WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ayıplı ifa sebebiyle doğan zararın tazmini için açılan bu davanın kısmi dava olarak açılmasının mümkün olmadığını, davacının 2012 yılından beri teslim aldığı mallarda muayene ve ihbar yükümlülüğüne uymadığını, satılan malda ayıp bulunmadığını, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 227 nci maddesi gereği satılanın onarılması veya bedelde indirim talep edebilecek olan davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanarak dava değerinin tamamını isteyemeyeceğini, davacının satılandan elde ettiği menfaatleri de mahsup etmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

    CEVAP Davalı; aracın üretiminden kaynaklı ayıp nedeniyle sorumluluğuna gidilemeyeceğini, husumetin üretici firmaya yöneltilmesi gerektiğini, ayıbın süresinde ihbar edilmediğini, kaldı ki aracın ayıplı olduğundan söz edilmeyeceğini, kabul etmemekle birlikte, araçta araç değişimini gerektirecek nitelikte sürekli kullanıma engel önemli bir ayıbın da bulunmadığını, bu nedenle değişim talebinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir. III....

      Alınan bilirkişi raporunda ayıbın tamirat ile giderilebilecek nitelikte olduğu anlaşıldığı, ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı, misli ile değişim hakkının kullanılmasının satıcı bakımından orantısızlık yaratacağı, karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi hakkının kullanıldığı sonucuna varılmıştır. Davasının kısmen kabulü ile 9.000,00 TL alacağın ayıplı mal nedeniyle bedelden indirim hakkı olduğu değerlendirilerek" gerekçesiyle karar vermiştir....

      Dava ayıplı araç nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Bilirkişiler tarafından mahkemeye sunulan 30.11.2012 havale tarihli raporda araçtaki imalat hatasından kaynaklanan gizli ayıp dolayısıyla meydana gelmiş olan değer kaybının 5.000 Euro olduğu bildirilmiştir. Bilirkişiler tarafından verilen sonraki ek raporlarında aracın takdir edilen değerinin çok altında satılmış olmasından dolayı davalıların sorumlu olmayacağını bildirmiş, mahkemede davanın reddine karar vermiştir. Davacı ayıp nedeniyle bedelden indirim yapılmasını istemiş, mahkemece alınan 30.11.2012 tarihli raporda, imalat hatası sebebiyle 5.000 Euro indirim yapılması gerektiği bildirildiği halde sonraki alınan ek rapordaki hukuki değerlendirmenin mahkeme hakimini bağlayıcı yönü bulunmamaktadır. Hukuki niteleme ve değerlendirme hakime aittir....

        tarih itibariyle müvekkilinin araç maliki olmadığını, müvekkilinin aracı 12.03.2020 tarihinde T4 satın aldığını, dolayısı ile gizli bir ayıp söz konusu ise bu müvekkilden önce oluştuğundan aracı satın aldığı şahıs olan T4 davanın İhbar edilmesini talep etmiştir....

        Taraflar arasındaki sözleşmede ayıp nedeniyle bedelde indirim isteyen davacı aracı satmak amacıyla aldığına ve tüketici konumunda olmadığına göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığa uygulanacak olan Yasa hükümleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun satım sözleşmesine ilişkin hükümleri olup, davaya bakmakla görevli mahkemede genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Bu itibarla; 6100 sayılı HMK'nın 353/114/1- c ve 115/2. Maddeleri uyarınca, mahkemenin görevli olması dava şartı olduğundan, ilk derece mahkemesince, Asliye Hukuk mahkemesinin görevine giren davada, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 219- 231. Maddeleri kapsamında uyuşmazlığın esasının çözülmesi doğru olmamıştır....

        Bu durumda araçtaki ayıbın giderilmesinin mümkün olup olmadığı, giderilmesi mümkün ise; ne gibi işlemler yapılması ve ne miktarda masraf yapılması gerektiği, araçtaki ayıbın giderilmesi için yapılacak işlem sonucunda araçta değer kaybı oluşup oluşmayacağı da belirlenerek ve seçimlik hakkın kötüye kullanılmaması gerektiği ilkesi de gözetilerek Yargıtayca benimsenen nispi metoda göre bedelde indirim tutarının ne olacağı hususunda bilirkişilerden rapor alınarak somut olayda; ayıp oranında bedelde indirim tutarına hükmedilmesinin gerekip gerekmediği değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde aracın ücretsiz olarak onarılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

        İSTİNAF SEBEPLERİ İstinaf eden-davalı vekili tarafından; Mahkemece ayıp oranında bedelde %15 indirim uygulanmasına karşın müvekkili aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesinin hatalı olduğunu, ayıp oranının hatalı belirlendiğini, bilirkişi raporuna itiraz edilmesine karşın mahkemece yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmaksızın eksik inceleme ile hüküm tesis edildiğini, İstinaf eden- davacı vekili tarafından; Davalı yanın müvekkilinden aldığı malı kullandığını, iade etmediğini, ayıplı olduğu iddia edilen 3225 adet lastiğin kabulünün gerçekleştirildiğini, tarafların ticari defter kayıtlarının birbiri ile uyumlu olduğunu ve davalı defterlerinin kendi aleyhinde delil teşkil ettiğini, müvekkilinin TTK’nın 1530. maddesi kapsamında işlemiş faiz alacağının da bulunduğunu, somut olayda indirim yapılması şartlarının oluşmadığını bildirerek başvurulmuştur....

          olmaması halinde ayıp oranında satış bedelinden indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            Kiralama AO. ile finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin finansal kiralama sözleşmesi uyarınca kira taksitlerini ödediğini, dava dışı finansal kiralama şirketince de malların bedelinin davalıya ödendiğini, bu şekilde davalıya aynı mallar için iki defa ödeme yapıldığını, davalı tarafça mükerrer ödeme nedeniyle kısmen iade yapıldığını, fakat bakiye alacağın 121.000 TL olduğunu, ayrıca davalı tarafından dava dışı finansal kiralama şirketine proforma faturası keşide edildiği, faturada satılanın Ergoline 900 olduğu ve 2009 yılında üretildiğinin belirtildiğini, fakat teslim edilen malın Ergoline 800 olduğu ve üretim yılının 2000 yılı olduğunu, malın üzerindeki yazıların silinmesi nedeniyle ilk bakışta anlaşılamadığını, bu nedenle gizli ayıp olduğunu, gizli ayıp nedeniyle satılan malın piyasa fiyatının çok üzerinde bir bedele mal edilmiş olduğunu, 33.800 Euro'nun fazladan tahsil edildiğini ileri sürerek 121.000 TLve 33.800 Euro için şimdilik ....000 TL'nin tahsiline karar verilmesini...

              UYAP Entegrasyonu