Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Davacı, davalıdan satın aldığı aracın km göstergesi ile oynandığının tesbit edildiğini, bu durumun gizli ayıp oluşturduğunu ileri sürerek aracın davalıya iadesi ile ödediği bedel ve uğradığı zarar toplamı olan 22.288,20 TL'nin tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

    Dosya kapsamından; dava konusu ürünlerin satımı ile ilgili davacı tüketici ile davalı satıcı arasında 17.11.2017 tarihli sözleşme düzenlendiği, bedelin 20.400 TL olarak kararlaştırılıp bunun 20.000 TL'nin ise peşin, kredi kartı ve banka kanalıyla kısım kısım ödendiği, kalan kısmın ise ürünlerin tesliminden sonra ödeneceğinin kararlaştırılarak 24.05.2018 tarihinde ürünlerin teslim edildiği, davacı tarafından 29.05.2018 tarihinde ayıp ihbarında bulunularak 03.08.2018 tarihinde açılan eldeki dava ile ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığa dava konusu ürünlerin satış tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Kanunun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. 6502 sayılı Yasanın 8. maddesine göre; "Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır."...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, idareler arası özel hukuk sözleşmesine aykırılık nedeniyle sözleşmenin feshi, durumun sözleşme öncesi hale iadesi, davacının sözleşmenin feshi nedeniyle uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (13. ) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, Davanın kabulü ile 10.000,00 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi hesaplanarak davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle sözleşmenin geçersiz olmasının gerekçede belirtildiği nazara alınarak ileri sürülen temyiz sebeplerine göre davalının yerinde bulunmayan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı, 31.01.2014 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshi ile ödediği 10.000,00 TL bedelin iadesini istemiş ve söz konusu ihtarname davalıya 10.02.2014 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda davalı ihtarname tebliği tarihi itibariyle mütemerrit olur....

        KARAR Davacılar, davalıya ait teknenin satışı hususunda 12.07.2005 tarihli sözleşme düzenlendiğini ve 10.000 Euro peşinat verdiklerini, satışa konu teknenin motor seri numarasının ...olmasına rağmen, tonalito belgesindeki motor seri numarasının ...olduğunu, bu hukuki ayıp nedeniyle sözleşmeden caydıklarını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödenen 20.000 Euro'nun tahsilini istemişlerdir. Davalı, davacıya gönderilen tonalito belgesinin maddi hataya dayalı olduğunu, satışa konu teknenin hazır edilmesine rağmen davacıların teslim almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacılara bir başka tekneye ait tonalito belgesi fakslanmasının maddi hataya dayalı olduğu, sözleşmede kararlaştırılan teknenin hazır edildiği halde davacıların teslim almaya gelmediği, bu nedenle sözleşmeden caymakta haksız oldukları gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

          Hukuk Dairesi'nin 24/12/2021 tarih ve 2020/646 E. 2021/1744 K. sayılı ilamı ile "davada sözleşmenin feshi isteği olduğu halde buna ilişkin harcın tamamlatılmadığı ve bu konuda olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmediği" gerekçesi ile kaldırılmıştır. Söz konusu kaldırmadan sonra ise; eksik harç tamamlatılmak suretiyle, yine 01/11/2018 tarihli ek rapor hükme esas alınmak suretiyle, mahkemece "sözleşmenin feshi isteminin reddi, 52.868,75 TL eksik iş bedelinin ve 9.950 TL gecikme tazminatının tahsili" yönünde 26/05/2020 tarih ve 2022/6 E. 2022/207 K. Sayılı karar verilmiştir....

          Alıcının seçimlik haklarına ilişkin olarak BK’nın 202/1. maddesinde, malın ayıplı olması hâlinde alıcının satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmenin feshini ya da satılanı alıkoyup kıymetinin noksanı mukabilinde semenin tenzilini isteyebileceği düzenlenmiştir. BK’nın 202/2. maddesinde ise, ayıp hâlinde alıcının sözleşmenin feshi talebi üzerine hâkimin, hâl icabı sözleşmenin feshini haklı görmemesi üzerine semenin tenziline karar verebileceği belirtilmiştir. BK’nın 203. maddesinde, satılanın muayyen misli şeylerden olması hâlinde alıcının, dilerse sözleşmenin feshi veya semenin tenzilinden hiçbirini talep etmeyip malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini talep edebileceği düzenlenmiştir. Nitekim, Hukuk Genel Kurulunun 04.02.2020 tarihli ve 2017/13-694 E., 2020/71 K. sayılı kararında da aynı hususlara işaret edilmiştir.''...

            İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, üretimden kaynaklı ağır kusur/hile ile gizlemiş ayıplar nedeniyle malın(televizyon) fatura bedelinin iadesi istemidir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yapılan yargılama sonunda mahkemece; davanın hukuki yarar dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle usulden reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstinaf dilekçesinde özetle; davanın kısmi dava olarak açıldığını, taleplerinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, sözleşmenin feshedilmesinden kaynaklı (şimdilik 500.00 TL) müvekkilerin doğan zararların tazmini, olmadığı takdirde uyarlama yapılması yönünde olduğunu,davanın kısmi dava olarak açılmasına engel olmadığını bu nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 353. Maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. Dava davalı eğitim kurumu ile yapılan sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebidir. Mahkeme davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı gerekçesi ile usulden red kararı vermiş, davacı taraf istinafa başvurmuştur....

              Bankası; Bankanın davada taraf olamayacağını, davacıya sadece araç kredisi verdiklerini, davacının faiz ve bankaya ... olduğu bedel içerisinde faizleri istemesinin ve faizlerin verilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca davacının bir yıl içinde kaza yapmış olup almadığının tespitinin de mümkün olmadığını, husumet itirazlarının bulunduğunu beyan ederek, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın Reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı eldeki dava ile, satın aldığı aracın boya kalınlıklarının farklı olduğunu, motor gücünün ise belirtilenden daha düşük bulunduğunu belirterek, ayıp nedeni 2011/9336-18095 Ile sözleşmenin feshi ile ödenen bedelinin iadesini istemiştir....

                UYAP Entegrasyonu