söylemelerine rağmen bir sonuç alamadığını, saatin arızaları nedeniyle özetle 27.12.2018 , 15.01.2019 , 22.02.2019 , 04.02.2019 tarihlerinde ilgili garantiye götürdüğünü, arızaların davacı sebebiyle kaynaklanmadığı söylenerek ücretsiz onarım yapıldığını, gittiği son iki seferde saatin arızası nedeniyle sözleşmeden döndüğünü ve ücret iadesi istediğini talep ettiğini ancak iade alınamayacağı söylenerek onarılan saatin tekrar kullanması için Davacı'ya verildiğini, saatin halen kullanılamaz halde olduğunu ve kullanamadığını, saatten beklenen menfaati sağlayamadığı için mağdur olduğunu, bu nedenlerle Gebze 1.Noterliği 17.07.2019 Tarihli , 09203 Yevmiye Numaralı ihtarname ile de yazılı olarak davalılara ayıp nedeniyle sözleşmeden döndüğünü ve bedel iadesi talep ettiğini bildirdiğini ancak taleplerinin saatin kullanıcı kaynaklı olarak problemler çıkardığı iddiasıyla kabul edilmediği, Davalının ihtarnameye cevabındaki iddiaları kabul etmediği, tüm bu garanti ve tamir işlemlerine rağmen saatin...
Buna göre; satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 818 sayılı Kanun 198. maddesi uyarınca malın teslimi ile birlikte örf ve adete göre imkan hasıl olur olmaz gözden geçirmek ve derhal bildirmek; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir....
- K A R A R - Davacı vekili, yanlar arasında akdedilen sözleşmeyle bir adet akünün müvekkili şirket tarafından davalıdan satın alınmış ise de, akünün sürekli arızalandığını ve davalının sözleşme hükümleri gereğince üstlendiği ... yükümlülüğünü ifa etmemesi sonucu müvekkilinin zararlara uğradığını ve 2.771.99 YTL bedelle başka bir akü satın aldığını belirterek, sözleşmenin iptaliyle akünün davalı yanca geri alınmasına ve müvekkil şirkete ödenen akü bedeli 8.260.00 YTL’ nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, arızalı akü nedeniyle ayrıca alınan akü bedeli 2.771.99 YTL’ nin reeskont faiziyle davalıdan tahsiline, sözleşmenin iptaliyle malın iadesi taleplerinin kabul edilmemesi halinde davalı yanca müvekkilinin tüm zararlarının karşılanarak akünün yenisiyle değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hal böyle olunca mahkemece, araca ait kasko ve zorunlu trafik sigorta dosyaları, servis kayıtları getirtilerek, araç üzerinde konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi heyetine inceleme yaptırarak araçtaki ayıbın gizli veya açık ayıp olup olmadığı ve bu mevcut bulguların üretim hatasından mı yoksa kullanım hatasından mı kaynaklandığının kesin olarak belirleyerek, ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediği değerlendirilerek, davacının seçimlik haklarından aracın misliyle değiştirilmesi hakkını kullanmasının iyiniyet kuralları, tarafların hak ve menfaatleri değerlendirilerek aşırı bir dengesizliğe neden olup olmayacağı, araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirim uygulanmasının gerekip gerekmediği değerlendirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde aracın aynı vasıf ve nitelikle yenisi ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine...
Bilirkişi 18/04/2022 tarihli raporu ile dosya kapsamı kül halinde değerlendirildiğinde; Dava konusu 4 adet traktör lastiğinin olumsuzluk yaratarak dördü birden deformasyona uğrayarak kullanıcının lastiklerden gereken faydayı sağlayamaması ve 9,5 aylık kullanım sürecinde belli bir süre sonrası ayıplarının ortaya çıkması nedeniyle imalata bağlı üretim kaynaklı gizli ayıp olarak nitelendirileceği, 23.09.2021 tarihinde davacı tarafından, Ankara ... Noterliği ... yevmiye sayılı ihtarnamesiyle söz konusu lastiklere ilişkin ayıp ihbarı ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle davalıya ihtarda bulunulduğu sabittir....
Dava, davalıdan satın alınan koltuk ve yemek odası takımındaki ayıplar nedeniyle bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı davalıdan 2010 yılında koltuk, yemek odası ve tv ünitesi satın aldığını, ürünlerin ayıplı olduğunu iddia ederek bu ürünlerin davalıya iadesi ve ürünler için ödediği bedelin davalıdan tahsilini istemiş, davalı ise sadece kumaşlarda sorun olduğunu ve tamir hakkının kullanıldığını, diğer ürünlerde bir ayıp olmadığını, süresinde kendilerine ihbarda bulunulmadığını savunmuştur....
Dava daha çok borçlar kanununun genel hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali nedeniyle bedel iadesi isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk dairesinin 2015/23617 Esas, 2017/10474 Karar sayılı ilamında ; "Davacı aldığı 0 km aracın çeşitli yerlerinde paslanmalar meydana gelmesi nedeniyle ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin iptali ve bedel iadesi isteğiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı Hyundai Assan... A.Ş davanın reddini dilemiş; diğer davalı, dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır....
Ticaret şirketi olan tarafların tacir olması ve işin ticari işletme ile ilgili olması nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olup, 6100 sayılı HMK'nın 18/2 maddesi uyarınca yetki itirazında yetkili mahkemenin gösterilmesi zorunlu olduğundan ve davalı yetki itirazında yetkili mahkemeyi göstermemiş olduğundan usulüne uygun olmayan yetki itirazının reddi yönündeki mahkeme kararı yerindedir. Davacı, ayıp nedeniyle bedel iadesi talebinde bulunmuş olup 6098 sayılı Kanun’un 231. maddesine göre satıcının satılandaki ayıptan sorumluluğu satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar yönündeki düzenleme gereğince fatura tarihi ve dava tarihi arasında iki yıllık süre dolmadığından davalının zamanaşımı itirazının da yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Tarafların davanın esası hakkındaki istinaf itirazları bakımından uyuşmazlığın temelini oluşturan “ayıp ve ayıba karşı tekeffül” kavramları üzerinde durmakta yarar vardır....
Madde hükmü uyarınca konutun geri verilerek bedel iadesi talep edildiği ve satış bedelinin iade edildiği davacının bu bedeli ihtirazi kayıtla aldığı anlaşılmıştır. Yapılan sözleşme ve ödeme miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Sorun sözleşme 5. Madde hükmü uyarınca bedel iadesi talep edildiğinde bunun denkleştirici adalet ilkelerine göre uyarlanmasının talep edilip edilemeyeceği konusundadır. Taraflar arasında yapılan sözleşme, tam iki tarafa borç yükleyen ve karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir. Sözleşme nin 3. maddesi uyarınca teslim süresi açıkça 24 ay olarak kararlaştırılmıştır. Aynı sözleşmenin 5. Madde hükmü uyarınca mülkiyetin davacıya devredileceği tarihe kadar alıcı isterse bedel iadesi talep edebileceği, paranın faizsiz iade edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı taraf sözleşmede yaşanan gecikme nedeniyle bu hakkını kullanarak bedel iadesi talep etmiş ve satış bedelini ihtirazi kayıtla geri almıştır....