Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı idare vekili dava dilekçesinde, davalılar tarafından temin edilip kurulan sistemin sağlıklı çalışmadığını, kabul edilebilir nitelikte olmadığını bildirerek, ödenen iş bedeli 16.800,00 TL ile sözleşmenin 10.8. maddesine göre 10.000,00 TL cezai şartın tahsilini istemiş, 08.03.2011 tarihinde harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile istediği cezai şart miktarını 26.456,00 TL arttırarak 36.456,00 TL’ye çıkarmıştır. Davacı vekili davalı yükleniciler tarafından temin edilen ve kurulan sistemin kabul edilemez nitelikte ayıplı olduğunu iddia ederek, davacı tarafça ödenen bedelin iadesini istemiştir. Davacı tarafın bu isteminin değerlendirilmesi için BK’nın 359 ve 360. maddelerinin dikkate alınması, bu maddelere göre konunun uzmanı bilirkişiden rapor alınması gerekir....

    Maddesi uyarınca ayıplı olduğu iddia edilen araç için ödenen bedelin yasal faiziyle birlikte iadesi talep ve dava etmiştir....

    , davalının cevabı ihtarnamesinde, ayıbın kabul edilmeyerek sorunun otelin zeminindeki hatadan kaynaklandığının belirtildiğini, müvekkilinin bu halıları davalıya iade etmeye hazır olduklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin feshi ile ayıplı mal bedeli olarak ödenen 106.887,40 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalılar aracın ayıplı olmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne, ayıplı aracın ve araçta meydana ğelen 500 TL değer kaybına ilişkin bedelin davalı satıcıya iadesi ile araç için ödenen 53.039,03 Tl araç bedelinin dava tarihinden faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş ,hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava konusu araç davacı tarafından halen kullanılmakta olup iade edilmediğine göre davacı ancak aracın iade tarihinden itibaren faiz talep edebileceği halde faize dava tarihinden hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

        Dava, davalılar tarafından üretilen ve satışı yapılan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak; malın misli ile değişimi ya da bedelin davalılardan tahsili istemine ilişkin olup,4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince; tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunu anlaması halinde satıcıdan, ayıpsız misliyle değişim ya da verilen bedelin iadesini, ayıp nispetinde bedelin tenzilini, ayıbın giderilmesi için gerekli onarımın yapılmasını isteyebilir. Bu açıklamalar doğrultusunda somut olaya bakılacak olursa; davacının aracının ayıplı olduğuna ilişkin iddiası kapsamında mahkemece araç üzerinde konusunda uzman bilirkişi ile keşif yapılıp rapor tanzimi sağlanmıştır....

          Noterliğinin ... yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilerek aracın ayıplı olduğu bu nedenle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, değiştirilmesi mümkün değilse, ödenen bedelin iade edilmesini istemekle, aracın fabrika hataları ve eksiklikleri nedeni ile ayıplı olmasından dolayı müvekkil şirketin araçtan gerekli şekilde yararlanamadıklarını ileri sürerek, davanın kabulü ile davalı firmaya araç karşılığında ödenen bedelin ve araç için yapılan tüm masrafların iadesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirketin uzun yıllardır ...'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki “satılan aracın ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshi ve borçlu olunmadığının tespiti ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 5. Tüketici Mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 07.06.2012 gün ve 2012/613 E. 2012/509 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili ile davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dava konusu ... plakalı aracın alım satımına bağlı olarak davacı tarafça davalıya ödenmiş olan satış bedeli 10.500,00 TL'nin 04/06/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, sair talepler aracın kullanımına bağlı giderler olduğundan bu talepler yönünden davanın reddine, davalının aracı satın aldığı dava dışı sorumluya karşı rücuan talepte bulunma yönünden muhtariyetine, dair verilen karar tarafların temyizi üzerine Dairemizin 25.02.2014 tarihli ilamı ile özetle, taraflar arasındaki ilişkinin davalıya ait aracın davacıya satımına ilişkin olduğu, davalının araç alım satımını meslek edinmemesi nedeniyle 4077 sayılı yasa anlamında satıcı olmadığı, hal böyle olunca davaya bakmaya Genel Mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğundan bahisle sözleşmenin iptali ile satış bedeli olarak ödenen bedelin ve yapılan masrafların tahsili istemine ilişkindir....

                192S Alpha Serisi HMK102SJT2S092561 Şase Nolu NM75621U305549C Motor Nolu Kazıcı Yükleyici İş Makinesi ile ilgili sözleşmenin iptali ile 384.999,00 TL ödenen bedelin ihbar tarihi olan 01/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava konusu T5 Marka, HMK 192S Alpha Serisi HMK102SJT2S092561 ŞASE NOLU NM75621U305549C Motor Nolu Kazıcı Yükleyici İş Makinesi'nin davacı tarafından davalıya iadesine, Davacı tarafça dava konusu edilen 100,00 TL gelir kaybı talebinin davacının aracı kullanamamasından doğan zarara ilişkin olup, bu haliyle talep edilen zarar müspet zarar niteliğinde olduğu, davacı taraf davalı aleyhine dava açmak suretiyle sözleşmeden dönmüş ve ayıplı araç davalıya iade edilmiş olduğundan sözleşmeden dönen davacı müspet zarar niteliğindeki taleplerinin davalıya karşı ileri süremeyeceğinden, davacının gelir kaybına ilişkin talebinin reddine, ihtarname için noterlik makbuzu ile ödenmek zorunda kalınan 224,02 TL''nin...

                Mahkemece, dava konusu ayıbın sadece aracın km'sinin indirilmesinden kaynaklandığı, sözleşmeden dönme yerine semenin indirilmesinin hakkaniyete daha uygun olduğu ve buna göre davacının zararının 1.500,00 TL olduğu, davacının diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle sözleşmeden dönerek bedelin iadesi talebininin reddine karar verilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda dava konusu aracın kilometresinin indirilmiş olması nedeniyle gizli ayıplı olarak satıldığı tespit edilmiştir. Satıcı ayıpların varlığını bilmese bile bundan davacıya karşı sorumludur. Davalı satıcının ayıba karşı tekeffül borcu bulunmaktadır. Dava konusu araç gizli ayıplı olarak satıldığı için davacının talebi doğrultusunda bedelin iadesi gerekir. Mahkemece, dava konusu aracın davalıya iadesi koşulu ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir."(Yargıtay 13. HD. 09/03/2016 tarih ve 2015/900 E.-2016/7367 K.)...

                UYAP Entegrasyonu