Noterliği’nin 19.09.2013 günlü ihtarnamesiyle paydaş olduğu 9 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşının payını davalılara satış yoluyla devrettiğini öğrendiğini, gerçek satış değerinin 815.000 TL olmasına rağmen önalım hakkına engel olmak için muvazaalı olarak 1.400.000 TL gösterildiğini ileri sürerek payın önalım nedeniyle adına tescilini istemiştir. Davalılar, hak düşürücü sürenin geçtiğini, bedelde muvazaa bulunmadığını, paydaşlığın şuyulandırma ile oluştuğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, önalım bedeli yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır....
Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı vekilinin yargılama gideri, yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretine ilişkin itirazlarına gelince; Davacı, önalım hakkının kullanılmasını önlemek amacıyla tapuda bedelin daha yüksek gösterildiğini ileri sürerek bedelde muvazaa yapıldığı iddiasında bulunmuş 100.000 TL üzerinden harç yatırmış, davalı adına kayıtlı payların iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, dava konusu payları gerçek değerini ödeyerek satın aldığını, bedelde muvazaa yapılmadığını savunmuştur. Davacı, önalım bedelinin tapuda gösterilen değerden az olduğunu ileri sürerek bedelde muvazaa iddiasında bulunması halinde bu iddiasını kanıtlamalıdır....
İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, davalı tarafından davacıya satılan aracın, ayıplı olduğu iddiasına dayalı ayıp oranında bedelde indirim yapılarak ödenen bedelden bu miktarın iadesi için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafından iş bu davaya konu bakiye araç bedelinin tahsili için başlatılan takibe iş bu davanın davacısı tarafından yapılan itirazın iptali istemi ile -------- sayılı dosyasında dava açıldığı, dava tarihinin iş bu davadan önce olduğu, dava konusunun ve taraflarının aynı olduğu ve birlikte görülmelerinde zorunluluk bulunduğu anlaşıldığından HMK 166/1 maddesi gereğince, mahkememiz dosyasının -----sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamanın---------- sayılı dava dosyası üzerinden yürütülmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Ancak; 1-Taşınmaz üzerinde bulunan yapının 8,30 m2'sinin taşınmaz sınırı dışında olduğu gerekçesiyle bedelde indirim yapılması ve yapının alt katının hesaplamaya dahil edilmemesi, 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan ... hissesi üzerindeki ipoteğin, tespit edilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-1)1 ve 2 nolu bentlerindeki (42.179,47) sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine (51.298,27) sayısının yazılmasına; a-2)1 nolu bendindeki (39.774,28) sayısının hükümden çıkartılmasına, yerine (30.655,48) sayısının yazılmasına, b)Ayrı bir bendi olarak eklenmek üzere (Dava konusu taşınmazlardan 463 ada 64 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında bulunan ipoteğin, tespit edilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, davalılardan peşin alınan temyiz...
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davaya konu makinede gizli ayıplar bulunduğu, ayıpların giderilebilir nitelikte olduğu yani makinenin tamiri kabil olduğu bu nedenle sözleşmenin feshi ve bedel iadesi yerine bedelde indirim yapılmasının uygun olacağı gerekçesiyle makinedeki arızaların giderilebilmesi için gereken 8.183,00 TL’ nin davalıdan tahsiline, dava kısmen kabul edilmişse de davacı esasta haklı bulunarak satıcının ayıba karşı tekeffül sorumluluğu ortaya çıktığından davalının reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dava, davacıya ait aracın tamiri sonucu ödenecek bedelde anlaşılamaması nedeniyle aracın teslim edilmemesi üzerine uğranılan zararın tazmini ve aracın teslimi istemine ilişkindir. Hüküm Asliye Hukuk Mahkemesince verilmekle, temyiz inceleme görevi ... Yasası'nın 14.maddesi ile Başkanlar Kurulu'nun kararı uyarınca ... ... 13.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olaya gelince; önalım davalarında satışa konu payın keşfen belirlenen değerinin resmi senette gösterilen değerden daha düşük olması bedelde muvazaa iddiasını ispatlamak için yeterli değildir. Ayrıca dinlenen davacı tanıklarının beyanları davacının iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığı gibi davalı tanıkları da bedelde muvazaa yapılmadığını ifade etmişlerdir. Bu nedenle bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından davacıya resmi senette gösterilen bedel ve giderleri depo etmek üzere süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 14.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Davalılar, gerekli güvenlik önlemini almaması nedeniyle davacının kendisinin kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, kendisine işyerinin bulunduğu sitede davalı taraflarca gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmaması nedeniyle meydana gelen hırsızlık sonucu oluşan zararının tahsilini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ayıplı maldan kaynaklanan misli ile değişim/bedel iadesi/bedelde indirim davasının yapılan yargılaması neticesinde davanın kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı yanın istinaf başvurusunun kabulü ve davalı yanın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, Ford yetkili bayiiliğini yürüten davalı ......
Ancak davacı tapuda yapılan satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasında bulunabilir ve bu iddiasını her türlü delil ile kanıtlayabilir. Olayımıza gelince; Önalım hakkına konu edilen 1402 Ada 2 no’lu parseldeki toplam 1197/2400 pay 250.000-TL bedelle taşınmazın diğer paydaşı tarafından davalı ...'ye satılmıştır. Davacı ise tapuda satış bedelinin muvazaalı olarak yüksek gösterildiğini,taşınmazın satışından önce 09/08/2006 tarihinde davalı tarafından aynı taşınmaz hissesi üzerine 150.000 TL bedelle 1. derecede ipotek tesis edildiğini, alacaklı ve borçlu sıfatı birleştiği halde ipoteğin kaldırılmadığını gerçekte dava konusu taşınmazın imar planında yeşil alan olarak gözükmesi nedeniyle 250.000 TL değerinde olmadığını, mahkemece tespit edilecek gerçek değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacı bedelde muvazaa iddiasında bulunduğuna göre bu iddiasını kanıtlaması gerekir....