Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....

ATM'nin 2016/102 esas ve 2016/594 karar sayılı dosyasındaki davacı ... AŞ'nin davasının kabulü ile davalı tarafından, davacıya teslim edilen ürünün ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönülmesine ve gizli ayıplı olduğu iddia edilen ürünün davalıya iadesine ve davacı tarafından davalıya ödenen 3.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 08.06.2015 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

    ve satış bedelinin iadesi talep edilmekle dava dilekçesinin sözleşmeden dönme beyanı yerine geçtiği ve sözleşmenin dönme ile sona erdirilmesini sağladığı, yukarıda atıf yapılan yargı içtihadının da bu yönde olduğu ve satım sözleşmesine de uygulanabileceği, tüm bu sebeplerle taraflar arasındaki sözleşmenin ayıp nedeniyle davacının (dava dilekçesi ile) dönme yönünde seçimlik hakkını kullanması ve bu beyanın dava dilekçesinin tebliği ile davalıya yöneltilmiş olması nedeniyle sona erdiği, yine bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere dava konusu cihazdan davacının mevcut durumu itibariyle yararlanmasının mümkün olmaması nedeniyle davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmasının somut olayda dürüstlük kuralına ve hakkaniyete uygun olduğu, tarafların birbirinden aldığı/verdiği edimleri geri iade etmesi/alması gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      ve satış bedelinin iadesi talep edilmekle dava dilekçesinin sözleşmeden dönme beyanı yerine geçtiği ve sözleşmenin dönme ile sona erdirilmesini sağladığı, yukarıda atıf yapılan yargı içtihadının da bu yönde olduğu ve satım sözleşmesine de uygulanabileceği, tüm bu sebeplerle taraflar arasındaki sözleşmenin ayıp nedeniyle davacının (dava dilekçesi ile) dönme yönünde seçimlik hakkını kullanması ve bu beyanın dava dilekçesinin tebliği ile davalıya yöneltilmiş olması nedeniyle sona erdiği, yine bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere dava konusu cihazdan davacının mevcut durumu itibariyle yararlanmasının mümkün olmaması nedeniyle davacının sözleşmeden dönme seçimlik hakkını kullanmasının somut olayda dürüstlük kuralına ve hakkaniyete uygun olduğu, tarafların birbirinden aldığı/verdiği edimleri geri iade etmesi/alması gerektiği kanaatine varılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Ve 56. maddesine göre ve Garanti Belgesi Yönetmeliği 9.maddesi gereğince sözleşmeden döndüğünü ve Ayıplı malın bedel iadesi seçimlik hakkını kullandığını yani müvekkil tarafından yapılan ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte bedel iadesi talebinin olduğunu şifaen mağaza çalışanlarına ve yazılı olarak ihtarname davalılara ihtaren bildirildiği, sözleşmeden döndüğünden dolayı ayıplı saati teslime hazır olduğunu, bu nedenle dava konusu sözleşmeden döndüğü sebebiyle ayıplı mal için ödemiş olduğu bedeli yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.Davacı taraf tarafından dosyaya sunulan 19.03.2020 tarihli dilekçe de dosyadaki mevcut belgeler ile saatteki derin çiziklerin nedeninin tespiti , saatteki çizik ve hasarlara kordonunun kopması saatin düşmesinin yol açmış olma ihtimalinin değerlendirilmesini , saatin 4 kez garantiye gitme nedeninin müvekkilden kaynaklanıp kaynaklanmadığı incelenmesi talep edilmiştir....

        Somut olayın özelliklerine göre, ayıplı ürünleri davacı alıcı kabule zorlanamaz. Satılanın alıcı tarafından kullanılması mümkün değil, önemli nitelikleri yok veya satıcı alıcıyı aldatmış ise hakim bedelden indirime karar veremez. ../.. Sözleşmeden dönme halinde, TBK. m. 229/1-III ve II'de alıcıya ayıplı mal devrinden dolayı uğramış olduğu doğrudan zararları ile diğer (dolaylı) zararların giderilmesini isteme hakkı tanınmıştır. Ayrıca alıcının TBK. m. 227/II'ye göre genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı da bulunmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan esaslara göre, davacı alıcının sözleşmeden dönme isteminin kabulü ile varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde bedelden indirim kararı verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....

          İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, kendisinin internet üzerinden aldığı bilgisayarın istediği özelliklere sahip olmadığını, bu nedenle iade ederek ücret iadesi talep ettiğini, ancak davalı yanın kendisinin istediği dışında yeni bir bilgisayar gönderildiğini, davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık; satım sözleşmesine konu bilgisayarın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise niteliği ve sözleşmeden dönme koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, ticari satım sözleşmesine konu emtianın ayıplı olduğu iddiasına dayalı bakiye taksitlerden borçlu olmadığının tespiti ile ödenmiş taksitlerin istirdadı istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah.sıfatıyla) Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedelin tahsili davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili , davalılardan ....'den bir adet ultrabook siyah bilgisayar aldığını, bilgisayarın ayıplı olduğunu , ürünün diğer davalı ....'nin garantisi altında olduğunu, müvekkilinin ihtarname ile sözleşmeden döndüğünü belirterek, sözleşmeden dönme hakkının tespiti ile satış bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davaya konu makinedeki arızanın devam etmesi üzerine davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanarak akti feshettiğini davalı satıcıya noter ihtarnamesiyle ihtar ettiği,--------ile tespit yapıldığı ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile de satıma konu makinenin ayıplı ve ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunun anlaşıldığı, ayrıca davacının süresi içerisinde ayıp ihbarında da bulunduğu anlaşılmıştır. Dolayısıyla davacının TBK 227. Maddesi uyarınca malın ayıplı olması nedeniyle seçimlik haklarından sözleşmeden dönme hakkını kullanmakta haklı olduğu sonucuna varılmıştır. Sözleşmeden dönme halinde alıcının bu sözleşme nedeniyle yaptığı ödemeyi talep etmeye haklı olduğu açıktır. Dosya kapsamında aldırılan -------- tarihli bilirkişi raporuna göre satım bedeli -------- davacı tarafça ödendiğinin ispatlanması nedeniyle davaya konu makinenin davalıya iadesi şartıyla ödenene bedelin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir....

                Bilirkişi raporu ve ek rapor taraflara usulünce tebliğ edilmiştir. Dava, satış sözleşmesine dayalı ayıba karşı tekeffül hükümlerinden doğan alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili, taraflar arasındaki satış sözleşmesine konu makinelerin ayıplı olduğundan bahisle sözleşmeden dönme hakkını (TBK m. 227/1-1) kullandığını ileri sürerek, bedelin iadesi isteminde bulunmuş, davalı vekili ise ayıp iddiasına karşı çıkarak davanın reddini dilemiştir. Uyuşmazlık, davacıya satışı yapılan makinelerin ayıplı olup olmadığı ve buna göre alıcının seçimlik haklarından ilki olan dönme hakkının koşullarının somut olay bakımından gerçekleşip gerçekleşmediği hususundadır. 6102 sayılı TTK'nın 23/1. maddesine göre; "Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır." 6098 s....

                  UYAP Entegrasyonu