arızanın üretim hatasından kaynaklandığı, keşif tarihine kadar geçen sürede atıl halde bulunduğu, uzun süre çalışmaması nedeniyle başka arızalarının da olabileceğinin saptanmış olması karşısında davacının aracın misli ile değişim isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir....
Mahkemece araçtaki ayıbın niteliği, süreklilik arz ettiği dikkate alınarak davacının tercih ettiği seçimlik hak olan aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi gerekirken, bedelde indirim yoluna gitmesi doğru görülmemiştir. Öte yandan dosya kapsamında aracın kaza geçirdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda misli ile değişim kararı verildiği takdirde kaza sebebiyle araçta meydana gelen değer kaybının da davalılara ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, araçta meydana gelen değer kaybını bilirkişi marifetiyle tespit ettirip, aracın misli ile değişim koşulları oluştuğu dikkate alınarak, aracın misli ile değişimine ve değer kaybının davalıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı ve eksik inceleme ile karar vermesi doğru görülmemiş, davacının istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....
Sayılı kararı ile davacının diğer talebi olan bedelin iadesi talebinin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup; bu taleple ilgili davacının feragati bulunduğu, zira; 20.09.2018 tarihli celse 1 nolu ara kararı ile davacıya seçimlik haklarından hangisini talep ettiğini bildirmesi için iki haftalık kesin süre verildiği ve davacı tarafından 21.09.2018 tarihli dilekçe ile açıkça dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinde bulunulduğu, kaldırma kararı doğrultusunda bedel iadesi talebi irdelenerek vazgeçme nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken misli ile değişim talebinin reddi hatalı olduğu, kaldı ki; misli ile değişim talebinin fiili imkansızlık sebebi ile uygulanabilirliğinin bulunmadığı, ayrıca satın alınan aracın şasi/motor numarasının üretim esnasında sehven hatalı olarak vurulmuş olması nedeniyle üzeri çarpılanarak “xxxxx..” olarak iptal edildiği bildirilmiştir. İhbar olunan ... ...AŞ vekili de istinaf dilekçesi sunmuştur....
HUKUK DAİRESİ Dava; dava konusu ticari aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değişim talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 10/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
KARAR Davacı, davalıdan toplam 19 adet mobilya ürünü aldığını, toplam bedelinin 11.730 TL olduğunu ve leke tutmaz kumaş olarak aldığı koltuk takımı kumaşının leke tuttuğunu, ürünlerin ayıplı çıktığını belirterek bedellerin iadesini talep etmiş ve 22/01/2015 tarihli celsede ise seçimlik hakkını ürünün ayıpsız misli ile değiştirilmesine dönüştürmüştür. Davalı, davacıya ürünlerin leke tutmaz olduğunun belirtilmediğini, tam tersine leke tutabileceği beyaz kumaş olduğu beyan edildiğini ileri sürerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Dava konusu ürünün 6502 sayılı yasanın 11/1-ç de yazılı ayıpsız bir misli ile değiştirilmesine, karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile satın aldığı ürünlerin leke tutmaz kumaş olarak satıldığını, ancak kirlenmenin olduğunu ve leke tuttuğunu, malların ayıplı olduğunu ileri sürerek ayıplı malların misli ile değişimine karar verilmesi istemi ile eldeki davayı açmıştır....
ayıpsız misli ile değişim talebinin yasal koşullarının oluştuğu anlaşıldığından Açılan Davanın Kabulü ile; Davacı tarafından 04/12/2020 tarihli fatura ile satın alınan Opel Astra marka, 2020 model, W0VPD5EC8MG064664 Şasi numaralı, 34 XX 442 Plakalı ayıplı aracın davalılar tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli 187.939,19- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK. 24....
şekilde davalı tarafından istinaf edilmiş ise de şanzımandan uğultu sesinin geldiğinin davalının da kabulünde olduğu, misli ile verilecek yeni araçta da aynı şanzıman sisteminin olması nedeniyle, aynı sesin yeni araçtan da geleceği savunma ve iddiasının doğru olmayıp hukuki dayanağının da bulunmadığı, şanzıman arızasının sabit olup başkaca bilirkişi incelemesine gerek olmadığı, takdirin dürüstlük kurallarına aykırı bulunmadığı, misli ile değişimde birebir aynı nitelikler aranmadan fiyat ve değer dengesi gözetilerek misli ile değişim kararının infaz edileceğinden, 2017 model misli ile değişecek sıfır aracın temininin mümkün olmadığı istinaf sebebinin de hukuki dayanaktan yoksun olduğunun anlaşıldığı, ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından, davalının istinaf başvuru talebinin HMK 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin iadesidir. Ne var ki, mahkemece, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, yoksa sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamış ve hükmün 2.fıkrasında aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, 3.fıkrasında ise bu mümkün olmadığı taktirde araç bedelinin davacıya iadesine şeklinde hüküm kurulmuştur. Bu durumda mahkemece, davacının davasını neye hasrettiği açıklattırılıp, seçimlik hakkını ne şekilde kullandığı sorularak, değişim mi yoksa sözleşmeden dönmek mi istediği açıklattırılarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. 3-Kabulü göre de davalı ... Araç Alım Satım ve Kiralama A.Ş.'nin ticaret ünvanı gerekçeli karar başlığında ......
Mahekemce, davanın kabulü ile .... 1 adet iki kişilik, 2 adet üç kişilik, kanepenin ayıpsız ve özürsüz yenisi ile değiştirilmesine, davacıda bulunan kanepelerin davalıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ayıpl mal nedeni ile sözleşmeden dönerek ödemiş olduğu bedelin tahsili amacı ile eldeki davayı açmış, davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece,yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde ürünlerde gizli ayıp olduğu kanaatine varılmış, sözleşmeden dönülmesi taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozacak olması sebebiyle davaya konu ürünlerin ayıpsız misli ile değiştirilmesi yönünde karar verilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesine göre ayıplı mal satın aldığı anlaşılan tüketici bedel iadesi, ücretsiz onarım, bedel indirimi veya ayıpsız misli ile değişim yönündeki seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir....
K A R A R Davacı, sıfır km olarak satın aldığı aracın garanti süresi içerisinde arızalandığını, yetkili servise teslim ettiğinde iş emrinin doğruyu yansıtmayan şekilde düzenlendiğini ve teslimin yasal sürede yapılmadığını ileri sürerek gizli ayıplı aracın misli ile değişimini veya ödediği bedelin avans faizi ile davalılardan tahsilini istemiş, dava değeri göstermemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, aracın su alması nedeni ile arızalandığının tespit edildiği bu nedenle davacı taleplerinin yerinde olmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, sıfır km olarak alınan aracın gizli ayıplı olduğu iddiası ile açılan misli ile değişim veya bedel iadesi istemine ilişkindir....