DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı, 21/03/2015 tarihinde dava dilekçesinin ekinde sunduğu ürünleri toplam 23.520,00 TL'ye satın aldığını, 4.900,00 TL peşin ödediğini, ürünlerin 21/05/2015 teslim edildiğini, yatak odasının kapaklar ve çekmecelerinin yamuk, oturma grubunun koltuk başları defolu olduğunu, 1 sene sonra değiştirildiği, kusurlu ürün geldiğinden, yatak odasının kapaklarını 3 defa değiştiğini, her bir değişimin 3 ay sürdüğü, değiştirilen ürünlerinde ayıp ve kusurlu olduğunu, tüm bu sebeplerle ödemiş olduğu 23.520,00 TL'nin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu ürünlere, Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun ve ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanır." şeklindeki yasal düzenlemeye göre dava konusu taşınmazın fiili teslim ve tapu tescil tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa'nın 10/1. maddesi hükmü uyarınca teslim tarihinden itibaren altı ay içinde ortaya çıkan ayıpların teslim tarihinde var olduğunun kabul edileceği açıkça belirtilmiştir. 6502 sayılı Kanun'un 11.maddesinde ayıplı mal nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları; "(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici, satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....
Ayıplı maldan doğan doğrudan zararının giderilmesi. Satıcı, kendisine hiçbir kusur yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle yükümlüdür”. Dönme hakkının kullanılması halinde taraflarca yerine getirilmiş edimlerin iadesi gereklidir. Dönme hakkının kullanılmasındaki maksat, sözleşmenin kurulmasından önceki durumuna getirmek olduğundan elde edilen semenden ve ödenen bedelin faizinin iadesi öngörülür, bununla beraber alıcının maruz kaldığı zararın da satıcı tarafından tazmin edilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda belirtilen izahat çerçevesinde ve alınan hüküm kurmaya elverişli, denetime açık, gerekçeli ve açıklamalı bilirkişi raporu da nazara alınarak; ve davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanarak ödenen bedelin iadesi yönünde seçimlik hakkını kullandığı nazara alınarak davacının davasının kabulüne yönelik aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir....
ATM'nin 2016/102 esas ve 2016/594 karar sayılı dosyasındaki davacı ... AŞ'nin davasının kabulü ile davalı tarafından, davacıya teslim edilen ürünün ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönülmesine ve gizli ayıplı olduğu iddia edilen ürünün davalıya iadesine ve davacı tarafından davalıya ödenen 3.000,00 TL'nin temerrüt tarihi olan 08.06.2015 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı asıl davada davacı - birleşen davada davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
GEREKÇE : Açılan dava, ayıplı ürün nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, dava konusu aracın ayıplı olduğu ancak yapılan onarım ile ayıpların kalıcı olarak giderilmiş olduğu, ücretsiz onarım hakkı kullanıktan sonra sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebinde bulunamayacağı, çoğun içinde azın da mevcut olduğuna ilişkin temel hukuk kuralı gözetilerek araçta meydana gelen değer kaybının istenebileceği bu nedenle 3.000,00 TL değer kaybının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir....
AŞ'den satın aldığı ve diğer davalının ithalatçısı olduğu ...... model aracı 410138 numaralı fatura ile 04/01/2010 tarihinde 103.321,50 TL bedelle satın aldığını, aracın daha sonra arıza yaptığını, ithalatçı firma ve Yetkili servis tarafından motor değişimi ile tamir işlemlerinin ... kapsamında olduğu belirtilerek aracının ekonomik değerinde ciddi kayıp yaratacak nitelikte motor değişimi ve tamire zorlandığını, aracın tek taraflı ve yasaya aykırı olarak tamir edildiğini, oysa bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkının kullandığını, davalıların yasanın açık hükmüne rağmen tercih ettiği bu talebi yerine getirmemekte direndiklerini, belirterek açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, sözleşmeden dönme sebebi ile 103.321,50 TL satış bedelinin 30/08/2010 temerrüt tarihinden itibaren yasal temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ... kaybı ve manevi zararlarına ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasına, mahkeme kararının...
AŞ'den satın aldığı ve diğer davalının ithalatçısı olduğu ...... model aracı 410138 numaralı fatura ile 04/01/2010 tarihinde 103.321,50 TL bedelle satın aldığını, aracın daha sonra arıza yaptığını, ithalatçı firma ve Yetkili servis tarafından motor değişimi ile tamir işlemlerinin ... kapsamında olduğu belirtilerek aracının ekonomik değerinde ciddi kayıp yaratacak nitelikte motor değişimi ve tamire zorlandığını, aracın tek taraflı ve yasaya aykırı olarak tamir edildiğini, oysa bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkının kullandığını, davalıların yasanın açık hükmüne rağmen tercih ettiği bu talebi yerine getirmemekte direndiklerini, belirterek açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, sözleşmeden dönme sebebi ile 103.321,50 TL satış bedelinin 30/08/2010 temerrüt tarihinden itibaren yasal temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ... kaybı ve manevi zararlarına ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasına, mahkeme kararının...
den satın aldığı ve diğer davalının ithalatçısı olduğu ....model aracı 410138 numaralı fatura ile 04/01/2010 tarihinde 103.321,50 TL bedelle satın aldığını, aracın daha sonra arıza yaptığını, ithalatçı firma ve Yetkili servis tarafından motor değişimi ile tamir işlemlerinin ... kapsamında olduğu belirtilerek aracının ekonomik değerinde ciddi kayıp yaratacak nitelikte motor değişimi ve tamire zorlandığını, aracın tek taraflı ve yasaya aykırı olarak tamir edildiğini, oysa bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme hakkının kullandığını, davalıların yasanın açık hükmüne rağmen tercih ettiği bu talebi yerine getirmemekte direndiklerini, belirterek açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, sözleşmeden dönme sebebi ile 103.321,50 TL satış bedelinin 30/08/2010 temerrüt tarihinden itibaren yasal temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ... kaybı ve manevi zararlarına ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasına, mahkeme kararının...
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, TBK'nun 227. Maddesi uyarınca gizli ayıbı olan çekicilerden dolayı sözleşmeden dönme ve ödediği bedelin tahsili talebiyle menfi zararlarının tahsili talebidir. Davacı alıcı olarak davalı da satıcı olarak taraflar arasında -- adet çekici niteliğinde araç satışı konusunda anlaşma sağlandığı, her biri için --- çekici için ---- bedel karşılığında satış akdinin gerçekleştiği, henüz garanti kapsamındayken sık sık arızalanması nedeniyle yalılan tespit raporları neticesinde her üç çekici aracında gizli ayıplı olduğu gerekçesi ile TBK'nun 227. Maddede belirtilen alıcının seçimlik hakları içerisinde sayılan sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin tahsili talebidir. Satın alınan araçlardan--- plakalı araç için--- esas sayılı dosyası ile ------- sayılı dosyası ile tespit raporu alındığı ve alınan her üç tespit dosyası ile de dava konusu edilen çekicilerin gizli ayıplı olduğu şeklinde rapor sunulduğu tespit edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, araç satış sözleşmesine konu aracın ayıplı çıkmasından dolayı sözleşmeden dönme ve tazminat talebine ilişkindir. HMK'nın 389/1 Maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü düzenlenmiştir. Dava, sözleşmeden dönme ve buna bağlı tazminat talebine ilişkin olup, üzerine tedbir konulması istenen, davalıya ait malvarlığı, araç ve banka hesaplarının uyuşmazlık konusu olmaması ve ayrıca para alacağı yönünden HMK'nın 389/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine yasal olanak bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararı yerindedir....