Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili bilirkişi raporu sunulduktan sonra ıslah dilekçesiyle de; dava konusu araçla ilgili ayıpsız misli ile değişim taleplerinin olduğunu, bu talebin kabul edilmediği takdirde ise aracın güncel değerinin tazminini talep etmiştir....

GEREKÇE: Eldeki davada; davacı, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle ayıplı aracın misli ile değişimini, mümkün olmadığı takdirde ayıp nedeniyle araçta oluşan değer kaybının (bedelde indirim) davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline verilmesini talep etmiştir....

Davacı, dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar yönünden aracın yenisi ile değiştirilmesini, mümkün olmaması durumunda ise aynı nitelikteki sıfır kilometre aracın dava tarihindeki bedelinin tahsilini talep etmiş olup; bilirkişi raporunda araçta gizli ayıp olduğu ve dava tarihi itibarı ile bu arızanın giderilememiş olduğu mütalaa edilmiş olup, aracın muhtelif kez servise gitmesine ve servis tarafından yapılan işlemlere rağmen arızanın giderilemediği gibi debriyaj takımının iki kez değiştirilmiş olması dikkate alındığında, araçtan beklediği yararı sağlayamayan davacının seçimlik haklarından ayıpsız misli ile değişim hakkını kullanmasının iyiniyet kurallarına aykırı olmayacağı ve aracın misli ile değişim koşullarının oluştuğu kanaatine varılmakla ilk derece mahkemesince; davacının, aracın misli ile değişim talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

İlk derece mahkemesince; Davanın kabulü ile, dava konusu aracın aynı teknik özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olup, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

A.Ş'nin talepleri kabul etmediğini beyan ettiğini, bunun gerekçesi olarak da gizli ayıplardan üretici sıfatının haiz olmaması nedeniyle sorumlu olmadıklarını beyan ettiklerini, 24/02/2018 tarihinde Tepretoğulları Otomotiv San. Ve Tic. A.Ş adına Aslı Saadet Dumanlı ile müvekkili şirket adına Dursun Kaboğlu arasında imzalanan teslim tutanağında da aracın arızasının giderilmediği belirtilmiş ve imza altına alındığını açıklanan nedenlerle ayıplı çıkan malın ayıpsız sıfır kilometre araç ile değiştirilmesi, bu durumun mümkün olmaması halinde aracın satış tarihindeki bedelini davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, aracın ayıplı olmasından dolayı kullanılamadığı ve 3. Şahıslardan belgeli araçların kiralandığını ve birtakım masraflar yapıldığı, bu masraflardan doğan 15.000,00 TL maddi ve 25,000,00 TL manevi zararın davalılardan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece, satıma konu aracın modelinin eski olması, yasal seçimlik haklarından birini kullanan davacının misli ile değişim isteğinin karşılanmamasına gerekçe olarak gösterilmeyeceği gibi satıma konu malın bulunamaması halinde İİK.nın 24/4. maddesi uyarınca icra memuru tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre araç bedelinin takdir olunabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, satıma konu ... plakalı 2012 model ... marka aracın davalıya iadesine, aracın ayıpsız aynı ile değiştirilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir....

    Bu açıklamalar ışığında, yalnızca haksız yere yakalanan ya da tutuklanan kişinin çektiği acının karşılığı olarak manevi zarar ödenmesi gerektiği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilerek, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, davacı lehine el koyma nedeniyle 1.500 TL manevi tazminata hükmedilmesi 2-Davacının aracının el koyma tarihindeki ve tasfiye edilmiş olması sebebiyle parasının iade edildiği tarihteki muhtemel değerinin hesaplanıp, arada fark bulunup bulunmadığı, bu süreçte, bakım, vergi, sigorta, amortisman, şoför vs. giderleri çıkartılmak suretiyle araç ile ortalama ne kadar kazanç sağlanabileceği ve aracın tasfiye bedelinin iade edilmiş olması hususları dikkate alınarak maddi zararın belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin, el koyma tarihinden tasfiye bedelinin iade edildiği tarihe kadar TÜFE enflasyon değişim oranı dikkate alınarak hesaplanan asgari ücret miktarına, aracın tasfiye edilmesi sırasında uğranılan zararda...

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1289 KARAR NO : 2023/841 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I : Ayıp Nedenine Dayalı (Misli ile Değişim/ Tazminat İstemli) KARAR TARİHİ : 25/05/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 31/05/2023 Bursa 2....

        -KARAR- Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen satım sözleşmesi kapsamında müvekkilince davalıdan otomobil satın alınmış ise de aracın ön kısmında oluşan boya çatlağı nedeniyle gizli ayıplı bulunduğunun saptandığını, bütün girişimlere rağmen davalı yanın aracı yenisi ile değiştirmediğini belirterek anılan aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı talebinin zamanaşımına uğradığını ve ayrıca davacının aracın değişimini istediği halde müvekkiline iade etmeyerek kullanımını sürdürdüğünü sonucunda da araçla kaza yaptığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacı yanca kanıtlanan davanın kabulüyle dava konusu aracın ayıpsız misli olan aynı model ve nitelikte “0” km yeni bir araçla değiştirilmesine davacıda bulunan aracın davalı yanca geri alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....

          Davalı T5 vekili; kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığını, yasalara göre tüketicinin aracın misli ile değişim talebinin imkân varsa ve orantısız güçlükleri beraberinde getirmiyorsa şartına bağlı olduğunu, taraflarınca talep edilmiş olmasına rağmen; yerel mahkemece aracın tedarik edilip edilemeyeceğine ilişkin araştırma dahi yapılmadan eksik karar verildiğini, mahkemenin tarafların eşitliği ilkesini gözetmediğini, yerel mahkemenin bilirkişi raporuna itirazlarını dahi değerlendirmeden, rapordaki eksiklikleri giderme gereği duymadan, doğrudan davacının misli ile değişim talebi yönünde karar verdiğini, verilen kararın seçimlik hakların kullanım alanını sebepsiz yere kısıtladığını, kanun koyucunun birden fazla seçimlik hak ihdas etme amacına aykırılık teşkil ettiğini, bir an için araçta üretim kaynaklı bir problem olduğu farz edilse dahi –hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek şartı ile- var olduğu iddia edilen durumun, araçtan güvenli bir şekilde...

          UYAP Entegrasyonu