WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli, ihtilaflı konuları değerlendirir mahiyet arz etmekte olup, davaya konu maldaki ayıpları üretimden kaynaklanan gizli ayıp olarak mütalaa etmiştir. Bu halde, tüketici sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ayıp oranında bedel indirimi veya malın ücretsiz onarımını isteme şeklindeki seçimlik haklara sahiptir. Bu doğrultuda, bedelin iadesi ve ayıplı malın da davalıya geri verilmesi yönündeki hükümde herhangi bir 2012/11164-14732 isabetsizlik bulunmamakla birlikte, yasada öngörülmediği halde fatura bedelinden davacının ayıplı malı kullandığı süre gözetilerek takdiren kullanım bedeli adı altında indirim yapılması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 5.6.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DELLİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; gizli ayıp nedeniyle sözleşmenin feshi, araç bedelinin iadesi, olmadığı taktirde satış bedelinden ayıp indirimi yapılması, değer kaybının tahsili iken, ıslahla satın alınan aracın ayıplı olması nedeni ile misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Mahkememizin 10/02/2021 tarih ... sayılı ilk kararında; TBK 227/ son maddesi uyarınca ayıptan kaynaklanan eksikliğin satış bedeline göre değişim hakkını vermeyecek ölçüde olduğu ve aracın kullanımının devam ettiği gözetilerek, davacının aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine ilişkin talebinin reddine; ancak uğranılan zararın telafisi için ... AŞ aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, satışı bedelinden 5.266,81 TL bedel indirimi yapılması gerektiği gözetilerek dava tarihinden davalıdan yasal faiziyle birlikte tahsiline, aracın ... AŞ tarafından orijinal boyası ile tümü ile boya ve ... işleminin yapılmasına, hükmedilmiş, kararın davacı, davalı ... ve davalı ......

      Mahkemece, anılan bilirkişi raporunda üründe ayıp tespit edilmemesi nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar bilirkişi tarafından yapılan incelemede üründe herhangi bir ayıp tespit edilmese de davacı tarafından ibraz edilen dava dışı şirketin 22.1.2014 tarihli sevk irsaliyesinin üzerinde davalının kaşesi bulunmakta ve ürünün ayıplı olduğunun kayda geçtiği görülmüştür. O halde mahkemece ibraz edilen bu belge de değerlendirilerek gerekli görülürse bilirkişiden ek rapor alınarak davalının ayıp olduğuna dair kaydı ile rapor arasındaki çelişki değerlendirilip hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 25.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 1.096,00TL kira bedeli, 7.114,39TL değer kaybı olmak üzere toplam 8.210,39TL'nin yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybı ile konutun geç teslimi nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Davalı, ayıp bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır....

          sisteminin kurulmadığını, ıslak zeminlerdeki su geri dönüşümünün sağlanarak klozet sifonlarında kullanımı ile ilgili taahhüdün yerine getirilmediğini, A ve B blok arasındaki dükkanların bulunduğu mahallin çatı bağlantısının yeşillendirilmediğini, pencerelerin açılır yapılmadığını, çardak, süs havuzu araç parklarının kalitesiz yapıldığı vs. nedenleriyle taşınmazda değer kaybına sebep olan bu eksik ve ayıplar nedeni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak, taşınmaz bedelinden 5.000 TL bedel indirimi yapılarak faizi ile ödetilmesini istemiş, 17.04.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 113.671 TL'ye yükseltmiştir....

            Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının 28.1.2008 tarihinde satın aldığı bağımsız bölümün davacıya 17.10.2009 tarihinde teslim edildiği ve 12.7.2011 tarihinde de eldeki bu davanın açıldığı dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır....

              Davacı vekili, davacı müvekkili ile davalı arasında 7,5x3 ebadında konteyner yapımı hususunda sözlü anlaşma yaptıklarını, bedel olarak kararlaştırılan 7.750,00 TL'nin davalıya kredi kartı ile ödemelerine karşın, imal edilen konteynerin 17.05.2010 tarihinde nakliye sırasında camlarının kırıldığını, dış cephesinde tadilat gerektiren arızalar meydana geldiğini, araziye konulması sırasında araziye ve üzerindeki ağaçlara zarar verildiğini, ayrıca pencerelere takılması gereken sinekliklerin takılmadığını, bu hususun elektronik posta ve ihtarname ile bildirilmesine karşın giderilmediğini ileri sürerek konteynerin ayıpsız misli ile değiştirilmesini ve zararların tazminini talep etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermemiş, mahkemece, ayıbın süresinde yapılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık ayıbın niteliği, ihbarın süresinde yapılıp yapılmadığının re'sen nazara alınıp alınmayacağı konusunda toplanmaktadır....

                Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, talep edilen hususla ilgili “açık ayıp” ve “gizli ayıp” ayrımının ayrıntılı ve açık bir şekilde yapılmadan konutta oluşan değer kaybına ilişkin hesaplama yapılmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir....

                  Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına temyiz edilmiştir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4.maddesi satışa konu malın ayıplı olması halinde; tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesini, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Tüketicinin bu hakkını kullanabilmesi için satışa konu malın satış 2012/4839-10439 sözleşmesi yapıldığı anda ayıplı olması gerekir. Satışa konu cep telefonunun klonlandığı dosya içeriği ile sabittir. Ancak satış sözleşmesi yapıldığı anda telefonun klonlanmış olup olmadığı, satış sonrası tüketici tarafından klonlama yapılıp yapılmadığı, ayıbın gizli ayıpmı; açık ayıpmı olduğu, süresinde ayıp ihbarı yapılıp yapılmadığı konularında Tüketici Sorunları Hakem Heyeti ve mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ:......

                    Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, talep edilen hususla ilgili “açık ayıp” ve “gizli ayıp” ayrımının ayrıntılı ve açık bir şekilde yapılmadan konutta oluşan değer kaybı ve ayıplı imalat bedeline ilişkin hesaplama yapılmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu