Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Araç Alım Satım ve Kiralama A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile ayıp nedeniyle sözleşmeden dönerek ödemiş olduğu bedelin iadesini talep etmiş, mahkemece tüm deliller toplanmak ve teknik bilgi gerektiren hususlarda bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle davanın kabulü ile aracın satış bedelinin ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar vermiştir. Ancak; davaya konu malın davacı tarafça davalılara iadesi gerçekleşmeden bu alacağı için faiz istemesi mümkün değildir. Mahkemece, dava konusu malın davalıya iade tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

    - K A R A R - Davacı vekili, azot gazının tüplere doldurulmasını sağlamak için davalıdan alınan kompresörden verim alınamadığını, sürekli olarak aşırı yağ kaçırdığını, durumun ihtarname ile davalıya bildirildiğini ancak davalı tarafın ihtarnameye verdiği cevapta bu hatanın kendilerini ilgilendirmediğini, kullanıcının kusuru nedeniyle arızanın oluştuğunu belirttiğini, müvekkilinin maddi zarara da uğradığını, tüm bu nedenlerden dolayı satım akdini feshettiğini ileri sürmüş ve satım konusu mal için ödenen 11.800.00 YTL bedelin 29.05.2006 satım tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsiline, ayıptan kaynaklanan zarar nedeniyle şimdilik 1.000.00 YTL maddi tazminatın satım tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsiline satım konusu malın davalıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava ticari satımdan kaynaklanan ayıplı mal nedeniyle sözleşmenin feshi, akreditifin bedelsiz kaldığının tespitine ve akreditifin iptali istemine ilişkindir....

        -KARŞI OY YAZISI- Dava ayıplı mal bedelinin tahsiline ilişkindir. Olayda ayıp nedeniyle sözleşmenin feshi söz konusu olup, davacı , davadan önce davalıya sözleşmenin feshine ilişkin ihtar göndermiştir. Bu bakımdan, yerel mahkemenin temerrüt tarihini ,ihtarın tebliğ tarihine davalıya tanınan yedi günlük ek süre ekleyerek kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden yerel mahkeme kararının onanması gerektiği görüşünde olduğumuzdan ... çoğunluğun aksi yöndeki (2) nolu bentte yazılı görüşlerine katılamıyoruz. 04.06.2009...

          a devri nedeniyle her iki davacı tarafından dava açıldığını, 2010 yılı Ağustos ayına kadar kullanılan programın, yetkili servisçe yapılan bakımında sahte olarak kurulduğunun belirlenerek bloke edildiğini belirterek, satım sözleşmesinin feshi ile ödenen 13.000,00 Euro satım bedelinin tahsiline ve programın arızalanması nedeniyle 2015-2016 döneminde üretim yapılamaması sonucu uğranılan zararın tespiti ile şimdilik 5.000,00 TL'sinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili ise, müvekkilince satılan programın yurt dışından ithal edilerek kurulduğunu ve kurulan programın orijinal olduğunu, ayıp ihbar süresinin ve zamanaşımı süresinin geçtiğini belirterek davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince yazılı gerekçeyle davacılardan ...'ın davasının kısmen kabulü ile 4.613,64 TL satım bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece diğer davacı hakkındaki dava hakkında ve satım bedelinin bakiye kısımı yönünden hüküm kurulmamıştır....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İş bu dava; ticari satımdan kaynaklı emtianın ayıplı olması nedeniyle TBK 227/1 ve 229 uyarınca sözleşmeden dönerek satış bedelinin iadesi talebine ilişkindir.Somut olayda davacı taraf, davalı taraftan aldığı malzemelerin ayıplı olması sebebiyle sözleşmeden dönerek ürün bedelini talep etmiştir. Tarafların tacir olup, uyuşmazlığın ise ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle olaya Borçlar Kanunu (BK) ve Türk Ticaret Kanunu (TTK) hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Borçlar Kanunu’nun satım sözleşmesine dair hükümlerinin esasen tacirler arasında yapılan satım sözleşmelerine de uygulanması benimsenmiştir. Bununla birlikte satım sözleşmesinde malın ayıplı olması halinde özel hükümler öngörülmüştür (TTK m. 23/c). Dolayısıyla tacirler arası satım sözleşmelerine Borçlar Kanunu hükümleri ile birlikte TTK m. 23 hükmü de uygulanacaktır....

              Davacı tarafın satın alınan teknenin davalıya iadesi ve satım bedelinin tahsili talebinin değerlendirilmesinde; yargılama sırasında dava konusu teknenin davacı tarafından satıldığı anlaşılmakla asli talep olan teknenin geri alınması ve satım bedelinin iadesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

              Mahkemece, davacının satın aldığı.... model aracın sol arka çamurluğunda boya kusuru bulunmasının üretim kaynaklı bir gizli ayıp mahiyetinde olduğu, her ne kadar davada araç bedelinin tamamı talep edilmiş ise de aracın 15.797 Km ye ulaşmış olması ve tespit edilen kusurun katlanılamayacak seviyede olmaması sebebi ile sözleşmenin feshi ve bedel iadesinin hakkaniyete aykırı olacağı için çoğun içinde az da vardır kuralı gereği bedel iadesinin talep edilmesi halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmetmek gerektiği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-Dava, Tüketici Kanunu’na dayanan satım sözleşmesine konu malın ayıplı çıkmasından kaynaklı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkin...

                İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili; taraflar arasındaki sözleşme satım değil tek satıcılık sözleşmesi olduğunu, mevcut durum karşısında, ortada haklı nedenle fesihten söz edilemeyeceğini, tek taraflı olarak sözleşmenin feshedilmesinin kötü niyetli olduğunu, sözleşme süresinin beş yıl olduğunu, sözleşmenin karşılıklı mutabakat ile feshedileceği veya taraflardan birinin sözleşme şartlarına uymaması halinde diğerinin tek taraflı fesih hakkı doğabileceği bildirilmiş olup, davacının akdi mutabakat ile fesih etmediği gibi sözleşme şartlarına uyulmaması gibi bir durumun söz konusu olmadığı, müvekkil şirket tarafından sözleşmenin hiçbir hükmünün ihlal edilmediği, davacı tarafın ihtarına konu ettiği talepleri ve şikâyetleri doğrultusunda ve sözleşmenin 6. maddesi gereğince ayıplı ve hatalı malların iade alınacağı ve hatasız olanları ile değiştirileceğinin davacıya bildirildiği, müvekkilin sözleşme şartlarına aykırı herhangi bir eylemi bulunmamasına rağmen, davacının akdin feshi ihtarı göndererek akdi...

                  Mahkemece, davanı kısmen kabulüne, davacının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin reddine, maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın aldığı dairenin ayıplı ve tapuda depo vasfında olduğunu ileri sürerek daire için ödediği bedelin davalıdan tahsili ile maddi ve manevi zararlarının tazminini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu