Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, 27.08.2014 tarihinde dava konusu otomobilin ikinci el olarak davalıların verdiği araçta lokal ufak boyaları haricinde herhangi bir hasar ya da darbesinin bulunmadığı bilgisine güvenilerek satın alındığını, takip eden gün aracın servisine götürüldüğünde aracın ağır hasarlı bir araç olup 28.622,00 TL harcanmasını gerektiren onarıma ihtiyaç duyduğunun öğrenildiğini, aracın gizli ayıplı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesine ya da araçta oluşan 24.000,00 TL bedel kaybının davalılardan tahsiline ve 5.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini dilemiştir. Davalılar İlk Derece Yargılama Makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçesi ile davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava ikinci el araç satışında ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre açılan alacak istemine ilişkindir....

    , bu da mümkün olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir....

      Maddesinin 4. fıkrasında, “Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sora ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden 2013/12531-32551 itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır.” düzenlemesi mevcut olup, konut amaçlı taşınmaz satımlarında zamanaşımı süresi beş yıldır. Eldeki davanın beş yıllık zamanaşımı süresi dolmadan açıldığı anlaşıldığından, mahkemece zamanaşımı def’inin reddi ile işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanı ...’in malik olduğu 12 parsel sayılı taşınmazı mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak Muammer Dinç’e temlik ettiğini onun da taşınmazı murisin gelini Zeynep’e devrettiğini, miras payını talep edince bu kez taşınmazın davalı ...’a satıldığını, yapılan tüm temliklerin danışıklı olduğunu ileri sürerek tapunun miras payı oranında iptal ve tescilini olmazsa tenkis isteğinde bulunmuş, 25.02.2009 tarihli oturumda; tapunun iptal ve tescilini olmazsa bedelin tazminini talep ettiğini beyan etmiştir. Davalı ...; davanın reddini savunmuş, davalı ... ise taşınmazı bina yapmak üzere bedelini ödeyerek satın aldığını bildirerek davanın reddini istemiştir....

          ın, diğer sanık ... tarafından resmi nikahlı eşi olan Keziban Yeşildağ'la müşterek çocuklarıymış gibi 24.11.2006 tarihinde Alpu Nüfus Müdürlüğü‘ne müracaat ederek, beyana dayalı olarak nüfus kütüğüne kaydedilmesi şeklinde gelişen olayda, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 29.09.2015 tarihli 2015/412 Esas ve 2015/286 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere, sanıkların fiillerinin bütünüyle "soybağını değiştirme" suçunu oluşturduğu gözetilmeden resmi belgede sahtecilik ve soy bağını değiştirme suçlarının ayrı iki suç olarak kabulü ile iki ayrı hüküm kurulması yasaya aykırı ise de; sanıklara yüklenen eylemler bir bütün halinde soy bağını değiştirme suçunu oluşturup, soy bağını değiştirme suçunun, suç tarihi itibarıyla yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı Kanun'un 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, suçun işlendiği 24.11.2006 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan ... vekilinin...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar (... hariç) vekili ve davalılar (davalı ... hariç) vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...'in maliki olduğu 1238 ve 1239 parsel sayılı taşınmazları 18.02.1977 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile tek erkek evladı olan davalıların babası ...'...

              Burada hemen belirtilmelidir ki, yüklenicinin eseri meydana getirerek teslim borcundan sonra bunların yerini ayıba karşı tekeffül borcu alır. Bir tanımlama yapmak gerekirse yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcu demek onun eserin teslim borcunun tamamlayıcısı olarak meydana getirdiği eserde teslimden sonra ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcu demektir. Değişik bir anlatımla söylemek gerekirse, eser teslim olunsa dahi fen ve sanat kurallarına uygun yapılmamış ve bu haliyle iş sahibinin beklentilerini karşılar özellikleri taşımıyorsa bunun sonuçlarına yüklenici, ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle katlanmalıdır. Aslında arsa sahibine teslim edilmiş eserin arsa sahibinden kaykanlanmayan nedenlerle, deprem gibi bir sebebe bağlı olarak yıkılıp yok olması ile eserin (binanın) hiç teslim edilmemesi arasında fark yoktur. Yeter ki, yıkım arsa sahibinden kaynaklanmayan nedenlerden meydana gelmiş olsun....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 19. maddesine dayalı şirket hissesinin iptali ve tescili, mümkün olmazsa tenkis; birleştirilen dava ise, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa bedel, bu da mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506 ncı maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. 3.3....

                    HUKUK DAİRESİ İLK DERECE MAHKEMESİ : FOÇA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemli dava sonunda İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 23.03.2022 tarihli 2019/2390 Esas ve 2022/765 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I....

                      UYAP Entegrasyonu