Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulüne ürün kullanım bedeli 150.00 YTL'nın mahsubu ile ürün bedeli 1.650.00 YTL'nın ayıp ihbar tarihi 5.9.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı arasında 4.11.2006 tarihli koltuk satış sözleşmesi yapıldığı davacının davalıya yargılama aşaması dahil 1.800.00 YTL ödediği, dava konusu koltukların ayıplı olup, davacının yasal sürede ayıp ihbarında bulunduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu hususlar mahkemeninde kabulündedir. Satılan ürünün ayıplı olması halinde tüketici 4077 Sayılı Yasanın 4.ncü maddesi gereğince, bedel iadesi içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketici bu haklardan istediğini kullanabilir. Somut olayda davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmıştır....

    bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme,malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.” düzenlemesine yer verilerek,ürünün ayıplı çıkması halinde tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir.Sözü edilen fıkra metninden de açıkça anlaşılacağı üzere tüketici, ürünün ayıplı çıkması halinde ürünün bedelsiz onarımını isteyebileceği gibi sözleşmeden dönerek ayıpsız misliyle değiştirilmesini veya bedelin iadesini isteyebilir....

      Davalı, tüketici hakem heyetine başvurarak malın ayıplı olduğu iddiasıyla sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davacı üretici şirket ise sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin muhatabının tarafı olmadığını, üretici firma olduğunu ve satıcıya karşı ileri sürülmesi gerektiğini savunarak tüketici hakem heyeti kararının iptalini istemiştir. Uyuşmazlık; malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkının satıcı dışındaki üretici firmaya karşı ileri sürülüp sürülmeyeceği noktasında toplanmaktadır. 6502 sayılı yasanın 11....

        Ancak-----mevcut bilirkişi raporları incelendiğinde davacının bedel iadesi talebinin değerlendirilmediği, ürünlerin kullanılmış olması ve yenileri ile de değiştirilmiş bulunması karşısında bedel tenzili hususunda hiçbir hesaplama yapılmadığı ve bu hususta ek rapor taleplerinin mahkemece yerine getirilmediği de anlaşılmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve manevi tazminat davasından dolayı, bozma kararı üzerine İstanbul 4....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 Sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, tüketici tarafından açılan ayıplı mal nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile manevi tazminat istemine ilişkindir....

            TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/05/2018 NUMARASI : 2016/1993 ESAS, 2018/511 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı pasif husumet yokluğundan usulden reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin bayisi Maslak Otomotiv San. Ve Tic....

            Dava dilekçesinde “ürünlerin satışı, tamiri ve iadesi için yapılmış olan giderlerin” ve “ayıptan doğan ---- zararın” sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte tahsili talep edilmiş olsa da sözleş-----------tarihinden itibaren faizin işletilemeyeceği, sözleşmenin kurulduğu tarihte davalının bu bedelleri ödeme borcu bakımından temerrüde düşmediği, takdirin, elbette münhasıran Sayın Mahkeme’ye ait olduğu, kazanç kaybı ve ticari itibar kaybı sebebiyle manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarının tespiti hususunda: Davacı, ayıp dolayısıyla oluşan kazanç ve itibar kaybına karşılık manevi tazminat talep etmiş olup borçlar mevzuatı bakımından yapılan değerlendirme neticesinde TBK m. 49/I ve 58/I hükümleri ile Yargıtay kararları gereğince üzüntünün manevi tazminat gerektirebilmesi için kişilik hakkının ihlali sonucu oluşması gerektiği; dolayısıyla manevi tazminat talep edilebilmesi için kişilik hakkına hukuka aykırı tecavüzle manevi zarar (kişilik...

              Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak, sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir. Bilirkişi 18/04/2022 tarihli raporu ile dosya kapsamı kül halinde değerlendirildiğinde; Dava konusu 4 adet traktör lastiğinin olumsuzluk yaratarak dördü birden deformasyona uğrayarak kullanıcının lastiklerden gereken faydayı sağlayamaması ve 9,5 aylık kullanım sürecinde belli bir süre sonrası ayıplarının ortaya çıkması nedeniyle imalata bağlı üretim kaynaklı gizli ayıp olarak nitelendirileceği, 23.09.2021 tarihinde davacı tarafından, Ankara ... Noterliği ... yevmiye sayılı ihtarnamesiyle söz konusu lastiklere ilişkin ayıp ihbarı ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle davalıya ihtarda bulunulduğu sabittir....

                GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı bedel iadesi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir. Davacının 30.10.2014 tarihinde 47.600,00 TL fatura bedeli karşılığı davalı şirketten Fiat/Doblo marka araç satın aldığı dosya kapsamı ile sabittir. Davacı kendisine satılan aracın (0) sıfır kilometre olması gerekirken aslında ikinci el kullanılmış bir araç satıldığını belirterek, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile birlikte manevi tazminat istekli eldeki davayı ikame etmiştir. Aldırılan 25/11/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda dava konusu satışı yapılan aracın 69 km kullanım mesafesinde ikinci el olduğu belirlemesi yapılarak, satış tarihi itibariyle 9.250,00 TL aracın değerine etki ettiği belirlenmiştir. 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir....

                UYAP Entegrasyonu