik 1.000 TL bedel indiriminin, uğradığı zararlar ile yoksun kaldığı kazanca ilişkin olarak 1.000 TL maddi tazminatın ve 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında bedelde indirim talebini 62.452,44 TL, maddi tazminat talebini ise 204.733,86 TL olarak ıslah etmiştir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı şirketten aldığı ticari aracın gizli ayıplı çıkması nedeniyle verimli kullanamadığını ileri sürerek, aracın garanti kapsamında değiştirilmesi veya bedelde indirim yapılmasını talep etmiştir. Yargılama süresinde davasını ıslah ederek, bedelde indirim yapılmasını ve ayrıca kazanç kaybını da istemiştir. Davalı vekili, araçta ayıp olmadığı gibi, sorunsuz şekilde davacıya teslim ettiklerini belirterek, davanın reddini istemiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında sözleşme düzenleme---- tarihinde açıldığını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davanın ayıp ihbar süresinde açılmadığını, taraflar arasındaki sözleşmede malzemenin cinsine ilişkin herhangi bir madde bulunmadığını,--- alanının mevcut zeminlerinin sağlıklı uygulama yapmaya uygun olmadığını, davacının talebi üzerine işin tamamlanarak davalıya teslim edildiğini, delil tespitinden haberdar edilmediklerini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan edimin ayıplı ifası nedeniyle akdin feshi ile bedelin iadesi, aksi halde bedelde indirim yapılması istemine ilişkindir....

        Davacı vekili her na kadar dava dilekçesinde hem onarım bedeli, hem de bedelde indirim talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesinin bedelde indirilecek miktara hükmettiği ve davacı vekilinin istinaf başvurusunda da sadece bedelde indirim miktarı yönünden kararı istinaf ettiği dikkate alındığında, seçimlik hakkının bedelde indirim yönünde kullandığı kabul edilecektir. Satılan malın ayıplı olması halinde satış bedelinden yapılacak olan indirim miktarı, Yargıtay Yerleşmiş uygulamasına göre nispi metod yöntemine göre belirlenir. Nispi metod yöntemine göre, satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....

        Dava dilekçesi içeriğine, iddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin iş bedeli oranında ayıp nedeniyle talepte bulunduğuna göre davada ayıp nedeniyle eserin reddi ve sözleşmeden dönme mi yoksa ayıp nedeniyle bedelde indirim talebinde bulunduğu hususunun davacıdan sorularak sonucuna göre inceleme yapılması gerekecektir. Bu husus değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca kabule göre; iş sahibinin seçimlik hakkını düzenleyen 6098 sayılı TBK'nın 475/1. maddesinde eser kabule icbar edilemeyecek şekilde ayıplı olur ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, 2. fıkrada ise eseri alıkoyup ayıp oranında bedelde indirim isteme hakkı mevcut olup son fıkrasında aşırı zarar doğuracaksa iş sahibinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağına dair düzenlemeler mevcuttur. Mahkemece bu madde ve anılan fıkraları uyarınca değerlendirme yapılmamıştır. Bu haliyle alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınamaz....

        Somut olayda, 818 Sayılı Yasa'nın 360. maddesi hükmünde öngörülen seçimlik haklardan ayıp sebebiyle davacının bedelde indirim isteme hakkı vardır. Nitekim davacı vekili terditli olarak bedelde indirim talebinde de bulunmuştur. Bununla birlikte ayıp sebebi ile bedelde indirim yapılacak miktar teknik inceleme gerektirmekte olup, davacının iddiası ile ilgili bilirkişi tarafından değerlendirme yapılmadan doğrudan mahkemece kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. Bu açıklamalar doğrultusunda, bedelde indirim ile hükmedilecek miktar, teknik inceleme gerektirmekte olup, kararlaştırılan bedel ile ayıplı değerin çarpımı sonucu bulunan değerin ayıpsız değere bölünmesi ile bulunabilir. Mahkemece yapılması gereken iş, keşfe katılan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen heyetten ek rapor alarak, ayıplı işler sebebiyle iş bedelinden indirilmesi gereken miktarın saptanması ve sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir....

          Taraflar arasındaki ayıplı malın değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalıdan satın alınan traktör modelinin .. model olarak ayıplı satıldığı iddiasına dayalı ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Davalı vekili, dava konusu traktörün halen ruhsatında.. model tescilli olması nedeniyle ayıplı bir maldan söz edilemeyeceğini ve ayıplı mala ilişkin hükümlerin uygulanamayacağını, davacının almış olduğu traktörün iddia edildiği gib... model değil, .. model olduğunu, traktörün parçaları veya gövdesi üzerinde yazılı olan yılın üretim ile ilgili bir husus olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

            Hal böyle olunca, yerel mahkememizce, davacının seçimlik hakkını ayıp sebebiyle bedelde indirim olarak ıslah ile değiştirdiği dikkate alınarak, işin esasına girilmek ve ayıp sebebiyle bedelde indirim hakkının sadece satıcıya karşı kullanılabileceği, nitekim Yargıtay 13....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece davanın bedelde indirim olarak kabulüne karar verildiği, tarafların karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Öncelikle araç alma işleminin 4077 sayılı kanun döneminde olduğu, bu sebeple uyuşmazlığın çözümünde 4077 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği tespit edilmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ayıp sebebiyle misli ile değişim olmadığı takdirde bedelde indirim istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Davacının davalıdan aldığı aracın ayıplı olduğu iddiasıyla misli ile değişim veya bedelde indirim talep ettiği, mahkemece davanın bedelde indirim olarak kabulüne karar verildiği, tarafların karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Davalının İstinaf Başvurusunun İncelenmesinde; (I)Servis kayıtlarına göre araçtaki yağ eksilmesinin ilk kez 15/12/2017 tarihli bakımda ileri sürüldüğü, davanın ise 26/06/2019 tarihinde açıldığı ve ayıbın gizli olduğu dikkate alındığında davalının zamanaşımına yönelik savunması yerinde görülmemiştir....

            UYAP Entegrasyonu