Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının 27.12.2012 tarihinde satın aldığı mobilya ile ilgili ayıbın mahkemece gizli ayıp olarak değerlendirildiği, etejer olarak tabir edilen tek kişilik koltuğun 6-7 ay önce ayak kısımlarında paslanma olduğunu, bunun şifahi olarak davalı tarafa bildirildiği, cevap alınmayınca davacının ayıp ihbarını 11.03.2014 tarihinde yaptığı ve 12.05.2014 tarihinde de eldeki bu davanın açıldığı dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır Davacı, teslim aldığı köşe takımı nedeniyle, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede) ihbar edilmesi gerekmektedir ve davalıya ayıp ihbarında bulunduğunu usulüne uygun mail ya da faks gibi yazılı delillerle ispat etmek zorundadır. Mahiyeti itibarıyla bu davada tanık dinlenemez ve tanık beyanlarına itibar edilerek ayıp ihbarının süresinde yapıldığı da kabul edilemez....
Ayıplı mal satışında tüketici, süresinde ayıp ihbarında buıunduğu takdirde, bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme hakkına sahiptir. Ne var ki, tüketicinin yasada öngörülen seçimlik haklarını kullanabilmesi için ayıbın satış sözıeşmesinin yapıldığı anda mevcut olması gerekir. Satışa konu malda kuılanımdan doğan arızalar ayıp kapsamına girmez. Mahkemece, bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılıp klonlanmanın satıcı hatasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, satış sözleşmesinden sonra tüketici hatası ile klonlanıp klonlanmadığı belirlenmeden, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumunun davalıya ait telefonun imei numarasının başka cihazlara kopyalandığına ilişkin yazısı esas alınarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı oıup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma talebinin kabulü gerekmiştir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesine ( 818 sayılı 198. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının 27.10.2005 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün davacıya 30.12.2007 tarihinde teslim edildiği ve davacının eldeki davayı 31.12.2013 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır....
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4.maddesi hükmü gereğince; tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu dört talep hakkından herhangi birisini tercihte serbesttir.Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.14.06.2003 tarihli, 25138 sayılı Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik esas alınarak uyuşmazlık çözümlenmelidir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesine (818 sayılı 198. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır....
A.Ş ye yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının, diğer davalılar yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Aynı yasanın 13. maddesi tüketici onarım hakkını kullanmışsa ... süresi içinde sık şık arızalanma nedeniyle maldan yararlanamama süreklilik arz etmesi halinde 4. maddede yer alan diğer seçimlik hakların kullanılabileceği düzenlemesini getirmiştir. ......
Davalı vekili ise, davanın kısmi dava olarak açılamayacağını, davanın süresinde açılmadığını, imalâtın standartlara uygun olduğunu, kaplamanın yapılmasından sonra zemin kaplaması yaş iken su basması nedeniyle ve ayıbın kullanım hatası sonucu meydana geldiğini, kaplama yapılan yerin nem ve rutubete maruz bırakıldığını, 10 derecenin üstünde muhafaza edilmesi gerektiğini, binanın strüktüründen kaynaklanan bir problem nedeniyle oturma yapmış olması ve genel izolasyonunun da yeterli olmaması sebebiyle oluştuğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, alınan bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda dava kabul edilmiş olup, davacının talebi sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 475/2. maddesi uyarınca iş sahibinin seçimlik hakları arasında yer alan bedel indirimidir. Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça bedel indirimi hakkını kullandığını bildirmiştir. Bu durumda mahkemece bu doğrultuda inceleme yapılmalıdır....
Uyuşmazlık; dava konusu aracın davacının iddia ettiği şekilde ayıplı olup olmadığı, ayıp var ise ayıp ihbarının süresinde davacı tarafça davalıya ihbar edilip edilmediği, ayrıca satış tutarının TL cinsinden mi yoksa yabancı para cinsinden mi kararlaştırıldığı, zaman aşımının gerçekleşip gerçekleşmediği, sonuç olarak davacının davalıdan ayıp nedeniyle bedelden indirim istemekte ve diğer talepleri yönünden haklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir. İstanbul ... Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla talimat yoluyla bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ... ve Prof. Dr. ... tarafından tanzim edilen ... tarihli raporda sonuç olarak; dava konusu aracın değişimini ya da bedel iadesini gerektirecek ayıbının bulunmadığı, ancak cam fitillerinin cam ile tam kaynaşmamış olması ve tanıtımında bulunan otomatik uzun far fonksiyonunun bulunmayışının aracın değerini ......
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak, raporda açık ayıp olarak geçen hususlar için süresinde ihbar olmadığından reddine, gizli ayıplı işler nedeniyle nisbi metod uygulanarak 5.483 TL nin tahsiline karar verilmiştir.Gerekçe olarak, davacının gizli ayıpların giderilmesi için ihbarı yok ise de davacının en geç dava tarihinden itibaren bir ay önce gizli ayıpları öğrendiğinin kabulü gerektiği zira daha önce öğrendiği iddiasının bir vakıa olduğu, gizli ayıpların daha önce öğrenildiğini ispat yükünün davalılarda olduğu belirtilerek gizli ayıplı işler için davanın süresinde açıldığı kabul edilmiştir. 4077 Sayılı Kanunun 4.maddesinin 2.fıkrası hükmüne göre; Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren 30 gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi yada ücretsiz onarım isteme haklarını sahiptir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’ da gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Öyle olunca, 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun bu konudaki 198. maddesi (6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesi) uygulanacaktır. Anılan maddeye göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır....