Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Arasında araç satım sözleşmesi imzalanmış ve davalı tarafından dava konusu araç davacı tarafından davalı ....'den 17/11/2009 tarihinde 239.587,12-TL bedel karşılığında satın alınmıştır. Davacı vekili araç satış sözleşmesi kapsamında kendisine teslim edilen aracın satın alındığında itibaren sürekli davalıya ait yetkili servise götürülmesine rağmen araçtaki hasarın giderilmediğini ve aracın üretiminde ayıp olması sebebiyle sözleşmenin feshi, aracın ilk önce misli ile değiştirilmesini talep etmiş, daha sonra araç bedelinin iadesini talep etmiştir. 6098 Sayılı TBK'nun 219....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mah. sıfatıyla) Tarih : Taraflar arasındaki tüketici tarafından açılan kampanyalı satış (ayıplı malın iadesi) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayanan aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ya da bedelinden indirim yapılması ayrıca aracın kullanılamamasından kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      Yerel mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi'nce konut alanının tel örgü ile çevrilmesinde davalının kusuru olmadığı, satış tarihinde ifrazların tamamlanmış ve ifrazın gerçekleşmiş olması, tapu kaydından bu durumun kolayca anlaşılabilmesi dikkate alınarak davanın ve istinaf başvurusunun reddine karar verilmişse de; taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde; davanın açıldığı tarih itibariyle her iki dükkanın da davalı ... adına kayıtlı olduğu, sözleşme bedelinin davalı tarafa ödendiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, ancak tapunun devredilmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi talebi, tek taraflı bir irade beyanı niteliğinde olup, karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Bu durumda, mahkemece davacının sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesine yönelik talebinin değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eskik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

        Dava, ayıplı satış nedeniyle sözleşmenin feshi, davalıya ödenen 20.300 TL araç bedelinin iadesine ilişkin alacak davasıdır.Davalı sağlayıcı olmadığı için uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk mahkmemesi görevli olup,bir tüketici işleminin sözkonusu olmaması nedeniyle uyuşmazlığın 6502 s.TKHK.na göre değil 6098 s.TBK.hükümlerine göre çözülmesi gerektiği açıktır. Borçlar Kanun'unun 223. maddesine göre, “alacı, devraldığı satın alınanın durumunu işlerin olan akışına göre imkan bulur bulmaz gözden geçirmek ve satılandan satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır." Alıcının ayıba ilişkin ihbar yükümlülüklerini yasal süre içinde yerine getirmesi halinde; (I) sözleşmeden dönme, (II) ayıp oranında bedel indirimi, (III) ücretsiz onarım veya (IV) ayıpsız misli ile değişim talep edebilecektir. Alıcının ayıplı ürün teslimi nedeniyle zarara uğraması halinde bu husus da ileri sürülebilecektir....

        Dava, ayıplı satım nedeniyle araç bedelinin iadesi davasıdır.Mahkemece ayıplı aracın bedelinin iadesine karar verildiği halde ayıplı aracın davalılara iadesi hakkında hüküm kurulmamıştır.Bu husus usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması HUMK.nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2 nolu bendinin sonuna “davacı yedinde bulunan dava konusu aracın da aynı anda davalılara iadesine” sözlerin yazılmasına, mahkeme kararının bu şekilde düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde 350.80 YTl.nın ... Oto San. Tic. A.Ş.ye, 350.80 YTL.nın ... Mot. Ltd.Şti.ye iadesine,12.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davalılar vekili, aracın ayıplı olmadığını, uygunsuz yakıt kullanıldığı ve yakıt pompasının ayarı ile oynandığı sonucuna varıldığının bildirildiğini, davacıya garanti kapsamında arızanın giderilmesinin teklif edildiğini, davacının kabul etmeyerek aracın bedelinin kendisine iadesini talep ettiğini, davacının araçtan faydalandığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre, yakıt pompasındaki arızanın üretimden kaynaklandığı ve BK.nun 202/2 maddesine göre davanın seçimlik hakkı olarak sözleşmenin feshi ile aracın iadesi ve bedelin tahsili talebinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 31.900.88.YTL’nin 14.12.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, dava konusu aracın davalı satıcıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde sözleşmenin iptali ve 5.750,00 TL alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, taraflar arasında akdedilen harici araç satımına ilişkin sözleşmenin hile nedeniyle iptali ile sözleşme gereğince ödenen kısmi satış bedelinin davalıdan iadesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Somut olayda davacı iddiasını satışın hileli yapıldığı olgusuna dayandırmaktadır. Taraflar arasındaki araç satışına ilişkin sözleşme, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi uyarınca, resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı araç satışı iddiasına dayalı sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemli olarak açılmış, yargılama sırasında davacı vekili seçimlik haklarını değiştirerek ayıp oranında indirim bedeline hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı; görev ve yetki itirazlarında bulunarak araçta gizli ayıp bulunmadığını, aracın km'siyle davalının oynamadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

              Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 20.09.2018 tarih ve 2016/40-2018/900 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, taraflar arasında 05.11.2009 tarihli 23 araç için DPL Çok Maksatlı Yer Tespit ve Takip Sistemi Taksitli Satış Sözleşmesi ile 06.01.2010 tarihli 87 araç için DPL Çok Maksatlı Yer Tespit ve Takip Sistemi Kiralama Sözleşmesi akdedildiğini, davalının bir kısım fatura bedelini ödememesi üzerine davalıya 27.04.2010 tarihli noter ihtarnamesi gönderildiğini, davalının gerekli ödemeyi yapmaması nedeniyle hizmetin durdurularak, bakiye fatura bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine davalı kısmen itiraz ettiğinden Bakırköy 8....

                Hemen belirtmek gerekir ki davacı somut olayda davalıdan satın almış olduğu aracı bir süre kullandıktan sonra dava dışı üçüncü kişi ...’a satmış ve Serdar tarafından aracın ayıplı olması nedeniyle açılan davada, aracın pert kaydının bulunduğu gerekçesiyle taraflar arasında yapılan 05/07/2011 tarihli araç satış sözleşmesinin feshine, sözleşme gereğince dava dışı üçüncü kişiye verilen 2005 model ... marka ... plakalı aracın davacıya iadesi ile sözleşme bedeli olan 28.500,00 TL'nin davacıdan tahsiline karar verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/728 esas ve 2013/964 karar sayılı dava dosyasındaki bu karardan sonra davacı kendi akidi olan davalıya karşı ödemiş olduğu bedellerin rücuen tahsili için eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmesel ilişki gereği davacı davalı akidine bu talebini yöneltebilir....

                  UYAP Entegrasyonu