tazminatı ile ayıp ve eksikler nedeniyle bedel indirimi istemine ilişkindir....
Gizli ayıp halinde, ayıp ihbarının ayıbın öğrenilmesi üzerine uygun bir süre içinde yapılması gerekir (TBK m.223). Davacının ürünü teslim aldıktan hemen sonra tamir için davalıya gönderdiği ve servis kaydının oluşturulduğu görülmekle ayıp ihbarının süresinde yapıldığının kabulü gerekmiştir. Davacı, gizli ayıp nedeniyle süresinde ayıp ihbarı yaptığına göre; ayıp nedeniyle davacı/alıcının seçimlik haklarını kullanma koşullarının oluştuğu, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesini talep ettiği görülmekle davanın kabulü ile bedel iadesine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı tarafın faiz talebi konusunda ise, cihaz halen davacıda bulunduğundan ve cihaz davalıya teslim edilmediği sürece davalının temerrütü oluşmayacağından faizin başlangıç tarihi olarak cihazın davalıya teslim tarihi kabul edilmiştir.(Yargıtay ... Hukuk Dairesinin ... Karar sayılı kararı da benzer mahiyettedir.) Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesinin 23.12.2019 tarih, 2019/4869 E., 2019/12921 K. sayılı ilamıyla; davacı tarafın ayıp sebebiyle bedel iadesini talep ettiği, yargılama sırasında da dava konusu aracı başkasına satarak ve ayıp oranında bedel indirimi olarak devam edilmesini istediği, davacıların bu talebinin ıslah olarak değerlendirilemeyeceği, bu durumda, davacıların malı ayıp nedeniyle eksik bedel ile sattığı kabul edilerek, Mahkemece, gerekli araştırma ve inceleme yapılarak, gerektiğinde bilirkişilerden rapor alınarak, ayıp nedeniyle satıma konu aracın değerinde azalma olup olmadığı, var ise ne miktarda azalma olduğu tespit ettirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirterek, kararın bozulmasına karar verilmiştir. C....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davacının aracı kullanmadığı ve davalının daha önce temerrüde düştüğü görmezden gelinerek 118.000,00 TL'nin iadesi hususunda ödeme tarihinden itibaren faize hükmetmesi gerekirken, aracın iadesi tarihinden itibaren faize hükmedilmesine karar verilmesi hukuka aykırı olup kararın bu yönüyle ortadan kaldırılması ve ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini beyan ile; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, karar verilmesini talep ederek, istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı tarafça, davacı vekilinin istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi verilmemiştir. DELİLLER: Kocaeli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17/01/2020 Tarih - 2019/65 Esas - 2020/33 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle usuli itirazlarının olduğunu, dava dilekçesinin usul yönünden hukuka uygun olmadığını, bu yönden reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak davacının seçimlik hakkını kullanabilmesi için arıza bulunup bulunmadığı yönünde teknik inceleme yapacak teknik servis olup, son inceleme neticesinde üründe herhangi bir sorun ya da ayıp tespit edilmediğini, satın alına ürünün garanti kapsamı altında olması halinde ürünlerin bedel iadesi talebinin yapılamayacağını, üründe iddia edilen arızanın olup olmadığı ancak bilirkişi tarafından incelenebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda da iadesine hükmedilen aracın satın alındığı tarih, davacının elinde bir yılı aşkın süre boyunca herhangi bir yakınma olmaksızın kullanılmış olması, ayıbın mahiyeti ve tespit edilen ayıbın aracın değerinde yalnızca 2.500,00 TL kayba neden olacağı dikkate alındığında mahkemenin ayıp oranda hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....
Dava konusu araçta oluşan ayıp, üretici firmanın onarım yöntemi geliştirdiği bir ayıptır. Bu ayıp nedeniyle araçta oluşacak değer kaybı belirlenmiştir. Davacının ilk talebi olan, bedel iadesi, oluşan ayıbın niteliği gereği orantısız olacağından, ıslah dilekçesine itibar edilmiştir. Yukarıda değinilen kanun hükümleri, içtihatlar, alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu araçta oluşan çökmenin gizli ayıp olduğu, üretimden kaynaklı olduğu, kullanıma bağlı olmadığı anlaşıldığından ayıp nedeniyle araçta oluşacak 15.000,00 TL değer kaybı tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir" gerekçesi ile; "Davanın kabulü ile, 15.000,00 TL değer kaybı tazminatının dava tarihi olan 05.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine" karar vermiştir. BİLDİRİLEN İSTİNAF NEDENİ: Davalı T10 Tic....
Mahkemece,davaya konu aracın davalıya iadesine,40.253,00 TL araç bedelinin aracın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,davacının kullandığı kredi nedeniyle davalı tarafın talep ettiği 4.000,00 TL maddi tazminatın reddine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2012/17795-23563 ... Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14/a maddesine göre; "Tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen malın;Tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen ... süresi içerisinde kalmak kaydıyla, bir yıl içerisinde; aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması veya farklı arızaların dörtten fazla meydana gelmesi veya belirlenen ... süresi içinde farklı arızaların toplamının altıdan fazla olması unsurlarının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanmamayı sürekli kılması durumlarında tüketici malın ücretsiz değiştirilmesini, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilir....
Davalı Elis Tic AŞ vekili; mahkemenin gerekçesinin hatalı olduğunu, 4077 sayılı Yasanın yürürlükte olmadığını, davacının terditli olarak talepte bulunamayacağını, satış tarihinde araçta ayıp bulunmadığını, dış etkenler nedeniyle araçta boya atmasının meydana geldiğini, bilirkişi raporuna yapmış oldukların itirazların karşılanmadığını, belirlenen değer kaybının somut veriye dayanmadığını, piyasa araştırması ve emsale ilişkin bilginin mevcut olmadığını, mahkeme kararının gerekçesiz ve yetersiz olduğunu, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK 353 maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava, ayıp nedeniyle, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, ayıpsız misli ile değişim, ayıbın giderilmesi-onarım ve değer kaybı taleplerine ilişkindir....
Davacı, davalıdan aldığı televizyonun ayıplı çıkması sebebi ile değişim hakkını kullandığını, değiştirilen televizyonda da teknik arızaların olduğunu ileri sürerek bedel iadesi için eldeki davayı açmış, davalı ... davanın husumetten reddini dilerken diğer davalı ... ise değişim için yasada aranan koşulların gerçekleşmediğini, dava konusu malda ayıp olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davacının ayıplı olan ilk ürün sebebiyle değişim hakkını kullandığı, davacının yeniden ayıp ihbarı üzerine servis tarafından yapılan incelemde ise bir hataya rastlanılmadığının tespit edildiğinden yasada aranan koşulların gerçekleşmemesi nazara alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de 4077 Sayılı yasada ilk ürün yönünden değişim hakkını kullanan tüketicinin bir daha bu hakkı kullanamayacağı yönünde herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır....