Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Teknik Servis...A.Ş tarafından üretilmediği, satılmadığı veya ithal edilmediği, sadece servis hizmeti verildiği, bu hali ile satış sonrası bakım ve onarıma dayalı olarak sadece teknik servis hizmeti sunan davalı şirketin yasada belirlenen bu sıfatlara haiz olmaması nedeniyle ayıplı hizmet iddiası ile açılan davanın davalı şirkete yöneltilemeyeceği kanaatiyle, davalı aleyhine açılan davada "pasif dava ehliyeti" yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda, davacı, tamir için tablet bilgisayarı davalıya bıraktığını ve tamir esnasında içindeki bilgilerin silinmesi sonucu ayıplı hizmet nedeniyle zarara uğradığını iddia ettiğine göre davalıya pasif husumet ehliyeti olup mahkemece pasif dava ehliyeti yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

    -KARAR- Davacı vekili, asıl davada davalı şirket tarafından gereken miktarda mal teslim edilmediği gibi teslim edilen malların ayıplı çıktığını, müvekkili şirket tarafından yapılan çek, senet ve nakit ödemeler neticesinde toplam olarak 76.797,62 TL. nin karşılıksız olarak ödendiğinin tespit edilmesi üzerine bu kısmın iadesi için davalıya karşı ilamsız icra takibi başlatıldığını ileri sürerek davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini, birleşen davada ise; davalıdan satın alınan yalıtım malzemelerinin bozulmuş olduğunun anlaşılması üzerine yapılan tespit işlemi sonunda alınan raporda yalıtım malzemelerinin bozulduğunun, deforme olduğunun, su ve nemden ötürü ufalandığını, hizmet görmediğini ve yalıtıma cevap vermediğinin tespit edildiği, davalıya malzemenin ayıplı olduğunun bildirildiğini ileri sürerek davalıdan satın alınan yalıtım malzemelerinin bozulması sonucu uğranılan 22.433,83 TL. zararın olay tarihinden itibaren ticari avans...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki sözleşmeler kapsamında ayıplı ifa sebebiyle haklı fesih iddiasına dayalı sözleşme bakiye bedeli yönünden borçlu olunmadığının tespiti, ödenen 201.654,00 TL sözleşme bedelinin iadesi ve zarara uğranıldığından bahisle maddi tazminat istemine ilişkindir. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve sair tüm evraklar hep birlikte incelenmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacı şirket adına satın alınan cep telefonunun ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece, davacının davalı ...Ş'nin kurumsal abonesi olduğu, bu abonelik ilişkisi çerçevesinde cep telefonu satın alındığı, ticari şirket olan davacının tüm işlemlerinin ticari olmasının asıl olduğu taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeniyle davaya bakmanın Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi dahilinde bulunduğu gerekçeleriyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

          DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, lazer epilasyon sözleşmesinin ayıplı ifa edildiği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Maddi tazminat yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, karar tarihi (2021) itibarıyla 5.880,00 TL'dir. Davacı tarafça ıslah dilekçesiyle 5.214,04 TL maddi tazminat alacağının tahsili istenmiş, mahkemece maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş olup; kabul edilen maddi tazminat miktarı yukarıda açıklanan kesinlik sınırı altında kaldığı anlaşıldığından, davalı vekilinin maddi tazminata yönelik yapmış olduğu istinaf başvurunun HMK'nın 341/2 ve 352/1- b maddeleri gereğince reddine karar vermek gerekir....

          Davalı, zamanaşımı itirazı ile aracın ayıplı olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

            VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacının malların ayıplı olduğunu ve bu ayıbın dava konusu parkelerin kullanılmaya başlanmasından sonra ortaya çıktığını belirttiğini, bu durumun taraflarınca kabul edilmediğini, davacının iddia ettiği gibi mallarda teslim anına kadar herhangi bir ayıbın bulunmadığını, davacının da malları görerek ve ayıplı olmadığını bilerek satın aldığını, davacının işbu davayı açmadan önce mallarının ayıplı olduğunu ispat etmesinin, en azından buna ilişkin tespit yaptırmasının gerektiğini, fakat davada hiçbir delile dayanmayan iddialarla ve malların ayıplı olduğundan hareketle tazminat isteminin haksız ve kötü niyetli olduğunu, dosyada bulunan teslim fişinin mahkemece incelendiğinde malların ayıplı olduğuna dair hiçbir şerhin vb gibi durumun olmadığının açıkça ortada olduğunu, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Konya 1.Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu uyuşmazlığın 4077 sayılı Tüketicinin Korunması hakkında kanun kapsamında kalan ayıplı hizmet iddiasına dayalı olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Konya Tüketici Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın istisna sözleşmesinden kaynaklandığını bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 2. maddesinde “Bu kanunun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiş, yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder....

              K A R A R Davacı, dava dışı çocuklarının üniversiteye giriş sınavına hazırlanması için davalı şirketin işlettiği dershaneye kaydını yaptırdığını, kayıt sırasında 9,5 aylık eğitim karşılığının taksitlere bölündüğünü ve teminat amaçlı senet imzaladığını, hizmet bedelini ödediğini ancak ayıplı eğitim hizmeti aldıklarını teminat amaçlı verilen senedin kötüniyetli olarak ödemesi yapıldığı halde tahsil edilmek istendiğini ileri sürerek davalıların sunduğu ayıplı hizmet nedeni ile ödenen hizmet bedeli ile teminat olarak verilen senedin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir....

                Sulh Ceza Mahkemesine açılan davanın beraat ile sonuçlanması üzerine, yapılan bu şikayetin hak arama özgürlüğü kapsamını aşmasına dayalı manevi tazminat davası olduğu dikkate alındığında bireysel suç nedeni ile yapılan şikayet olması, gerekse, davacının doğrudan davalının işvereni olmayıp aralarında hizmet akdinin bulunmaması dikkate alındığında hizmet akdinin çok geniş olarak yorumlanıp bireysel hak arama özgürlüğünün aşılmasına ilişkin tazminat talebinin mahkemece görev dışı kabul edilmesinin hukuka açıkca aykırı olacağı, davalının davacının yönetim kurulu üyesi olduğu, ......

                  UYAP Entegrasyonu