Mahkemece, dava konusu aracın ayıplı olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde mahkemece, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Mahkemece yargılama sırasında alınan 30.04.2012 tarihli bilirkişi raporunda aracın boya kalınlığının genel üretim toleransları içinde ancak seri üretim kalınlık değerlerinin üstünde olduğu, boya tabakasındaki genel kalınlık dağılımının homojen olmadığı, kalın bölgelerin sonradan boyandığı, ancak sonradan boyama işleminin üretim tesisi içindemi yoksa dışında mı yapıldığının tespit edilemediği bildirilmiştir. Karara esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir....
Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacının ayıplı servis hizmeti verildiğini iddia ettiğini, ancak, sanki araç ayıplıymış gibi misli ile değişim veya bedel iadesi talep ettiğini, ayrıca, misli ile değişimin mümkün olmaması halinde bedel indirimi yapılması yönünde bir talep olmadığını, ilk derece mahkemesinin dava dilekçesinde olmayan bir talebi, sanki varmış gibi gerekçesine yazıp hüküm kurduğunu, davacının dolu yağışında hasarlanan aracının taleplerine uygun şekilde onarılmadığını iddia ettiğini, dava dilekçesindeki talep sonucunda da anlaşıldığı üzere davacının terditli şekilde ileri sürdüğü iki talebi olduğunu, öncelikli talebin aracın yenisi ile değiştirilmesi, bu talebin mümkün olmaması halinde ise ikincil talep olarak aracın bedelinin talep edildiğini, mahkemece davacının 34 XX 961 plakalı aracında bir ayıp varmış gibi bedel indirimine hükmettiğini, oysa, davacının 34 XX 961 plakalı aracında herhangi bir ayıp olmadığını, ayıplı hizmet durumunda tüketicinin seçimlik haklarının...
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, ayıplı maldan dolayı kaynaklanan bedel farkının ve yapılan masrafların iadesi istemine ilişkindir. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlığın, davanın aracın ayıplı olup olmadığının tespiti ile ayıptan kaynaklanan bedel farkının ve yapılan masrafların iadesi istemi noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Tarafların delilleri toplanarak dosya üzerinde makine mühendisi bilirkişiden inceleme yaptırılarak teknik ayrıntıları gösterilen dosyada mübrez ----- tarihli bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir....
Kararın tebliğ ve temyiz tarihi nazara alındığında süresinde olmayan davacının temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Davacı, davalıdan satın aldığı aracın ayıplı olduğu iddiası ile ve bedel iadesi talebiyle, bu davayı açmıştır. Davalı ise, aracın ayıplı olmadığını, davacının kaza yapıp aracı hasara uğratması nedeniyle arızaların meydana geldiğini, savunmuştur. Dosya kapsamından aracın davacı kullanımındayken kaza yaptığı hususu sabit olduğu gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da, aracın davacı kullanımındayken kaza yaptığı, belirlenmiştir. Ancak kazanın araçta belirlenen arızalara ve ayıplara yol açıp açmadığı ve bu arızaların kullanıcı hatasından meydana gelip gelmediği, açıklanmamıştır. Olayın aydınlanması için öncelikle aracın kaza yapmasına, araçtaki ayıpların neden olup olmadığı ve bu ayıpların kullanıcı hatasından (kaza nedeniyle) meydana gelip gelmediği, araştırılmalıdır....
Satıcı, Tüketiciyi bu haklardan herhangi birini kullanmaya zorlayamaz. dava konusu olayda davacı tercih hakkını sözleşmeden dönerek bedel iadesi yönünde kullanmış olup, satın alınan koltuklardaki ayıpların davacının kullanımından kaynaklanmayıp fabrika çıkışlı imalat hatası olduğu anlaşıldığına göre mahkemece davacının talebi doğrultusunda, davanın bedel iadesi yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 14.7.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Davacı, 20.08.2012 tarihinde ... marka laptop satın aldığını, garanti süresi içinde arızalanması nedeniyle 5 kez servise gittiğini, ancak üründeki arazının kullanım hatası olduğu belirtilerek ücret karşılığında onarım yapılacağının söylendiğini ileri sürerek telefonun bedelinin iadesini istemiştir. Davalılardan Teleservis İnternational davanın reddini dilemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile; ... marka laptopun davalıya iadesi ile satış bedeli olan 2.648,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Teleservis tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 20.08.2012 tarihinde satın aldığı laptopun arızalanması, arızanın giderilmemesi nedeniyle ayıplı malın bedelinin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Uyuşmazık, yetkili servisin bedel iadesine ilişkin davada sorumlu olup olmadığı hususundadır....
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillere yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, davalıdan satın aldığı çenç (change) işlemine tabi tutulan aracı dava dış... sattığını ve ... ayıplı araç sebebiyle dava açması sonucu ödediği 9.500 TL'nin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davacı, aracın ayıplı olması nedeniyle dava dışı ... 9.500 TL TL ödediğini bildirmiş, davalı ise aracı davacı ...'e 7.900 TL'ye sattığını belirtmiştir. Aracın noter satış sözleşmesinde yazan satış bedeli7.900 TL dir. Bu durumda davacılar satılan aracın ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi talebinde satış bedelini talep edebilir. Mahkemece, dava konusu yapılan aracın davalı tarafından davacı ...'...
Dava, satın ve teslim alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkindir. 6502 sayılı TKHK'nın 8.maddesinde ayıplı mal, "(1) Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır. (2) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımayan; satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırı olan; muadili olan malların kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar da ayıplı olarak kabul edilir. (3) Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun...
Somut uyuşmazlık incelendiğinde; davacı tüketicinin, davalı satıcıdan 17/09/2020 tarihli fatura ile; koltuk takımı, yemek masası takımı ve yatak odası takımı satın alarak toplam 29.000,00 TL ürün bedelini ödediği, davacı tüketicinin satın almış olduğu ürünlerden yatak odası takımı ve masa takımındaki ayıplar nedeniyle davalı satıcıya yasal süresi içerisinde ihbarda bulunduğu, mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre, davaya konu ürünlerin ayıplı olduğunun sabit olduğu, davacı tüketicinin davaya konu ürünleri evlenmesi nedeniyle birlikte satın aldığı, ayıplı ürünlerin bir kısmındaki ayıpların niteliği ve davacı tüketicinin ürünleri ayıplı haliyle kullanabileceği, bedel iadesi talebinin orantısızlık ve objektif iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil edeceği gerekçesiyle ayıp oranında bedelden indirime karar verildiği, davacı tüketicinin ayıplı olduğu sabit sayılan mobilyaları bedelden indirim yapılmak suretiyle ayıplı haliyle kullanmaya zorlanamayacağı, bu nedenle ayıplı olduğu sabit...
YEREL MAHKEME KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "dava ayıplı ürün nedeniyle davacı tüketicinin seçimlik haklarından satılanın iadesi ile sözleşmeden dönme hakkının kullanıma hususunda alacak istemnie ilişkindir. Davacı taraf davalıdan soğutucu satın aldığını, ancak ürünün sürekli arızalandığını, mağdur olduğunu, satılan iadesi ile sözleşmeden dönmeyi talep etiği, davalı taraf ise satılan üründe herhangi bir ayıp olmadığını, davacı tarafın satılan maldaki arızanın tespitine izin vermediğini davanın reddini tlaep ettiği anlaşılmşıtır. Ayıp kavramı ile satılan malda ortaya çıkan ve alıcının o maldan tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen eksiklikler ve aksaklıklar gibi özürler ifade edilmek istenir.6502 sayılı yasanın 8. Maddesinde de ayıplı malın tanımı yapılmış ve 11. Maddesinde de ayıplı mal karşısında tüketicinin seçimlik hakları sayılmıştır....