Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu araçta tespit edilen eksik boyama ve paslanma nedeniyle ortaya çıkan ayıpların araçtan sürekli olarak faydalanmayı azaltmadığı ve ortadan kaldırmadığı, bu nedenle sözleşmeden dönme koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, davacının satış sözleşmesinden dönme ve satış bedelinin iadesine ilişkin isteminin reddine, bilirkişi tarafından gizli ayıp olarak saptanan paslanmadan dolayı ortaya çıkan değer kaybından ve hatalı boyanın giderilmesi gereken masraflardan satıcı ve üretici olan davalıların sorumlu olması nedeniyle 600,00.TL değer kaybı ve 150,00.TL boya masrafı toplamı 750,00.TL'nin satış bedelinden indirilmesine ve davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Tespit dosyasında alınan bilirkişi raporunda araçta debriyaj kusuru olduğu tespit edilmiş ise de; 05.02.2014 tarihinde debriyaj arızası yetkili servis tarafından ücret alınmadan giderilmiştir....

    Denkleştirici adaleti ilkesi, haklı bir sebebe dayanmadan, başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin, elde ettiği kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğünü ifade etmekte olup, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında davacı tarafça davalıya 50.000-TL ödeme yapıldığı, davacı tarafça sözleşmenin 8.1 ve 8.2 maddeleri kapsamında dönme hakkının kullanılarak bedel iadesi hususunun davalıya ihtar edildiği, usulüne uygun sözleşmeden dönme beyanı ve ihtara rağmen davalı tarafça bedel iadesinin yapılmadığı, tarafların iddia, savunma, delilleri kapsamında alınan bilirkişi heyet raporu ile dava dilekçesindeki ödenen tutarın denkleştirici adalet ilkesi gereği dava tarihi itibariyle ulaştığı değerin tespit edildiği, davacı tarafça satış vaadi sözleşmesi kapsamında sözleşmeden dönülmesi nedeniyle bilirkişi heyeti tarafından tespit edilen tutarın davalıdan talep edilebileceği anlaşılmakla, denetime ve kanaat edinmeye...

      Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin iadesi ve bunun da mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmesi yönündedir. Ne var ki, ilk derece mahkemesince HMK.nun 31.maddesinde düzenlenen Hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedel indirimi hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamış ve hükmün 1.fıkrasında ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmiş; daha sonra Bölge Adliye Mahkemesinde bu karar kaldırılarak ayıpsız misli ile değişimi yönünde hüküm kurulmuştur....

        Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın ... Servis ve Tic. A.Ş. yönünden reddine, ... Otomotiv Paz. ve Tic. A.Ş. yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı ... Otomotiv Pazarlama ve Tic. A.Ş.'nin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının davasının kısmen kabulü ile davaya konu Jaguar XE Sedan 2.0 D model aracın davalı ... Otosan Paz. Tic. A.Ş.'ye iadesi ile 232.038,00 TL araç bedelinin davalı ... Oto Servis ve Tic. A.Ş.'den alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın manevi tazminat talebinin reddine, ... Otomotiv Pazarlama ve Tic. A.Ş.'ye yöneltilen davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ve davalı ... Oto Servis ve Tic....

          Merkez Bankası'nın 1 yıllık vadeli EURO'ya uyguladığı en yüksek faiz oranı uygulanmak sureti ile davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, tüketicinin seçimlik haklarından dilediğini kullanma yetkisi olduğu, seçimini araç ve bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır. Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiş ise de; satım tarihinde aracın euro olan fiyatı faturada Türk lirası üzerinden belirlenip buna göre düzenlenmiştir....

            Dava, davacının 34 XX 148 plakalı 2018 model aracı T3 Anonim Şirketinin yetkili satıcısı ve yetkili servisi olan Teknik Oto Servis Akaryakıt Turizm Sanayi A.Ş'den 03.01.2019 tarihinde satın aldığı, aracın motorundaki arızanın teknik servis tarafından arızanın giderilememesi sebebiyle üretimden kaynaklı ayıptan dolayı bedel indirimi ve serviste kaldığı süreye ilişkin zararın tahsili için talepte bulunmuştur. 6502 sayılı TKHK sisteminde ithalatçının ayıptan sorumluluğu sınırlandırılmış olup, ithalatçı tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerinden doğrudan sorumlu değildir. Bu yaklaşımın benimsenmesinin altında yatan gerekçe ise, sözleşmenin nispiliği ilkesidir. Buna göre, tüketici satış sözleşmesini satıcı veya bayi ile yapmakta olup, anılan sözleşmenin tarafı olmayan ithalatçının sözleşmenin tarafıymış gibi sözleşmeden dönme ve bedel iadesi, ki bu talep sözleşmenin tarafına yöneltilebilir taleplerinden olup, ithalatçının sorumlu olması kabul edilmemiştir....

            Dava, satım konusu malın ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesine ilişkindir....

              Davacı tarafından satın alınan aracın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. maddesinde belirtildiği şekilde ayıplı mal olduğu, onarım hakkının kullanılmasına rağmen aynı arızanın ikiden fazla ve sık tekrarlaması nedeniyle tüketicinin yasada belirtilen seçimlik haklarından sözleşmeden cayma hakkını kullandığı dosya kapsamı ile anlaşılmakta olup, davacının araç bedelini isteyebileceğinden mahkemece bu yöne ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik yoktur. Ancak anılan yasanın 4/2 maddesinde "bedel İadesi" nden söz edilmiş olup, bundan maksat araç alınırken kararlaştırılan ve ödenen toplam satış bedelidir. Somut olayda olduğu gibi, şayet araç tüketici kredisi kullanılarak alınmış ve tüketici bu nedenle kredi kullandığı bankaya bir faiz ödemiş ise, ödenen tüketici kredisi faizinin satış bedeli içinde değerlendirilmesi olanaksızdır....

                O halde, mahkemece dosyaya talimat mahkemesi aracılığıyla rapor ibraz eden bilirkişinin görüşüne başvurularak araçta tespiti yapılan ayıbın satış tarihine göre araç üzerindeki değer kaybının belirlettirilmesi (belirlenen ayıba göre ayıplı haldeki değeriyle, ayıpsız haldeki değerinin ne olduğu) Yargıtay'ın ve dairemizin kararlılık kazanan nispi metod yöntemine göre ( (Ödenecek indirilmiş ücret =(Kararlaştırılan ücret x Ayıplı ücret) /Ayıpsız değer) de hesaplama yapılması istenilerek ek rapor alınmalı, araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı da dikkate alınarak mahkemece, davacının seçimlik haklarından ayıpsız misliyle değişimi içeren hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olup olmayacağı tartışılması gerektiğinden araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik haklarından olan belirlenecek bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup (Yargıtay 3.H.D. 03...

                İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketicinin yükleniciye karşı açmış olduğu sözleşmeden dönerek bedel iadesi, taşınmazın satın alınması için kullanılan kredi faiz ve giderleri ve taşınmazın satış tarihinden dava tarihine kadar işleyecek kanuni faiz istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu