Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/31 KARAR NO : 2023/93 DAVA : Markadan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat DAVA TARİHİ : 10/02/2022 KARAR TARİHİ : 22/03/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/04/2023 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka'dan Doğan Haklara Tecavüzün Tespiti, Durdurulması ve Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkil ......

    Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davalıya ait işletme adının davacının tescilli markasına tecavüz ettiğinin anlaşıldığı, ancak dava açıldıktan sonra davalının işletme adından ‘’Kervan’’ ibaresini çıkardığı, davalının bu vaki tecavüzü nedeniyle bilikişi raporuyla 8.854,85 TL maddi tazminat talep edilebileceği belirlenmiş ise de taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL maddi tazminatın tahsili gerektiği ve ayrıca tecavüzün süresi, boyutu, tarafların ekonomik ve içtimai durumları birlikte değerlendirildiğinde 5.000,00 TL manevi tazminatın uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının, davacının marka hakkına tecavüz ettiğinin tespitine, tecavüzün yargılama sırasında sona ermiş olması nedeniyle tecavüzün önlenmesine ilişkin bir karar verilmesine yer olmadığına, 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 24.11.2014 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

      Mahkemece, her ne kadar marka hakkına tecavüzün önlenmesi ve tazminat talebine ilişkin olarak dava açılmışsa da, ...' ye yapılan başvuru ve itiraz sonuçlarının bildirilmesi amacıyla yazılan müzekkereye verilen cevapta davalı ... tarafından Türk Patent Enstitüsüne 2014/03716 numaralı başvuru ile "... " markasının kullanımı amacıyla yapılan başvuru sonucunda bahsi geçen markanın davalı ... adına 16.01.2014 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle tesciline karar verildiği, davacının davalı adına tescil edilen markaya itirazının Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulunda görüşüldüğü ve itirazın reddine davalı tarafından yapılan başvurunun tesciline karar verildiği bildirilmekle davacının davasının hukuki dayanağı kalmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, tescilli marka hakkına tecavüzün önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir....

        Mahkemece davanın kısmen kabulü ile marka hakkına tecavüzün tespiti, men ve ref’i ile, 500.000.- TL maddi ve 35.000.- TL manevi tazminat ilişkin 10.12.2013 tarihli karar Dairemizce önce sadece vekalet ücreti yönünden bozulmuş, akabinde karar düzeltme aşamasında ise davalının 10.02.2006 – 24.02.2006 (davalının 2006/6792 saylıı marka tescil başvurusu yaptığı) tarihleri arasındaki 14 günlük kullanım süresinin marka hakkına tecavüz teşkil ettiğine, davanın 30.03.2006 tarihinde açıldığı, davalı adına tescil olunan markanın mahkemece kısmen hükümsüzlüğüne karar verildiği, karar sonrasında hükümsüz kılınan tescil kapsamı itibariyle davalı kullanımının davacının marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediği cihetiyle inceleme yapılması gerektiği gerekçesiyle esastan bozulmuştur. Ayrıca bozma sebep ve şekline göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

          Sınai Mülkiyet Kanununun 29. maddesinde, SMK'nun 7/2-b maddesi uyarınca tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan --- kullanılması, marka hakkına tecavüz olarak tanımlanmıştır. Yine Sınai Mülkiyet Kanununun 149. maddesinde marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin ----olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanununun 55. maddesinde ise------ açan önlemler almanın haksız rekabet olduğu belirtilmiştir....

            DAVA : Marka Hakkına Tecavüz DAVA TARİHİ : 06/04/2021 KARAR TARİHİ : 23/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2021 Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka Hakkına Tecavüz istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin, 1987 yılında ...ibaresini marka olarak ...numara ile tescil ettirmiş olduğunu, her on yılda ve son olarak 10.06.2017 tarihinde yenileme yapılarak koruma sağlanmış olduğunu, müvekkilinin bu markayı işyerlerinde, reklam panolarında, tabela ve reklam vasıtalarında kullanmış olduğunu, hizmet kalitesi haklı bir üne kavuşmuş, bilinen ve aranan bir marka haline gelmiş olduğunu, müvekkilinin bu marka ile halen hem üretim ve hem de pazarlama faaliyetlerine devam etmekte olup kendisine iyi bir pazar payı oluşturmuş olduğunu, aleyhine tespit istenen davalının ise aynı sektörde faaliyet göstermekte ve yazım ve fonetik açıdan benzer olan ... ibaresini...

              Asliye Ceza Mahkemesinde ceza davası açıldığı ve hatta eylemin marka hakkına tecavüz ettiğine yönelik dosyaya bilirkişi raporu da sunulduğu halde, mahkemece söz konusu ceza dosyaları beklenmeksizin ve gerekçeli kararda bu husus tartışılmakzısın yazılı gerekçeyle, tecavüzün ref'i, men ve önlenmesi ile manevi tazminat istemleri yönünden asıl davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış ve hükmün asıl davada davacı taraf yararına bozulması gerekmiştir. 3-Bozma sebep ve şekline göre asıl davada davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik görülmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan (1) nolu bentte yer alan gerekçelerle asıl davada davalı birleşen davada davacı .... Tarımsal Ürünler Ltd....

                Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, birleşen davanın reddine, asıl davanın kısmen kabulü ile, davalının davacının markalarına yaptığı tecavüzün men'ine ve ref'ine, itibar tazminatı talebinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizce onanmıştır. Asıl davada davalı- birleşen davada davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Birleşen dava, marka hükümsüzlüğü, asıl dava ise marka hakkına tecavüzün tespiti ve önlenmesi ile tazminat istemine ilişkin olup mahkemece öncelikle birleşen dava incelenip birleşen davanın reddine, asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                  Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre, yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Asıl dava marka hakkına tecavüz ile haksız rekabetin tespiti, tecavüzün men’i ve ref’i, birleşen dava ise marka hükümsüzlük istemine ilişkindir....

                    un bayisi olduğu intibaını uyandırdığını, davalının mağazasında sattığı ürünlerin müvekkiline ait ürünler dahi olmadığını ileri sürerek markaya yönelik tecavüzün men'ini ve ref'ini, davalının .... markasını işletme adı olarak kullanmasının önlenmesini, 10.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini, verilecek kararın gazetede ilanını talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davalılar vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, Bursa ilinde bulunan dava konusu mağazanın 2012 yılına kadar asıl davadaki davalı .... .... tarafından işletildiği, 2012 yılında bu işyerinin birleşen davadaki davalı ... ...'...

                      UYAP Entegrasyonu