İlk Derece Mahkemesince; "Davanın kabulü ile, sözleşmeden dönme beyanı doğrultusunda 06/02/2015 tarih, 393685 sıra nolu faturaya konu edilen ürünlerin davalı tarafa iadesi ile, 5.007,00 TL'nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine," yönelik karar verilmiş; bu karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Ancak alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir....
Davalı; öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, bundan ayrı; davaya konu aracın dava tarihinden önce (10/10/2013) dava dışı birine satıldığını, malik sıfatı bulunmayan davacının ayıp oranında bedel indirimi talep etmesinin mümkün olmadığını, garanti süresi dolduktan sonra yapılan tamiratlar için bedel iadesi istenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının dava tarihinden önce sattığı araç üzerinde malik sıfatı ve dolayısıyla aktif dava ehliyeti bulunmadığından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 13....
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde ayıplı maldan kaynaklanan seçimlik hakların kullanılmasında hakkaniyet ve karşılıklı menfaat dengesi ilkeleri gözetilerek tüketicinin talebinden ve tercihinden farklı yönde karar verilmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde ayıplı mal tarif edildikten sonra tüketicinin haklarını, a- bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, b- malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, c- ayıp oranında bedel indirimi, d- ücretsiz onarım isteme olarak saymıştır. Yasa metninden de açıkça anlaşılacağı üzere tüketici bu haklarından dilediğini tercih edebilecektir. Bir başka ifadeyle tercih hakkı mahkemeye değil tüketiciye verilmiş, bu tercih hakkının kullanılmasında malın ayıplı olmasından başka ayıbın azlığı, küçüklüğü veya çokluğu şeklinde bir ölçüt getirilmemiştir....
Davacı tarafından davalıya gönderilen 08/04/2022 tarihli ihtarname içeriğinden, gerekse dava dilekçesinde ki açıklamalardan davacının TBK'nun 227.maddesi ile kendisine tanınmış seçimlik hakkını "sözleşmeden dönme" yönünde kullandığı ve ödediği miktarın kendisine iadesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Fatura konusu ürünlerin kullanılamaz durumda olduğu, davacının bu ürünlerden beklediği faydayı sağlayamadığı anlaşılmakla davacının sözleşmeden dönme (ve malın iadesi ile ödenen bedelin tahsili) talebinde haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Satış sözleşmesinden dönme beyanı, bozucu yenilik doğuran bir hak niteliğine olup, bir irade açıklaması olarak satıcıya vardığı anda hükümlerini doğurur ve sözleşmeyi geçmişe etkili olarak ortadan kaldırır ve tarafların sözleşme nedeniyle aldıklarını iade edimlerinin aynı anda ifası gerekir....
dönme seçimlik hakkının kullanılması ile satılanı iade ederek; 13.395,01 TL ödenen bedelin iadesi istemi ile başvuru zorunluluğu hasıl olduğunu, ayıplı mal (cep telefonu) satışından kaynaklı sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanılması ile satılanı iade ederek; şimdilik 100,00 -TL ödenen bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Dolayısıyla dosyada mübrez servis evrakları uyarınca makinenin birden fazla kere arızalandığı anlaşıldığından davacı ticari müşterinin sözleşmeden cayma ve dönme hakkını kullanmasında herhangi bir isabetsilik görülmemiştir. Öte yandan iş bu sözleşme hükmü ayıp ihbar külfeti yönünden de davacıyı muaf tutmaktadır. Tüm delillere göre bedel iadesi ve satıcıya hurdasının teslimi şartları oluştuğundan davanın kabulü gerekmiştir. Noter masrafının da bu zarar ve meydana gelen ayıp ile illiyet bağı içerisinde olduğu aşikardır. Bu zarar kaleminin istenmesinde de herhangi bir isabetsizlik yoktur. Ancak dosyaya noter ihtarnamesi sunulmuşsa da mahkememizin 17/04/2019 günlü ön inceleme celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince HMK'nın 140/5 maddesi gereğince 2 haftalık kesin süre içerisinde noter evrakının tebliğ şerhi sunulmadığından temerrütün dava tarihinden itibaren başlatılması gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir....
Tüketicinin; malın ayıplı olması halinde malın ücretsiz değiştirilmesi, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi haklarından birini kullanabilmesi için ücretsiz onarım hakkını kullanmaması gerekir. Ücretsiz onarım hakkını kullanan tüketici, daha sonra bu hakkından vazgeçerek malın ücretsiz değiştirilmesi, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimini talep edemez. Somut olayda, 01.09.2009 tarihinde aracın triger kayışının kopması nedeniyle araç yetkili servise götürülmüş, yetkili servis tarafından garanti süresinin geçtiğinin belirtilmesi üzerine davacı tarafından ücret ödenmek suretiyle onarım gerçekleştirilmiş, müşteri memnuniyeti çerçevesinde 4.903,20 TL onarım bedelinin 3.365.84 TL’si davacı tarafından yetkili servise ödenmiştir....
Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur....
Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme; 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme,- 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." hükmü düzenlenmiştir....