Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının bir miktar ayıp indirimi talep edebileceği, ancak maddi ve manevi tazminat isteminin koşullarının oluşmaması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunamayacağı değerlendirilmiş, bu kanaat ile davacının maddi manevi tazminat istemlerinin reddine, ayıp indirimi talebinin kabulüne karar verilmiş ise de; dosyada, davalıların, daireyi terasla birlikte davacıya satmış olduğuna ilişkin yazılı delil bulunmadığından, davacı, iddiasını usulüne uygun olarak ispatlayamamıştır. O halde, davanın kabul edilen kısmı yönünden de reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

    KARAR Davacı, ... .... yetkilisi ... ile 25.09.2013 te akdettiği sözleşme neticesinde, aynı tarihte noter satışı ile ... adına kayıtlı ... .... . marka ..... model aracı 26.000,00 TL bedelle hasarsız ve kazasız olarak satın aldığını, ayrıca satıcıya ait teknik serviste yapılan kontrollerde aracın kusurunun olmadığının söylediğini, ancak kasko işlemleri için 01.10.2013 te sigorta acentesine başvurduğunda aracın pert kaydının bulunduğunu öğrendiğini, bunun üzerine Hyundai yetkili servisine giderek 300,00 TL ekspertiz bedeli karşılığında araçta değiştirilmesi gereken parçaları tespit ettirdiğini ve değişim bedelinin 12.549,11 TL olduğunu, bu nedenle 08.10.2013 te davalılardan ayıp oranında bedel indirimi talep ettiğini, hile ile iradesinin sakatlandığını iddia ederek 4.700,00 TL ayıp oranında bedel indirimini ve 300,00 TL ekspertiz bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....

      Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı eldeki davada ayıplı olan aracın ayıpsız misli ile değişimini talep etmiştir. 26.03.2013 tarihli celsede davasını 6100 sayılı HMK.nun 177/2 maddesi uyarınca sözlü olarak ıslah edip, değişim olmadığı taktirde ayıp oranında bedel indirimi talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacının usulüne uygun olarak ıslah dilekçesi ibraz etmek suretiyle netice-i talebini ıslah etmediği gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmiştir....

        Bu durumda tüketici, sözleşmeden dönme, hizmetin yeniden görülmesi veya ayıp oranında bedel indirimi isteyebilir. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde hizmet bedelinin iadesi seçeneğini tercih etmiş ise de, davacı hizmetten yararlandığına göre, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince davacının talebinin ayıp oranında bedel indirimi olduğunun kabulü gerekir. Bu kabul, aynı zamanda M.K.’nun 2. maddesinde ifadesini bulan dürüstlük ve iyiniyet kuralının da bir gereğidir. Hal böyle olunca, dosya kapsamında bulunan delillerin değerlendirilerek hizmetteki ayıplar nedeni ile indirim miktarı belirlenerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece davacının hizmetten yararlandığı gözetilmeden tüm konaklama bedelinin tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2....

          Mahkemece, bilirkişi heyeti raporu esas alınarak, davanın kısmen kabulü ile 20.239,00 TL'nin ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından satın alınan dairede mevcut ayıplar ve eksikler nedeniyle oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalı, dairede ayıp bulunmadığını ve ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, bilirkişi heyetince düzenlenen rapor hükme esas alınarak, açık ayıpların süresinde ihbar edilmemesi nedeniyle reddine, tespit edilen gizli ayıplar ve eksik işler nedeniyle davacının satın aldığı dairede oluşan değer düşüklüğüne hükmedilmiştir....

            Sözleşmenin geçerli hale gelmesi nedeniyle taraflar sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın iki tarafa borç yükleyen satış sözleşmesi hükümleri uyarınca haklarını kullanabilirler. TBK'nın 246. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken Tüketici yasasına paralel olarak düzenlenen TBK'nın 227. maddesinde ayıp halinde alıcının seçimlik hakları sıralanmış olup, sözleşmeden dönme, bedel indirimi, ücretsiz onarım ve ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakkı bulunmaktadır. Ayrıca alıcının genel hükümlere göre tazminat istem hakkı da saklıdır (TBK.227/...). Davacı taraf dava dilekçelerinde, taşınmazı iskan ruhsatı olmadan 240.000,00 TL bedelle devraldıklarını, ... oda olması gerekirken ... oda olduğu gibi imara aykırı imalâtlar da bulunduğunu bildirerek, ....000,00 TL projeye uygun hale getirme bedeli, 60.000,00 TL değer kaybı ve ....483,40 TL yapılan masraflar olmak üzere toplam 88.483,40 TL ile ....500 sterlin cezai şartın tahsilini istemiştir....

              TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 20/02/2018 NUMARASI : 2016/525 ESAS, 2018/97 KARAR DAVA KONUSU : Ayıp Nedeniyle Bedel İndirimi KARAR : Taraflar arasındaki ayıp nedeniyle bedel indirimi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; T3 T5 Ortaklığı tarafından inşa edilen Avcılar Park sitesinde 30 Pafta, 22492 Parsel, B Blok, 10 nolu bağımsız bölüme ilişkin taraflar arasında 05.01.2013 tarihli taşınmaz taahhüt ve satış sözleşmesi...

              Mahkemece, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava tarihi olan 03/04/2014 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 4077 sayılı TKHK.’nun 4. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre; tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde açık ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’da gizli ayıpların ne kadar sürede satıcıya ihbar edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır. Öyle olunca, 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun bu konudaki 198. maddesi (6098 sayılı yasanın 223. maddesi) uygulanacaktır....

                Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesine ( 818 sayılı 198. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının 10.10.2005 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün davacıya 27.10.2007 tarihinde teslim edildiği ve davacının eldeki davayı 26.09.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır....

                  Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. 4077 sayılı TKHK’nun 30. maddesi gereğince, bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde, genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümü gerekli olduğundan, 6098 Sayılı TBK.’nun 223. maddesine ( 818 sayılı 198. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının 07.10.2005 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün davacıya 15.12.2007 tarihinde teslim edildiği ve davacının eldeki davayı 26.09.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu