Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır.Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır.Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Benimsenen bu ilkeler doğrultusunda gerek temyiz, gerekse karar düzeltmeler de üst sınır yıllık nafaka miktarıyla belirlenmelidir. Somut olayda hükmedilen yıllık nafaka miktarı 1000 YTL’yi aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince temyiz edilebilme sınırı altında kalan nafaka takdirine ilişkin karar kesindir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle miktarı itibariyle kesin hükme yöneltilen temyiz dilekçesinin REDDİNE, oybirliğiyle karar verildi. 26.06.2006 pzt....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma -Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kadının açtığı nafaka davası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; erkeğin açtığı boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı vekili Av. ... 13.12.2017 tarihli dilekçesiyle birleşen nafaka davasına yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin nafaka davasına ilişkin olarak reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-davalı ... 30.11.2017 tarihli dilekçesiyle açtığı boşanma davasından feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün boşanma davası yönünden bozulması gerekmiştir....

        Gerek asıl davada hüküm altına alınan yıllık nafaka farkı miktarı, gerekse birleşen davaya konu yıllık nafaka miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, 28.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          -TL tutarında nafaka bağlandığını, anılan nafaka ile ilgili icra dairesinde takip başlatıldığını, davalının aylık nafaka miktarını icra dairesi aracılığıyla yatırdığını, yaklaşık 16 yıl öncesinde karara çıkan dosyada hükmedilen nafaka miktarının yetersiz geldiğini, kendisinin çalışmadığını ve aldığı nafaka ile geçimini sağlamaya çalıştığını, tarafına ödenmekte olan nafaka miktarının aradan geçen 16 yıla yakın bir zamandır sembolik hale geldiğini ve hiçbir alım değeri kalmadığını, bu nafaka miktarı ile hiçbir gideri karşılamayacak duruma geldiğinden komşularından aldığı yardımlar sayesinde geçimini sağlamaya çalıştığını, çocuklarının bu süre zarfında büyüdüklerini, çocuklardan Onur Altun'un halen yanında kaldığını, üniversite okuduğunu ve okul, kitap masraflarının çoğaldığını, sosyal hayatı olduğunu, bu şartlar içerisinde ortalama seviyede bir hayat olanağı dahi sunamadığını, elektrik faturasını dahi ödeyemez duruma düştüğünü, davalının ise bu süre zarfında maaş ve diğer gelirlerinde artış...

          Mahkememizce nafaka ödemesinin yapıldığı bildirilen bankalardan hesap hareketleri celp edilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, önceki sunulan rapor hüküm kurmaya elverişi, hükme esas alınabilir nitelikte olmadığı, hukuki yorum içerdiğinden, dosya başka bir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin 12/04/2021 tarihli hüküm kurmaya ve denetime elverişli raporu dikkate alındığında davacının nafaka adı altında veya düzenli olarak belirli bir meblağ olarak takip alacaklısına ödeme yapmadığı anlaşılmakla, nafakanın başka isim altında nafaka ödemesi olarak kabul edilmeyecek olup, en azından miktar ve düzenli ödeme olarak yapılması ispatı uygun olup somut uyuşmazlıkta, ara ara para gönderildiği hiçbirinin nafaka adı altında ve belirli bir düzende olmadığı gibi davacı vekilinin 07/10/2021 tarihli celsesinde "bu ödemelerin arasında illaki nafaka vardır, biz zaten bütün ödemelerin nafaka olduğu iddiasında değiliz" beyanı dikkate alınarak ödeme hususunun ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır...

          icra Müdürlüğünün 2016/ 80340 sayılı takip dosyası ile 2017 yılı Eylül ve Ekim aylarına ait nafaka borçlarını ödenmediğinden dolayı 20.10.2017 tarihinde şikayette bulunulduğu, sanığın şikâyete konu 2017 yılı Eylül ve Ekim aylarına ilişkin nafaka borçlarını nafaka alacaklısının banka hesabına havale ederek ödediğine ilişkin 22/09/2017 ve 08/11/2017 tarihli dekont örnekleri sunması karşısında sanık hakkında mahkumiyetine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, Alanya 1....

            Hukuk Genel Kurulunun 30.03.2005 gün ve 196-239 sayılı kararında da nafaka davalarında temyiz edilebilirlik sınırının belirlenmesinde, bağlanan yıllık nafaka miktarının gözetileceğini açıklamıştır. Benimsenen bu ilkeler doğrultusunda gerek temyiz, gerekse karar düzeltmeler de üst sınır yıllık nafaka miktarıyla belirlenmelidir. Somut olayda hükmedilen yıllık nafaka miktarı (1400 TL.'yi) aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince temyiz edilebilme sınırı altında kalan nafaka takdirine ilişkin karar kesindir. Bu itibarla, temyiz isteğinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Velayetin kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

              taşıt kredisi borcu için yaptığı ödemeler nazara alınarak birikmiş nafaka borcunun itfa edildiği kabul edilmiş ve icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....

                Gelir, aylık ve ödenekler; 88'inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.'' hükmüne göre, nafaka borçları için haczedilmezlik kuralı uygulanmaz. Yine birikmiş nafaka borçları için emekli maaş haczinde de uygulanması gerekli, İİK'nun 83. maddesinde; borçlunun ve ailesinin geçimi için icra müdürlüğünce zorunlu olarak taktir edilen miktar tenzil olunduktan sonra kalan bölümünün haczedilebileceği ve bu miktarın maaşın ¼'ünden az olamayacağı belirtilmiştir. Somut olayda borçlu aleyhine birikmiş ve devam eden aylar nafakasının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmış, alacaklı vekilinin 14.11.2012 tarihli talebiyle; borçlunun birikmiş ve devam eden nafaka alacağı için emekli maaşı üzerine haciz konulması talebi üzerine, İcra Müdürlüğü'nce talep gibi işlem yapılmasına karar verilmiştir. Bu haliyle haciz birikmiş nafaka yönünden de emekli maaşının tamamı üzerine konulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu