Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bu mümkün olmadığı takdirde araç bedelinin iadesi ve bunun da mümkün olmaması halinde ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmesi yönündedir. Ne var ki, ilk derece mahkemesince HMK.nun 31.maddesinde düzenlenen Hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedel indirimi hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamış ve hükmün 1.fıkrasında ayıp oranında bedel indirimine hükmedilmiş; daha sonra Bölge Adliye Mahkemesinde bu karar kaldırılarak ayıpsız misli ile değişimi yönünde hüküm kurulmuştur....

    Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğunu, ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabileceğini, bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumlu olduğunu, üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulamayacağını, tüketicilerin Korunması Hakkında Kanun’un 11. Maddesinde açıkça belirtildiği üzere ve yine aynı kanunun 3. Maddesinde tanımlanan satıcı ve üretici kavramları ışığında; tüketicinin satılanı iade ederek sözleşmeden dönme seçimlik hakkını sadece ürünün satıcısına karşı ileri sürebileceğini, yukarıda açıklanan sebeplerle ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 114 ve 115....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 355/1 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, davaya konu saatin ayıplı olması ve sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talep edilmesi nedeniyle saatin bedelinin tahsili için başlatılan ilamsız takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davaya konu saatin satın alındıktan bir gün sonra ileri gitmesi nedeniyle ayıplı olduğu, ayıbın davalı satıcıya hemen bildirildiği, davacı tarafından noter aracılığıyla çekilen ihtarname ile sözleşmenin feshi ile bedel iadesinin talep edildiği, ayıbın satış anında var olması ve niteliği dikkate alınarak davacı tüketicinin sözleşmenin feshi ve bedel iadesini talep etmesinin hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiştir....

    Dairemizce onama kararı verilmiş, davalı bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme taleplerinin reddi gerekir. 2-Davacı 25.06.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile taşınmazın bedelini talep etmiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesinin 2.fıkrasında, “ Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında davacının bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğunun kabulü gerekir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Doğuş Otomotive karşı açılan davanın REDDİNE, 2- T4 açılan davanın KABULÜ İLE, Davacının misli ile değişimi ve bedel iadesi talebinin REDDİNE, Davanın bedel indiriminin KABULÜ ile, araçta meydana gelen 1.899,52 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bedel indiriminin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir....

      06/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle aracın arızasının üretimden kaynaklanmadığı, arızanın enjektör arızası nedeniyle oluştuğu, verilen ayıplı hizmet nedeniyle arızanın oluştuğu, onarım ile arızanın giderilebileceği, onarım bedelinin 117.947,91-TL olacağı, aracın ortalama onarım süresinin 15 gün olacağı ve 9.225,00-TL bedel ile bu sürede benzer nitelikte bir aracın kiralanabileceği yönünde görüş bildirilmiştir....

        ve ... şirketi tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, ayıplı ve eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ve geç teslim nedeni ile oluşan kira kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, hükme esas alınan 30.10.2015 havale tarihli bilirkişi raporunda, biyolojik arıtmanın, kapalı yüzme havuzunun ve alış veriş merkezinin olmaması hususlarının eksik iş niteliğinde olduğu, su kanallarının tanıtımdaki gibi olmaması ve dış cephenin giydirme cephe olmaması hususlarının açık ayıp niteliğinde olduğu kabul edilerek bedel indirimi ile sözleşmenin 6.5....

          Cihazda tespit edilen ayıplar gizli ayıp niteliğinde olup ancak kullanılmakla ortaya çıkmış ve davalı tarafından tamiri kabul edilmiş, ancak defalarca alınan servis hizmetine rağmen cihazdaki sorun çözülememiş olup bu durumda, gerçekleşen olgu sözleşmenin feshini haklı gösterdiğinden davacının sözleşmenin feshi ile semenin iadesi talebi mahkememizce haklı görülerek sözleşmenin feshine, cihazın fatura değeri 110.000,00....

          Cihazda tespit edilen ayıplar gizli ayıp niteliğinde olup ancak kullanılmakla ortaya çıkmış ve davalı tarafından tamiri kabul edilmiş, ancak defalarca alınan servis hizmetine rağmen cihazdaki sorun çözülememiş olup bu durumda, gerçekleşen olgu sözleşmenin feshini haklı gösterdiğinden davacının sözleşmenin feshi ile semenin iadesi talebi mahkememizce haklı görülerek sözleşmenin feshine, cihazın fatura değeri 110.000,00.-TL olup, bu bedelin davacıya iade edilmesine, cihazın davalıya iade tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, ......

            KARAR Davacı, davalılardan satın aldığı evin imar planının idari yargı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle yıkım kararı alındığını ileri sürerek bu suretle ayıplı olan taşınmazın satış sözleşmesinin feshi, tapu kaydının davalılar adına tescili ve satış bedeli 370.000,00 TL nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir....

              UYAP Entegrasyonu