Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/929 Esas sayılı dava dosyasında davaya konu vasiyetnamenin dava tarihi olan 27/03/2013 tarihi itibariyle derdest olduğu, davaya konu vasiyetnamenin henüz açılmadığı, yani derdest olduğu anlaşıldığı, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile davanın süresinde açılmamış olması ve hukuki menfaat yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.nun 595 maddesi gereğince; mirasbırakanın ölümünden sonra ele geçen vasiyetnamenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın hemen sulh hakimine teslimi zorunlu olup, vasiyetname teslimden başlayarak bir ay içinde açılır ve ilgililere okunur. Vasiyetname usulünce açılıp, okunma kararının kesinleşmesinden sonra vasiyetnamenin iptali için 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar. Vasiyetnamenin iptali davasının incelenebilmesi için öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı konusunda araştırma yapılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ŞARKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2014 NUMARASI : 2011/108-2014/200 Taraflar arasında birleştirilerek görülen vasiyetnamenin iptali davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, hükmün duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen davada davacılar vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirtilen 23.06.2015 duruşma günü için tebligat üzerine gelen davacı asiller Ö.. M.. ve Ö.. M.. ile asıl ve birleşen davada davacılar vekili Av. H.. K.. ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Av. Y.. E..'...
Vasiyetnamenin tenfizi davasında öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı araştırılarak vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararın kesinleşme tarihli şerhini içerir onaylı sureti getirtilerek, dosya içine konulması gerekir. Somut olayda; muris ... tarafından... Noterliğinde düzenlenen 12/05/2009 tarih ve 2136 sayılı vasiyetnameye ilişkin,... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/374 E – 2010/401 K sayılı dosyası ile vasiyetnamenin açılmasına karar verilmiş ise de; hükmün uyap sorgusunda kesinleşme şerhinin bulunmadığı görülmektedir. O halde mahkemece, vasiyetnamenin açılması dosyasının ilgili mahkemesinden kesinleştirilmesinin yapılmasından sonra gönderilmesi için, 2- Dava konusu vasiyetname ile ilgili açılan .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/375 esas 2015/148 karar sayılı vasiyetnamenin iptali ve tenkisine ilişkin dosyanın gönderilmesi için, 3- Dava konusu muris ... tarafından......
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/839 Esas sayılı dosyasında açıldığını; vasiyetnamenin el yazısı ile hazırlanmış olduğunu; ancak, vasiyetnamedeki yazı ve imzanın davacıların murisine ait olmadığını; el yazısı ile düzenlenen vasiyetnamelerde, yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar miras bırakanın eli ile yazılmış olması gerektiğini; dava konusu vasiyetnamenin ise, bu şekil şartlarını taşımadığını; vasiyetnamenin tarihinin gerçeği yansıtmadığını, murisin vefatından sonra hazırlandığını, vasiyetnamenin bu yönü ile de kanunda aranan şartları taşımadığını beyan ederek; vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında ıslah yoluna gidilerek, vasiyetnamenin iptali taleplerinin kabul görmemesi durumunda tenkise karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar cevap dilekçelerinde; vasiyetnamenin murisin el yazısı ile tanzim edilmiş olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
"İçtihat Metni"Asıl ve birleşen dosya davacısı ... ile asıl dava davalıları ... vd. ve birleşen dosya davalıları ... vd. aralarındaki vasiyetnamenin tenfizi davasına dair ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24/11/2014 günlü ve 2008/230 E.-2014/473 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 06/12/2016 günlü ve 2015/20011 E.-2016/13964 K. sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
"İçtihat Metni"Asıl davada davacı ..., birleşen davada davacılar ... - ... asıl ve birleşen davada davalılar ... ve diğerleri aralarındaki birleştirilerek görülen vasiyetnamenin iptali davasına dair ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03/06/2015 günlü ve 2013/466 E - 2015/178 K sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 05/12/2017 günlü ve 2016/10763 E - 2017/17089 K sayılı ilama karşı birleşen dava davacıları vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
O halde sulh hakiminin görevi, vasiyetnameyi belirlenen günde açarak, açılıp okunduğunu tutanağa geçirilmesini ve tutanağın altının hazır bulunanlar tarafından imzalanmasını sağlamak ve böylece açılma ve okunma işleminin tespitine karar vermek ve kararla birlikte açılan vasiyetnamenin örneğini ilgililere tebliğ etmek, mirasçılara istekleri halinde bir mirasçılık belgesi vermek ve terekeye dahil malları yasal mirasçılara geçici olarak teslim etmek yahut resmi yönetimi emretmekten ibarettir. Vasiyetname ile ilgili olan çekişmeler ait olduğu mahkemede ayrıca dava konusu olacağından vasiyetnamenin açılmasına engel oluşturmaz. Vasiyetnamenin itiraza uğramadığının tespitine vasiyetnamenin açılması davasına bakan mahkeme değil vasiyetnamenin tenfizine bakan mahkeme tarafından karar verilir. Somut olayda; mahkemece vasiyetnamenin açılmasına karar verilmiş ise de, dava sırasında vefat eden mirasçı ...'...
ın noterce düzenlenen 26/03/2010 tarihli resmi vasiyetnamesinin, irade fesadı ve şekil eksikliği nedenleri ile geçersiz bulunduğunu, ayrıca vasiyetnamede mirasçılıktan çıkarılma nedeni olarak gösterilen sebeplerin gerçek dışı olduğunu ileri sürerek; vasiyetnamenin irade fesadı ve şekil eksikliği nedenleriyle iptalini, bunun mümkün olmaması halinde ise mirasçılıktan çıkarmaya ilişkin bölümün iptali ile vasiyetnamenin tenkisini talep etmiştir. Birleşen davada davacılar ... , ..., ... ve ... ; dedeleri ...'a ait vasiyetnamenin, aynı vakıalara dayanarak iptalini talep etmişlerdir. Davalı, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Asıl davada, davacılar vasiyetnamenin açıldığı tarihten itibaren 10 yıllık hakdüşürücü süre içerisinde dava açmışlardır. Asıl davada davacıların miras haklarının zedelendiğini dava açılmadan önce öğrendiklerini davalının kanıtlanamadığı, dolayısıyla davada 1 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı, 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanacağı ve vasiyetnamenin açıldığı tarihten dava tarihine kadar da 10 yıllık sürenin dolmadığı anlaşıldığından, asıl davada zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir. Birleşen dava yönünden de, asıl davada süresinde dava açıldığından dolayı, birleşen davadaki davacı açısından da 10 yıllık sürenin asıl dava tarihi itibariyle durduğu kabul edilmiş, asıl dava tarihi ile birleşen dava tarihi arasında 10 yıllık süre dolmadığından dolayı birleşen davanın da süresinde açıldığı kabul edilmiş, birleşen davada davalı tarafın yapmış olduğu zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir....
Görülmekte olan bir davanın sonuçlanmasını başka bir davada bekletici sorun yapılabilmesi için iki şartın gerçekleşmesi gerekir. 1- Bekleteci sorun yapılacak davanın başka bir mahkemede görülmekte olması, 2-İki dava arasında bağlantı bulunması. Davalardan biri hakkında verilecek kararın, diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde iki dava arasında bağlantı varsayılır ve biri diğeri için bekletici mesele yapılır. Vasiyetnamenin tenfizi davasında, davanın kabulüne karar verilebilmesi için, diğer şartların yanı sıra vasiyetnamenin ayakta kalıp kalmadığının belirlenmesi gerekir. Bu sebeple, dava konusu olan vasiyetnamenin bir iptal davasına konu olup olmadığının araştırılması gerekir. Dava konusu olan vasiyetname, bir iptal davasına konu olmuş ise, bu dava bekletici mesele yapılmalıdır. Vasiyetnamenin iptali davası sonucunda verilen hükmün kesinleşmesinin beklenilmesi ve ulaşılacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekir....