Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Ayrıca 14.06.2003 tarih ve 25138 s. Resmi Gazetede yayımlanan Garanti Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 14/a maddesine göre; "Tüketicinin onarım hakkını kullanmasına rağmen malın; a-Tüketiciye teslim edildiği tarihten itibaren, belirlenen garanti süresi içerisinde kalmak kaydıyla, bir yıl içerisinde; aynı arızanın ikiden fazla tekrarlanması veya farklı arızaların dörtten fazla meydana gelmesi veya belirlenen garanti süresi içinde farklı arızaların toplamının altıdan fazla olması unsurlarının yanı sıra, bu arızaların maldan yararlanmamayı sürekli kılması durumlarında tüketici malın ücretsiz değiştirilmesini, bedel iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” şeklinde yapılan düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından biriside ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici yasa ile kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür. Davacı eldeki davada ayıplı ürün bedelinin tahsilini istemekte olup, yasa gereği bu talepte bulunma hakkı vardır. Dava konusu ürün ayıplı olduğu içinde davacıya talebi doğrultusunda bedelin iadesi gerekir. Mahkemece, dava konusu ürünün davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin malın davalılara iade tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının talep etmediği ücretsiz onarıma dair karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir....
O halde mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-4822 Sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK.nun 4/2 maddesi gereğince malın ayıplı çıkması halinde tüketici, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Tüketici, bu seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Aynı şekilde tüketici bu haklarından birini kullandığını belirterek dava açabilecektir.Davacı,açtığı bu davada ödediği bedeli istediğine göre,mahkemece davacının ödemeye ilişkin belgeleri değerlendirmek suretiyle sonucuna göre karar vermesi gerekirken aksine düşüncelerle dairenin rayiç bedeline hükmetmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının davalı ......
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, satın alınan cep telefonunun misliyle değiştirilmesi veya bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesi'nce, uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen ... poliçesi kapsamında alacak istemine ilişkin olup ... hukukundan kaynaklandığı ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
KARAR Davacı, davalı şirketten 2.400,00 tl değerinde koltuk takımı satın aldığını, ayıplı çıkması üzerine davalı firmaya başvurduğunda ayıpsız misliyle değiştirilmesi için 1000 tl daha istendiğini, bu bedeli de verdiğini, ancak yeni gelen koltuk takımının da ayıplı olduğunu, firmaca tamir edilmeye çalışıldığını, fakat tamir edilemediğini belirterek ödediği 3.4000,00 tl nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte geri ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, husumet itirazında bulunmuş, kendisinin farklı bir firma olduğunu,davaya konu olayla bir ilgisinin olmadığını, davacıyla hiçbir alışverişinin olmadığını savunmuştur. Mahkemece, pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davalıdan satın almış olduğu ayıplı mal nedeniyle dava açmıştır. Ne var ki firmanın adı sözleşmede, faturada topraklar avm olarak geçmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK(TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Dava dilekçesinde ayıplı mal ve hizmet dolayısıyla araca takılan numarasız motor bloğunun ayıpsız misli ile değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; davacının, 2002 yılında araç motor bloğundaki arıza nedeniyle davalı ... Oto.Ltd.Şti.'ne başvurduğunu, diğer davalı ... Ltd.Şti.'den tedarik ettiği bir parçanın araca takıldığını, aracın bu haliyle kullanıldığını, ancak 2011 yılında araç muayenesi esnasında “motor bloğunda motor numarası görülmediğinden” tutanak düzenlendiğini, aracın bu şekilde tarafiğe çıkmasının mümkün olmadığını belirterek, “Numarasız ve mühürsüz ayıplı motor bloğunun ayıpsız misliyle değiştirilmesini” talep etmiştir....
Tüketici Mahkemesi'nin 2010/341 Esas-2011/202 Karar sayılı ilamında ''ayıplı ürün olan... .. ...... .. ...... model aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine" hükmedilmiştir. Borçlular vekili İcra Müdürlüğü'nden, İİK'nun 24. maddesi gereğince aracın değerinin tespitini istemiş, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda ise İcra Müdürlüğü'nce yaptırılan bedel tespitinin fahiş olduğunu belirterek yeniden kıymet takdiri yaptırılmasını talep etmiştir. Mahkeme'nin 04.12.2012 tarih 2012/102 Esas, 2012/1027 Karar sayılı ilk kararı, bilirkişi raporu doğrultusunda.......... marka......tipindeki aracın dava tarihi itibariyle piyasa değerinin 26.000 TL olacağı gerekçesiyle aracın değerinin 26.000 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hükmün alacaklı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 23.05.2013 tarih, 2014/7828-8480 Esas-Karar sayılı ilamıyla ''Takibe konu ilamın hüküm bölümünde, ayıplı otonun ayıpsız misli ile değiştirilmesi öngörülmüştür....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava araç satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıp nedeniyle misliyle değişim istemine ilişkindir....
Dava; ayıplı malın misli ile değiştirilmesi veya bedelinin iadesi talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, "davacının 26/02/2015 tarihinde satın aldığı aracını, sonradan oluşan turbo hattında meydana gelen arıza nedeniyle 16/12/2015 ile 10/01/2017 tarihlerinde servise götürdüğü ve davalı tarafından ücretsiz onarımının yapıldığı, bilirkişi raporu ile sabit olduğu üzere aracın sık sık servise gittiği, muadili araçlarla kıyaslandığında dava konusu araçtan beklenen faydanın sağlanamadığı, bu arızanın üretimden kaynaklı bir arıza mahiyetinde olduğu, aracın bu arızası dışında da pek çok kez servise götürüldüğü, her ne kadar bu ayıp daha sonra onarılarak giderilmişse de davacının güvenli sürüş için tercih ettiği araçtan beklediği faydanın gerçekleşmediği anlaşılmakla, aracın ithalatçısının da aracın ayıbından sorumlu olduğu" gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu aracın misliyle değişimine karar verilmiştir....
Tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür ve tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....