Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2023 NUMARASI : 2018/339 ESAS, 2023/93 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil ve Tazminat (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Sinop 2....

Dava, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün temlik alınması nedeniyle kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri taraflarına karşılıklı hak ve borçlar yükler. Öncelikle üzerine inşaat yapılacak arsayı yükleniciye teslim etmesi gereken arsa sahibi, yüklenicinin karşı edimini yerine getirmesinden sonra da yükleniciye sözleşmeye uygun arsa veya kurulmuşsa kat irtifak tapusunu devretmekle yükümlüdür. Yüklenicinin temel borcu ise eseri (binayı) meydana getirmektir. Bir bina inşasından maksat, o yapının sözleşmeye, fen kurallarına ve amacına uygun imal edilmesidir....

    Kararı, davalı vekili temyiz etmiş, davacı vekili de katılma yoluyla temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı ferağa icbar ve tapu iptali ile tescil istemlerine ilişkindir. Taraflar arasındaki 02.06.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği paylaşım oranı %50 - %50 oranında belirlenmiş, inşaat alanında artış olması hâlinde de aynı oran üzerinden paylaşım yapılacağı belirtilmiş, 15.12.2007 tarihli protokolle de arsa sahibine isabet edecek bağımsız bölümler sayılmıştır....

      K A R A R Asıl davada davacı yüklenici vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, edimlerini yerine getirmiş olduğu halde, müvekkiline isabet eden 2, 3, 4, ve 12 no.lu bağımsız bölümlerin tapularının devredilmediğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir....

        Çünkü tescile ancak yüklenicinin arsa sahiplerine karşı edimlerini bütünüyle yerine getirmesi halinde karar verilebilir. Nihayetinde temliken tescil olarak adlandırılan bu davalarda, yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca edimlerini yerine getirerek bağımsız bölümleri talep etmeye hak kazandığının tespiti gerektiğinden yüklenicinin ve tüm arsa sahiplerinin davada yer alması zorunludur. Bu bilgiler ışığında somut olayda; Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğuna göre hukuki durumları etkileneceğinden ve davanın niteliğine göre taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkeme ve temyiz halinde Yargıtay tarafından kendiliğinden gözetilmelidir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın tapu iptali yönünden reddine, alacak davası yönünden kısmen kabulüne birleşen davanın husumet nedeniyle usulden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl davada davacı şirket davalı arsa sahibiyle aralarında 27.09.2007 tarihli adi olarak düzenlenen inşaat yapım sözleşmesi ve 25.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu belirterek davalıya bir dükkan teslim ettiğini arsa payı sözleşmesi gereğince kendisine verilmesi gereken 16/1060 m²'lik arsa payının tapu iptal ve tesciline, bunun mümkün olmaması halinde 30.000 TL inşaat bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

            Hukuk Dairesi’nce değiştirilerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle tapu kaydının iptâli ve tescil kararı verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de; dava konusu olayda bir inşaat yapımına başlanmamıştır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi sonrasında arsa payının devredilmesi, aradan 10 yıllık bir zaman geçtikten sonra da diğer davalıya devri söz konusudur. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, arsa sahibinin borcu inşaat yapılacak arsayı yükleniciye devretmek, yüklenicinin borcu ise inşaatı yaparak kararlaştırılan taşınmazların arsa sahibine devretmek şeklinde karşılıklı iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme söz konusudur. Sözleşmenin feshi halinde, iki taraf da aldıklarını iade edeceklerdir. Yükleniciden taşınmaz satın alan kişilerin de devir yükümlülüğü doğmaktadır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih, 1 sayılı kararı ile 21.02.2018 tarih ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, yayınlandığı tarihi izleyen ayın başından itibaren yürürlüğe giren Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili davalara ilişkin hüküm ve kararların temyiz incelemesinin Yargıtay 15. Hukuk Dairesince yapılmasına karar verilmiştir. Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile sözleşmenin feshi,imalat bedeli istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1- (k) maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle, arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bu durumda, davacı, 6502 sayılı Kanunun 3/1-(k) maddesi uyarınca tüketici sayılamayacağından, eldeki davada uyuşmazlığın, HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 9....

                  raporunun dosya kapsamına ve denetime uygun olduğu, yüklenicinin edimini tamamen ifa etmediği, bu nedenle tescil talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 20.000,00 TL'nin dava, 116.250,78 TL'nin ıslah tarihinde itibaren faiziyle davalıdan tahsiline, tescil talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Dosyada mevcut 12.12.2006 tarihli temliknameye göre davacı-yüklenicinin, davalı-arsa sahibi ile imzaladığı 12.04.2004 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tüm haklarını dava dışı ...'e temlik ettiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, dosyaya sunulan temlikname fotokopi niteliğindedir. Taraf teşkili kamu düzeninden olup mahkemece re'sen gözetilmek zorundadır....

                    UYAP Entegrasyonu