İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu aracın kanun hükmünün aradığı biçimde ayıplı olmadığını, olayın baştan haksız isteme dayalı olduğunu, dava konusu aracın sağlam ve çalışır vaziyette teslim edildiğini, dosya içerisinde buna ilişkin rapor bulunduğunu, aracın hiç bir kazaya karışmadığını, davacının davasını ispat edemediğini, dosya kapsamında toplanan delil durumuna göre davacının iddialarının haksız olduğunu, aracın ayıplı olmaması nedeniyle müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını, tüm bu nedenlerle istinaf başvurularının kabulü ile mahkemece verilmiş olan kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ayıp iddiasına dayalı misli ile değişim talebine ilişkindir....
ayıpsız misli ile değişim talebinin yasal koşullarının oluştuğu anlaşıldığından Açılan Davanın Kabulü ile; Davacı tarafından 04/12/2020 tarihli fatura ile satın alınan Opel Astra marka, 2020 model, W0VPD5EC8MG064664 Şasi numaralı, 34 XX 442 Plakalı ayıplı aracın davalılar tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine, Dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesinin mümkün bulunmaması halinde (fatura bedeli 187.939,19- TL'den aşağı olmamak üzere) İİK. 24....
sonuç ve kanaatine varıldığını, davalıların ilgilenmemesi sebebi ile dava konusu araca müvekkili tarafından --- harcama yapılarak ----- taktırıldığını, bunun üzerine davalılara--- tarihinde ihtarname çekerek uğranılan zarar ve aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talep edildiğini, ihtarnameye ---tarafından --- tarihinde cevap verildiğini fakat olumlu bir sonuç alınamadığını, diğer davalıların ise ihtarnameye cevap dahi vermediklerini, bu sebeplerden dolayı motor değişim maliyeti olan ---- dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, aracın davalılara iadesi ile ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı yana yüklenmesini talep ve dava etmiştir....
ile değişim talebinin hakkaniyete uygun olacağı kabul edilmekle davanın kabulü ile aracın misli ile değiştirilmesine karar verilmiştir....
VEKİLİ TARAFINDAN KATILMA YOLUYLA İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Açılan davada bilirkişi raporu doğrultusunda araç motorunun yenisi ile değişimi suretiyle onarım kararı verildiğini, davanın 6502 Sayılı Yasa'ya tabi olduğunu ve bu yasanın 11.maddesine göre karar verilmesi gerektiğini, her ne kadar davacı tarafça İİK 24 maddesine göre işlem yapılması talep edilmişse de; 2015 yılında alınan aracın 5 yıllık ayıba katlandığının ileri sürülmesi karşısında 2018 yılında açılması, üretici talimatları kapsamında aracın periyodik bakımlarının yapılmaması, arızanın tespiti tarihinde basit onarım ile çözülecek onarıma muvafakat etmeyerek aracı arızalı şekilde kullanmaya devam ederek aracın motorunun tamamen arızalanmasına yol açması nedeniyle ve üretilmeyen ve ithal edilmeyen bir aracın ayıpsız misli ile değişim imkanı bulunmaması nedeniyle; yine davanın terditli olarak açılması karşısında davacının terditli taleplerinden sözleşmeden dönme ve bedel iadesi kararı durumunda da aracın halen kullanımda...
(Yargıtay 11 HD nin 2021/5425 esas ,2022/9642 karar sayılı, 3.HD nin 2020/4229 esas -5417 karar sayılı ilamları )Buna göre ; alıcının sözleşmeden dönme veya ayıpsız benzeriyle değişim talep ettiği hallerde , hakim somut olayın koşullarına, hak ve menfaat dengesine göre satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilecektir. Somut olayda bilirkişi raporunda aracın gizli ayıplı olduğu tespit edilmekle birlikte, ayıbın niteliğine göre ayıplı parçanın değişimi ile ayıbın giderilebileceği belirlendiğinden bu oranda bedelden indirim yapılmasının tarafların hak ve menfaat dengesine uygun olduğu kabul edilerek, tespit edilen bedele hükmedilmiştir....
Sayılı kararı) Buna göre 6502 sayılı TKHK'nın yukarıya alınan maddeleri kapsamında; denetime ve hüküm kurmaya elverişli uzman bilirkişi raporları ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı mal niteliğinde olduğu ve gizli ayıbın imalattan kaynaklandığı, değişim talebi yerine getirilmeyen davacının ayıplı malı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı ve üründen beklenen faydayı sağlamasının da mümkün olmadığı, bu nedenle, davacı tüketicinin seçimlik haklarını kullanabileceği ve ayıplı aracın ayıpsız misli ile değişimini davalıdan isteyebileceği anlaşılmış olduğundan ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen kararda usul ve yasaya aykırı yan bulunmamaktadır. Mahkemenin dosyada toplanan delillere göre istinaf talebinde davalının istinaf başvurusunun HMK.'nun 353/1- b-1 maddeleri uyarınca reddine dair aşağıdaki kararın verilmesi gerekmiştir....
Dava konusu olayda, davacı 15.09.2003 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 06.11.2008 tarihli celsede alınan beyanı ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve az yukarıda belirtilen, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan olan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" seçeneğini tercih etmiş olmasına göre, davacının bu talebi dikkate alınarak, araç bedeli olan 25.262,86-YTL’nin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aracın ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ......
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. (2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir." hükmüne yer verilmiş olup, davacı sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin seçimlik hakkı kullanmıştır. Mahkemece, denetime açık ve tarafların iddia ve savunmalarını karşılar nitelikte olduğu anlaşılan bilirkişi kök ve ek rapora itibar edilerek, araçtaki ayıbın gizli ayıplı olduğu saptanıp davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesine ilişkin seçimlik hakkına üstünlük tanınıp özellikle ayıplı aracın davacıdan kaynaklı her türlü takyidattan ari şekilde teslim edileceği açık olup davanın bu suretle kabulüne karar verilmiş olmasında, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı istinaf talebinde haklı değildir....
Tüm dosya kapsamındaki evraklar, tarafların talep ve duruşma beyanları, dosyaya celp edilen dava konusu araca ait araç ruhsat sureti, faturalar,tüm servis kayıt formları, keşif ve bilirkişi incelemeleri birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu aracın, servis işlemleri neticesinde arızasının giderilemediği, araçta kullanım hatasından kaynaklanmayan, üretimden kaynaklı ayıbın mevcut olduğu ve aracın gizli ayıplı olarak satışının gerçekleştirilmiş olduğu servise birden fazla başvuruya rağmen ayıbın giderilemememiş olduğu sabit hale gelmiş, tüketici konumundaki davacının 6502 Sayılı Kanun'un 11. maddesinde düzenlenen seçimlik haklardan ayıpsız misli ile değişim talebinin hak ve nesafet ilkelerine göre hakkaniyete uygun olduğu kanaatine varılarak, araç satışı ile aracın boya koruma ses yalıtım ve film kaplama işleminin de gerçekleştirildiği hususu dikkate alınmak üzere, davanın kabulüne karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur (...)" gerekçeleri ile davanın kabulüne karar verilmiştir...