Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/115 Esas KARAR NO : 2022/88 DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 14/02/2020 KARAR TARİHİ : 11/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili tarihli dava dilekçesinde özetle şöyledir; "...Gizli Ayıplı çıkan ... serisi ... seri no'lu 8 nozullu otomatik dolum makinesininin Davalıya İadesi ve bedeli olan 155,000,00-TL'nin, Davalı şirket ile sözleşme tarihi olan 17.09.2018 tarihinden itibaren işlemiş olan ve işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte ve Islah hakkımız Saklı Kalmak Kaydıyla şimdilik 100 TL maddi zararımızın faizi ile birlikte Davalı taraftan tahsiline, Öncelikle teminatsız, Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise takdir edilecek en uygun teminatla davalı adına kayıtlı tüm taşınır ve taşınmaz mallar ile üçüncü kişiler nezdindeki doğmuş ve doğacak tüm hak ve...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ayıplı satıma dayalı tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 20.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacı site yönetiminin yaptırmak zorunda kaldığı eksik ve ayıplı ... bedellerine karşılık gelen 11.070TL'nin dava ve ıslah tarihleri gözetilerek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı site yönetimine verilmesine, davacı site yöneticiliğinin site ortak alanlarında yer alan eksik ve ayıplı ... bedellerine ilişkin isteminin husumet yokluğu nedeniyle reddine, eksik ve ayıplı işler bedelinin davacı yöneticilerin arsa payları oranında davalıdan tahsili ile bu davacılara verilmesine karar verilmiş; hükmün, davacı Eryaman 10....

        ürün teslim etmiş olması, davacı şirkete ayıplı ürün teslimi yaptığının zamanında derhal ve usulüne uygun olarak bildirilmiş olması, ayıplı ürünlere ilişkin tespitin akredite kuruluşlarca tespit edilmiş olması nedeniyle işbu haksız ve mesnetsiz davanın tümden esastan reddine, yargılama masrafları ve ücreti vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....

          Sitesinde bulunan taşınmazın ayıplı olduğunu, ayıpların giderilmesi yönünde gönderilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek ayıptan doğan zararın tespiti ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazda ayıp bulunmadığını, değer azalması oluşmadığı gibi ihbar sürelerine de uyulmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 12.125,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, ayıp iddiasına dayalı olarak tüketicinin açtığı tazminat istemine ilişkindir. Davacı teslim anında bir kısım ayıpların konut teslim föyüne şerh düşüldüğünü, bir kısmının da ihtarname ile bildirildiğini ileri sürmüştür....

            Her ne kadar mahkemece, “davacı yanlarla hem yüklenicinin hem de arsa sahiplerinin arasında oluşan ihtilafın çözümü için Tüketici Mahkemeleri'ne başvurulması mevcut yasa hükümleri karşısında yanlış bir tercih olarak davacı yanca ortaya konulmuş olmakla” görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ise de; davacı, dava dışı arsa sahibi ile davalı yüklenici şirket arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden davalı yüklenici tarafından inşa edilen siteden satın aldığı bağımsız bölümünde ayıplı ve eksik iş nedeniyle uğradığı zararın tazmini iddiasına dayalı alacak isteminde bulunduğundan, davalı yüklenici ile tüketici davacılar arasındaki ilişkinin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Bu Kanuna göre, bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür....

              Dava,taraflar arasında yapılan satış sözleşmesine konu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ile satış bedelinin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun 194. maddesine göre satıcı,satılanın kullanım amacı bakımından kıymetini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan ayıplardan alıcıya karşı sorumlu olup,aynı kanunun 198. maddesi (6098 Sayılı B.K.’nun 223. maddesi) göre, alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır....

                Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm her iki tarafça temyiz edilmiştir. 1)Dava, satın alınan koltuk ve mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı, ayıplı mal bedelinin iadesine ilişkindir. Her ne kadar, mahkemece 03.08.2011 havale tarihli bilirkişi raporu hükme dayanak yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; hükme dayanak bilirkişi raporu taraflar arasındaki uyuşmazlığı aydınlatacak nitelik ve açıklıkta değildir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıdan 04.06.2013 tarihinde Ford Fiesta marka bir araç satın aldığını, bir süre kullandıktan sonra haricen aracın sağ arka kapısında boya farklılığı olduğunu öğrendiğini, tespit yaptırdığını ve yapılan tespit neticesinde sağ arka kapıda sarılık olarak tabir edilen renk farklılığının olduğunun anlaşıldığını, ayıplı aracın misli ile değişimine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının işyerinde üzerinde bulunan yabancı elyaf nedeniyle ayıplı olan kumaş bulunduğu, ancak iplikte yabancı elyaf ayıbının teslim alınan ipliğin iplik kalite kontrolünü bilen uzman bir personel tarafından konik levhaya sarılması ve gözle kontrolü neticesinde anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, davacının 8 gün içerisinde muayene ve ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu durumda davacının iplikleri teslim edildiği haliyle kabul ettiği sonucuna varıldığı, ayıp iddiasına dayanarak tazminat isteminde bulunamayacağı, davacının davalıya ipliklerden dolayı 25.286, 38 TL borcunun bulunduğu, alacağın likit olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı-birleşen davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu