Bu durumda mahkemece öncelikle TTK.nun 25/3.maddesinde öngörülen sürelerde ayıp ihbarı bulunup bulunmadığı üzerinde durulup sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken bu yön üzerinde durulup tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava; ayıp iddiasına dayalı satış akdinin feshi ve mal bedeline karşılık verilen çekler nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Davacı tarafça makinenin ayıplı olduğu iddiasıyla Manisa Arabuluculuk Bürosu 2020/246 dosya numarası, 2020/74413 arabuluculuk numarası ile ayıplı malın ve ödenen malın bedel iadesi veya ayıp oranında indirim ve yapılan masrafların iadesi için arabuluculuk başvurusunda bulunulmuştur. Anlaşma tutanağına göre taraflar çekişme konusunun Uygun İnşaat Taahhüt Toprak Mahsulleri Mobilya Otomotiv Yedek Parça Tekstil Ürünleri İç ve Dış Tic Ltd. Şti. tarafından, Kurteş Soba İnşaat Taahhüt Sanayi Tic. Ltd....
TTK 18 maddesindeki tacirler arasındaki ihbarın belli şekillerde yapılmasına yönelik düzenlemenin geçerlilik şartı olmayıp, ispat şartı olduğu, davacının aracı her seferinde yetkili servise götürmesinin ayıp ihbarı niteliğinde olması nedeniyle davalının süresi içinde ayıp ihbarı yapılmadığı yönündeki itirazı ve istinaf gerekçesi de yerinde görülmemiştir. (Emsal Yargıtay 11....
GEREKÇE: Dava satım sözleşmesine konu araçtaki ayıp nedeniyle araç bedelinin iadesi istemi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne, 40.369,50 TL nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, araç halen kendilerinde olmakla faiz uygulanmasına yer olmadığına ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş, davacı tarafça da katılma yoluyla istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, araçta ayıp bulunup bulunmadığı, ayıbın bulunması halinde davacının seçim hakkını onarım olarak kullandığı gerekçesi ile bedel isteme hakkını kullanıp kullanamayacağı, ayıp ihbarının yapılıp yapılmadığı, davacı lehine hükmedilen bedele işletilecek faizin başlangıç tarihi noktasındadır....
Somut olayda uyuşmazlık, davacıların ...’da oturmak için yaptıracakları iki adet ev projesi için ahşap pencere yapılması konusunda taraflar arasında eser sözleşmesi düzenlendiği, sözleşme bedelinin ödenmesine rağmen teslim edilen ahşap pencerelerin belirlenen kalitede olmadığı, ayıplı olduğu ve sözleşmeye aykırı davranıldığı iddiasıyla sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Borçlar Yasasının 355. maddesinde, istisna akdi bir tarafın iş sahibi, diğer tarafın yüklenici konumunda olduğu ve bedel karşılığında bir şeyin imalinin yapılmasının sağlandığı sözleşme olarak tanımlanmıştır....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.” Bu yasal düzenlemeyle tüketiciye ayıplı mal nedeniyle tanınan seçimlik haklarından birisi de ayıplı malın iadesi ve ödenen bedelin tahsilidir. Tüketici, yasayla kendisine tanınan dört seçimlik hakkından birini tercih etmekte özgürdür....
Davalının sözleşmede öngörülen şekilde ----tamamlanmadığından bahisle davacının, davalıyı temerrüde düşürmediği gibi sözleşmeyi de feshetmediği, davacının fesih beyanını 21/10/2019 tarihinde notere bildirdiği, bu tarihe kadar fesih beyanında bulunmadığı gibi sözleşme ilişkisinin kabulünü gösterecek şekilde 17/09/2019 tarihli ihtarnameden anlaşılacağı üzere davalıdan talepte bulunmaya devam ettiği, sözleşmede kararlaştırılan -- hizmetine ilişkin şartların olup olmadığı hususunda sözleşmenin imzalandığı 08/03/2019 tarihinden 17/09/2019 tarihine kadar davacının ayıp ve Borçlar Kanununun genel hükümleri kapsamında sözleşmenin kötü ifasına ilişkin olarak hiçbir girişimde bulunmadığı, Borçlar Kanununda öngörülen ayıp ihbar sürelerine uyulmaması sebebiyle ayıptan doğan hakların kullanılamayacağı, bu durumda davacının--- --mevcut haliyle kabul ettiği, dolayısıyla tartışmasız olan iş bedeli bakiyesi-- ile ve faizinin davalıdan iadesi talebinde haksız olduğu kanaati ile davanın reddine, davacı takipte...
Davalı; öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, bundan ayrı; davaya konu aracın dava tarihinden önce (10/10/2013) dava dışı birine satıldığını, malik sıfatı bulunmayan davacının ayıp oranında bedel indirimi talep etmesinin mümkün olmadığını, garanti süresi dolduktan sonra yapılan tamiratlar için bedel iadesi istenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının dava tarihinden önce sattığı araç üzerinde malik sıfatı ve dolayısıyla aktif dava ehliyeti bulunmadığından husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafın temyizi üzerine Yargıtay 13....
Dava dilekçesinde sözkonusu cihazların davalı şirketten satın alındığı, kendileri tarafından montajdan sonra arıza vermeye başladığı, ayıp ihbarında bulunulduğu halde giderilmediği ileri sürülerek bedelin iadesiyle maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulmuştur. Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkeme gerekçe kısmında dava sözleşme ve garanti yükümlülüğünün ihlâli dolayısıyla ayıplı mal satışından kaynaklı sözleşmenin feshi, satış bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminatın tahsili olarak vasıflandırılmıştır. Uyuşmazlık tacirler arası satış sözleşmesinden kaynaklandığından belirlenen bu niteliğine ve mahkemenin vasıflandırmasına göre kararın temyizen incelenmesi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi görev alanında kalmaktadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Verilen kararın hak ve menfaatler dengesini aşırı ölçüde bozması halinde ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme hakkının da değerlendirilmesi gerekecektir. Somut olayda ayıbın mahiyeti ve halihazırda onarımla giderilememiş herhangi bir arıza bulunmadığı tespiti dikkate alındığında mahkemenin yapılan onarım işlemlerinin araçta değer azalması oluşturup oluşturmayacağı da araştırılarak ayıp oranında hakkaniyet gereği bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir....