WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Davacının; sözleşmenin feshi, satış bedeli ve satış bedeli ile rayiç bedel arasındaki fark toplamı olarak 335.000,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istediği görülmüş olmakla birlikte, 4077 sayılı kanunda sınırlı olarak sayılan seçimlik haklardan bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönmeyi seçtiği anlaşılmıştır....

    Tüketici Mahkemesi'nin 2019/150 Esas, 2020/556 Karar sayılı kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasını ve davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

    Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu makinenin ayıplı olduğu tespit edilmiş olsada tüketicinin onarım hakkını kullandıktan sonra bedel iadesini isteyebilmesi için, ... süresi içerisinde sık sık arızalanması, maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi yada tamirinin mümkün olmaması gerektiği, tüketicinin ürünü teslim aldıktan sonra bir ay içerisinde ayıbı bildirerek, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını 2012/6567-10979 kullanmadığını, bu durumda bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi sorunun yetkili servis elemanlarınca ücretsiz olarak giderilebilecek aşamada olduğu, davacının öncelikle satıcıya başvurup sorunun giderilmesini istemesi gerektiği ve bedel iadesi koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

      Ayıptan dolayı davalının satıcı olması sebebiyle sorumluluğu bulunduğundan ve sözleşmeden dönme durumunda da dosya kapsamı itibariyle herhangi bir haksızlık oluşmayacağı kanaati mahkememizde hasıl olduğundan, davacının haklılığı kabul edilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        dava dilekçesinde netice-i talebini açıklamak üzere süre verilmiş olup davacı vekil tarafından 11/10/2021 tarihli beyan dilekçesi ile talebinin, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedelden indirim yapılmasını talep ettiği, ayıp oranında bedelden indirim yapılmasına ilişkin talebi yönünden Yargıtay 15....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2019 NUMARASI : 2017/1614 ESAS, 2019/157 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Arzu Kendir tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17/02/2017 tarihli Kayalar AVM'ye ait tahsilat makbuzunda 700,00 TL alınan taksit tahsilatı olduğunu, 4.650,00 TL kalan toplam borç olduğunu, 15/09/2017 tarihli Kayalar AVM'ye...

          Kiralama A.Ş. aracılığıyla yapılan leasing sözleşmesiyle davalılardan araç kiraladıklarını, ayıp nedeniyle aracın davalılar tarafından değiştirildiğini ve böylece leasing sözleşmesinin yenilendiğini, ikinci alınan aracın da ayıplı çıkması nedeniyle leasing sözleşmesine konu dorsenin, davalı/borçlu tarafça tamir edilmeye ve ayıbın giderilmeye çalışıldığını, bu nedenle davacı şirketin uzun bir müddet araçtan yararlanamadığını, son yapılan tamir ve tadilat nedeniyle aracın orjinalliğinden uzaklaşması ve istenilen verimin elde edilememesi ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talepli açılan davanın İstanbul 42....

            Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde ayıplı maldan kaynaklanan seçimlik hakların kullanılmasında hakkaniyet ve karşılıklı menfaat dengesi ilkeleri gözetilerek tüketicinin talebinden ve tercihinden farklı yönde karar verilmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinde ayıplı mal tarif edildikten sonra tüketicinin haklarını, a- bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, b- malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, c- ayıp oranında bedel indirimi, d- ücretsiz onarım isteme olarak saymıştır. Yasa metninden de açıkça anlaşılacağı üzere tüketici bu haklarından dilediğini tercih edebilecektir. Bir başka ifadeyle tercih hakkı mahkemeye değil tüketiciye verilmiş, bu tercih hakkının kullanılmasında malın ayıplı olmasından başka ayıbın azlığı, küçüklüğü veya çokluğu şeklinde bir ölçüt getirilmemiştir....

              Davacı vekili ayrıca manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. ve 58. maddeleri gereğince kişisel değerlere saldırı ve bedensel bütünlüğünün zedelenmesi halinde manevi tazminata hükmedilebilmesi için; a) Kişilik haklarına saldırının bulunması gerekir. b) Saldırının hukuka aykırı olması gerekir. c) Kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Kişilik haklarına saldırı teşkil eden eylem, kişide elem ve üzüntü oluşturmamış, manevi olarak kişinin dünyasında herhangi bir etki yaratmamış ise yine manevi tazminattan bahsedilemez. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir....

              Manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacının ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ayrıca herhangi bir ayıp ya da eksik işin de bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL. nin davalılardan müteselsilen tahsiline, manevi tazminatın reddine karar verilmiş; hüküm, davalılardan Kiptaş tarafından temyiz edilmişir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacıların satın aldıkları konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalı, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, eksik ifa yönünden talebinin kabulü ile diğer taleplerin reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu