Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SAVUNMA: Davalı ------ şirketinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ------ somut dava ile hiçbir hukuki ya da fiili ilişkisi olmaması, herhangi bir objektif sorumluluk yüklenecek yasal dayanak bulunmaması ve davacının zararını doğuracak kusurlu herhangi bir davranışının da olmaması nedeniyle husumet davalı --- yöneltilemeyeceği, davaya konu araç, ---- tarihinde trafiğe çıkmış olup, --- kaydına göre 187.635 km yol kat ettiği, esasa dair itirazlarımız saklı kalmak üzere huzurdaki davada ileri sürülen talepler, gerek genel hükümler çerçevesinde ve gerekse de Tüketici mevzuatı kapsamında, davalı şirketler açısından zamanaşımına uğradığı, dolayısıyla, işbu davanın, öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği, araçta ayıp/gizli ayıp veya üretim hatası bulunmadığı, öncelikle ifade etmeliyiz ki, davaya konu araçta, satım tarihi itibarıyla ayıp bulunmadığı, davacı yanın şikayetleri gerçeği yansıtmamakta olup, haksız ve hakkaniyete aykırı olduğu, dava konusu araç ayıplı...

    İNCELEME VE GEREKÇE Dava, satış sözleşmesine bağlı ayıp nedeniyle tazminat davasıdır....

      Blok.... kat 42 ve 43 numaralı bağımsız bölümleri tapuda 05.07.2007 tarihinde satın aldığını, bu taşınmazları 22.5.2009 tarihinde teslim aldığını, tanıtım katalogları ve broşürlerde sosyal tesis alanı yapılması taahhüt edildiği halde sosyal tesisin yapılmadığını, bağımsız bölümü teslim aldıktan sonra H Bloğun inşaatının devam etmesi ve bu bloğun sosyal tesis olduğuna ilişkin beklentileri nedeniyle derhal ihbarda bulunmadığını, H Bloğun bitirilerek alt kattaki dükkanın satıldığını, üst kattaki dairelerin de davalıya ait olduğunu öğrendiğini bildirerek davalının eksik ifada bulunması nedeniyle uğradığı zararın tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf, davacıya sosyal tesis taahhüdünün bulunmadığını, broşürle satış yapılmadığını, süresinde yapılmış ayıp ihbarının olmadığını savunmuştur....

        Davalı vekili, davacının talebinin ticari satımdan kaynaklanması nedeniyle zaman aşımına uğradığını, aracın fatura kesim ve teslim tarihinin 10/12/2009 tarihi olduğunu, satım tarihinde yürürlükte olan 6572 sayılı TTK’nın 25. maddesine göre ayıp nedeniyle malın teslim tarihinden itibaren en geç 6 ay içerisinde dava açılması gerektiğini, davacının TTK’da düzenlenen ayıp bildirim yükümlülüğünü süresinde yerine getirmediği, aracın satın ve teslim alınmasından yaklaşık 3 yıl sonra ihtarnamenin keşide edildiğini, araçta üretimden kaynaklı herhangi bir ayıp bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....

          Mahkemece; davalı tarafça kesimi gerçekleştirilen dava konusu 1.760 adet deri parçasının 02/09/2016 tarihli 114732 nolu irsaliyeli fatura ile davacıya teslim edildiği ve yapılan iş bedelinin ödendiği, söz konusu kesim hatalarının en geç dikim anında fark edilmesi ve ayıp ile ilgili olarak derhal ihbarda bulunması gerektiği halde davacının 12/10/ 2016 tari- hinde İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/3569 D. İş sayılı dosyası üzerinden delil tespiti talebinde bulunduğu , 09/12/2016 tarihli tespit raporundan önce -yasal süre içinde- davalı tarafa yapılmış bir ayıp bildiriminin bulunmadığı, davacının ayıplı ürünleri mevcut haliyle kabul etmiş sayılacağı,ayıplı hizmet nedeniyle tazminat hakkının doğmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Ayıp iddiasını ispat yükü davalıda olmasına rağmen iddiasını ispat edemediği anlaşılmıştır. Tarafların kabulünde olan ve dava açıldıktan sonra davalı tarafından ödenen 24.950-TL'nin infaz aşamasında İcra Müdürlüğü tarafından değerlendirilmesi gerektiği, bu bağlamda davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile takibin 49.469,15-TL asıl alacak üzerinden devamına, alacağın varlığı yargılama sonucunda belirlenmiş olması ve alacağın likit olmaması nedeniyle davacı tarafın icra inkar tazminat isteminin reddine, davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin ise keza koşulları oluşmamış olması nedeniyle reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile davalının, Bakırköy .........

              Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; yerel mahkemece bilgisayar mühendisi bilirkişiden alınan 16/05/2022 tarihli raporun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olmasına, satın alınan cihazdaki ayıbın açık ayıp niteliğinde olmasına, ayıp ihbarının süresinde yapılmasına, davacının ayıplı ifa nedeniyle ayıba karşı tekeffül hükümlerine dayalı olarak sözleşmeden dönme hakkının bulunmasına, sözleşmeden dönülmesi nedeniyle tarafların sözleşme gereğince aldıklarını iade etmelerinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurularının 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Borçlar Kanunun 223/2. maddesinde ayıbın sonradan ortaya çıkması halinde bildirimin derhal yapılması aksi halde alıcı malı ayıp ile beraber kabul edilmiş sayılacaktır. Somut olayın incelenmesinde; davacı tarafça satın alınan ...pur ... çatı paneli malzemelerinin zaman içinde renginin değiştiği ileri sürülerek ayıp nedeniyle sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep edilmiş, davalılarca cevap dilekçesi ile ayıp ihbarının zamanında yapılmadığından bahisle zamanaşımı itirazında bulunulmuştur. Davacı her ne kadar ... yazışmalarını dosyaya sunarak ayıp ihbarının zamanında yapılmış olduğunu ileri sürmüş ise de whatshapp yazışmalarının 17.05.2021 tarihinde yapıldığı görülmüştür. Tarafların tacir olması nedeniyle geçerli bir ihbardan bahsedebilmek için davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda tacirler arasındaki ihbar ve ihtarların ne şekilde yapılacağı 18/3. maddesinde düzenlenmiştir....

                Mahkememizin 07/06/2022 tarihli duruşmasının 1 nolu ara kararı uyarınca Taraf itirazlarının değerlendirilmesi açısından ve yine dosya içerisindeki delil tespiti dosyasındaki rapor ve mahkememizde aldırılan rapor da irdelenerek davalı tarafından davacıya satışı yapılan sentetik çim halının ayıplı olup olmadığı, varsa ayıbın nedeni, kullanıcı hatası veya imalat veya montoj hatasından oluşup oluşmadığı, ayıbın niteliği, davacı tarafından ayıp nedeniyle yapılan masrafların tespiti ve mevcut ise davacının ayıp nedeniyle davalıdan isteyebileceği tutarın tespiti bakımından günsüz bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir....

                  "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan ... … Ltd.Şti.nden alüminyum kaplama satın aldığını, bu malzemelerle tavan döşemesi yapıldığını, döşeme sırasında malzemenin ayıplı olduğunun anlaşıldığını, mahkeme aracılığıyla da bu durumun saptandığını, müvekkilinin ayıplı mal nedeniyle zarara uğradığını, malların ...’li olması nedeniyle bu zarardan diğer davalının da sorumlu olduğunu belirterek 7.260.000.000.-TL.nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu