Hukuk Dairesinin 2016/16501E-2017/12987 K sayılı ilamı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğu gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak bilirkişi heyetinden yeniden rapor alınmış ve davanın kısmen kabulü ile ...Türk AŞ yönünden açılan davanın reddine, davacının ayıpsız misli ile değişim talebinin reddine, ......
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklanan misli ile değişim talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6502 sayılı yasanın 11. Maddesi " ürünün ayıplı olması halinde tüketicinin kullanabileceği seçimlik haklar düzenlenmiş olup ''Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; (1) a)Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı ayıpsız misli ile değişim, olmadığı takdirde satış bedelinin faiziyle birlikte tahsili istemlidir. İlk derece mahkemesince 2017/516 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde 2019/227 Karar sayı ve 08/03/2019 tarihli karar ile; davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş, kararın davalı vekillerince istinaf edilmesi üzerine dairemizin 2019/1002 Esas 2019/1494 Karar sayı ve 11/10/2019 tarihli kararı ile; delillerin gereği gibi toplanmadığından bahisle HMK'nun 2353/1.a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına hükmedilmiş, dairemizin kaldırma kararından sonra mahkemece 2019/541 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde ise 2020/325 Karar sayı ve 16/09/2020 tarihli karar ile davanın kabulüne, dava konusu aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmiş, karar süresi içinde davalı vekillerince istinaf edilmiştir....
Davacının İstinaf Başvurusunun İncelenmesinde; Davacı dava dilekçesinde aracın ayıpsız misli ile değişimini, olmadığı takdirde bedelde indirim yapılmasını talep etmiş, aynı talebi 19/02/2021 tarihli karar duruşmasında da dile getirmiştir. 20/10/2020 tarihli duruşmada ise misli ile değişim talebinde bulunmuştur. İstinaf dilekçesinden de anlaşıldığı üzere davacı seçimlik hakkını aracın misli ile değişimi yönünde ortaya koymuştur. Yukarıda, davalının istinaf başvurusu ile ilgili (II) numaralı paragrafta belirtildiği üzere dava konusu araç ayıplıdır. Gerek yapılan değerlendirmede gerekse hükme esas alınan ve denetime elverişli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere bu ayıbın tekrarlaması kuvvetle muhtemeldir. Bu durumda tüketicinin ayıplı bir aracı kullanmaya zorlanması beklenmeyeceği gibi aracın ayıpsız misli ile değişim talebi de hakkın kötüye kullanılmasına vücut vermez....
Davacı bu süreçte aracını kullanmaya devam ederken yaklaşık 2 hafta sonra da tekrar aynı arızanın meydana gelmesi üzerine 2. kez servise gittiğinde yine garanti kapsamında debriyaj seti, volan, izolasyon sacı değiştirmiş ise de artık aracın orijinal parçalarının değiştiği ve böylelikle sıfır araç alan davacının araçtan beklediği faydayı göremediği anlaşıldığından ilk arızanın ortaya çıkması üzerine servise götürüp kullanıcı hatası olmadığı ve imalat hatası olduğunun anlaşılması üzerine davacının değişim talebini noter ihtarı ile davalıya bildirmesi ile ayıpsız misli ile değişim seçimlik hakkını böylece kullanmıştır. 6502 sayılı yasa m.11 gereğince davacının ayıpsız misli ile değişim hakkı mevcut olup araçtaki arıza nedeni ile değişen parçaların esasa ve aracın değerine etkili nitelikte olduğundan mahkemesince misli değişim talebinin kabul edilmesi gerekirken reddedilmesi usul ve yasaya uygun olmamıştır....
Sayılı kararı ile davacının diğer talebi olan bedelin iadesi talebinin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiş olup; bu taleple ilgili davacının feragati bulunduğu, zira; 20.09.2018 tarihli celse 1 nolu ara kararı ile davacıya seçimlik haklarından hangisini talep ettiğini bildirmesi için iki haftalık kesin süre verildiği ve davacı tarafından 21.09.2018 tarihli dilekçe ile açıkça dava konusu aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebinde bulunulduğu, kaldırma kararı doğrultusunda bedel iadesi talebi irdelenerek vazgeçme nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken misli ile değişim talebinin reddi hatalı olduğu, kaldı ki; misli ile değişim talebinin fiili imkansızlık sebebi ile uygulanabilirliğinin bulunmadığı, ayrıca satın alınan aracın şasi/motor numarasının üretim esnasında sehven hatalı olarak vurulmuş olması nedeniyle üzeri çarpılanarak “xxxxx..” olarak iptal edildiği bildirilmiştir. İhbar olunan ... ...AŞ vekili de istinaf dilekçesi sunmuştur....
T7 AŞ, davacının aracın misli ile değişimini, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talep ettiğini, ancak Mahkemece davanın reddine karar verilirken salt maddi ve manevi tazminat yönünden tarafları lehine vekalet ücretine hükmedildiğini, ancak misli ile değişim talebinin reddi yönünden dava değeri üzerinden tarafları lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretine hükmedilmediğini, Yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre, misli ile değişim talepli davalarda nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek davacının haksız ve mesnetsiz istinaf taleplerinin reddine, İzmir 3. Tüketici Mahkemesi'nin 12/05/2022 tarihli ve 2019/178 E. 2022/359 K. sayılı kararının ilam vekalet ücreti yönünden kaldırılmasına ve tarafları lehine aracın misli ile değişim talebinin reddi yönünden dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Tüketici Mahkemesi 'nin 2017/642 Esas, 2020/200 Karar sayılı ve 24.06.2020 tarihli kararı ile; "davacının ayıpsız misli ile değişim davasının reddine, davacının bedel indirimi talepli davasının kabulü ile, 10.043,48 TL bedel indirim tutarının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 1.000,00 TL araç mahrumiyet bedeli ve 240,00 TL ihtarname bedeli olmak üzere toplam 1.240,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine," şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ :Davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesi ile; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğunun sabit olduğunu, davacı tüketicinin 6502 sayılı Kanunun 10....
Davacı vekili tarafından, dava dilekçesi ile davaya konu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, olmadığı takdirde sözleşmesinin feshi ve bedel iadesine, olmadığı takdirde bedelden indirim tutarının davalılardan tahsiline karar verilmesi talep edilmiş ise de; davacı vekili tarafından 02/03/2020 tarihli duruşmada aracın ayıpsız misli değiştirilmesi talep edilmiş olup davacı vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesi ile de aracın ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi talep edildiğinden, davacının talebini ayıpsız misli ile değişim olarak açıklamış olduğu kabul edilmiştir. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir....
Sayılı dosyası ile yapılan bilirkişi incelemesinde aracın üretim kaynaklı gizli ayıplı mal kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin ifade edildiğini, aracın hasarının davacı şirket tarafından davalının dışında başka bir yerde tamir ettirdiğini, aracın tamiri süresince araç kiralamak ve sair ek masraflar yapmak durumunda kaldığını ifade ederek aracın ayıpsız sıfır kilometre bir araçla misli ile değiştirilmesini talep ve dava etmiştir....