Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bir bakıma denilebilir ki, temlik işleminin öğrenildiği ana kadar temlik sözleşmesinin dışında olan ve işlemin tarafı olmayan arsa sahibi temlik işleminden haberdar olunca temlik işleminin tarafı olur ve arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklarını ona karşı (üçüncü kişiye) ileri sürer hale gelir ve ifa isteğini reddedebilir. Örneğin, karşılıklı borç yükleyen eser sözleşmesinden kaynaklanan borç kısmen veya tamamen yüklenici tarafından yerine getirilmeden yüklenici şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmiş ve üçüncü kişi ifa istemişse arsa sahibi yüklenicinin öncelikli borcunun varlığını bildirerek temlik yoluyla kazanılan borcunu ifadan kaçınabilir. Burada BK m.81 borçluya (arsa sahibine) ödemezlik defini kullanma yetkisini vermektedir. Bu bakımdan, üçüncü kişilerin yüklenicinin temlikine dayanarak açtıkları tescil davalarında arsa sahibinin taraf durumunu alması zorunludur....

    Mahkemece, kararın aynı hukuki nedenlere ve vakıalara dayalı olduğu, taraflarının ve konusunun aynı olduğu, dolayısıyla tapu iptali ve tescil talebi yönünden dava tarihi itibariyle kesin hüküm oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de iş bu davanın davacısının kesin hüküm kabul edilen davada taraf olmadığı ayrıca bu tür davalarda yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı olarak açılan tescil isteğinin kabulü için yüklenicinin veya onun halefi olan davacının arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre binayı sözleşmeye, amacına, fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmesi halinde şahsi hak kazanılmış olacağından önceki kararın kesin hüküm teşkil ettiğinden söz edilemez....

      Somut olay bakımından, geçerli alacağın varlığı demek davalılar arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin bulunması bu sözleşmeyle yüklenicinin arsa sahibinin maliki olduğu bir arazi üzerine sözleşmeye fen ve amaca uygun bir bina yapıp ona teslim etmesi bu şekilde şahsi bir hak kazanması kazanacağı bu hakkını üçüncü bir kişiye devretmesi demektir. Kısaca vurgulamak gerekirse arsa sahibi ile yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi olmadan ve bu sözleşmenin varlığı ve sözleşme uyarınca edimlerin yerine getirildiği kanıtlanmadan arsa sahibinden ifa istenemez. Burada üzerinde durulması diğer bir husus da; arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinin hukuki niteliğidir. Gerçekten bu sözleşmelerle yüklenici bir bina yapım işini üstlenmekte yüklenicinin finansını sağlayarak yapacağı bu binaya karşılık arsa sahibi de ona arsa payı mülkiyetini geçirmektedir....

        Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Sözleşmeye konu, 16714 ada ... parsel sayılı taşınmazın maliklerinden ... ve ... arasında ........2000 tarih ve 24474 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Dosya kapsamından sözleşme imzalandığı sırada ... numaralı parselin kadastro parseli olduğu, sonradan yapılan İmar Kanunu'nun .... madde uygulaması sonucu ... parsel ile şüyulandırılarak 16714 ada ... parsel no'sunu aldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasında yapılan ........2000 tarihli sözleşmede yüklenici - davacı ile davalılardan sadece ... ve ...'nun taraf olduğu, oysa bu paydaşlar haricinde arsa maliklerinin olduğu ve sözleşmeye taraf olmadıkları anlaşılmaktadır. Bina yapılacak arsanın birden fazla maliki varsa sözleşmeye arsanın tüm malikleri katılmalıdır. Aksi halde, sözleşmenin geçerliliğinden söz edilemez....

          Somut olayda, davalı yüklenici ile davalı arsa maliki arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi gereği, eserin 14.10.2007 tarihinde teslim edilmesi gerekmektedir. Bilirkişi kurulunun düzenlediği 19.09.2008 tarihli raporundan, 1438 parsel sayılı taşınmazdaki imalatların %60 oranında olduğu anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, davalı yüklenici arsa malikine karşı edimlerini yerine getirmemiştir. Mahkemece, davacının tapu iptali tescil istemini reddetmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine göre davacı vekilinin mülkiyet nakline ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davacı ikinci kademede tazminat talebinde bulunulmuştur. Mahkemece davacının tazminat istemi yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

            Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre taşınmazın tamamlanma oranı, eksik işler ve projeye aykırılıkların ekonomik bir değerinin olmayışı, taşınmazın hali hazırda kullanılıyor olmasına göre, davacının sözleşmenin feshi ve bununla birlikte davalılar adına olan tapunun iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı arsa sahibi ... vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Davacı arsa sahibi ile dava dışı yüklenici... arasında ... 19. Noterliği'nin 26.04.2006 tarih ve 20948 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir. Arsa sahibi tarafından açılan dava ile, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile birlikte, yüklenicinin taşınmazdan tapuda bağımsız bölüm devri yaptığı üçüncü kişiler üzerindeki tapuların iptali ile adına tescili talep edilmektedir....

              Somut olayda, davacı ile davalı ... arasında arsa payı karşılığı kat yapım ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin akdedildiği, davalının üzerine düşen edimleri yerine getirmeden, davacıya ait taşınmazdaki hissesini diğer davalılara sattığı, bu nedenle sözleşmenin feshi, vekaletnamenin geçersizliğinin tespiti, tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı takdirde, tazminat istemiyle dava açıldığı anlaşıldığına göre, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/06/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dava, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan tapu kaydındaki bağımsız bölüm üzerinde kayıtlı haciz şerhlerinin terkini ile davalı arsa sahibi adına olan tapu kaydının iptali ve davacı yüklenici adına tapuya kayıt ve tescili istemine ilişkin olup; mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olan 1134/4536 pay üzerindeki davalı kurum lehine konulan tüm haciz şerhlerinin iptali ile ...’e ait hissenin tapusunun iptâli ve davacı adına tapuya tesciline dair verilen kararın davalı vekilleri tarafından temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nce davalı ... Başkanlığı vekilinin tüm, davalı ...’in sair temyiz itirazları reddedilip verilen 12.09.2019 gün, 2016/5696 Esas, 2019/ 3580 Karar sayılı düzelterek onama ilâmına karşı davalı ......

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/72 ESAS - 2020/263 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki Tapu İptali Ve Tescil (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalıların murisi Ünsal Şanal'ın 01/10/2016 tarihinde adi yazılı olarak kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, bu sözleşmeye göre Değirmendere mahallesi 3829 parsel sayılı taşınmazda yapılacak inşaat sonucu 1, 2 ve 3 numaralı dairelerin müvekkiline devredileceğini, 4 numaralı dairenin ise muriste kalacağını, murisin müvekkiline Gölcük 3....

                  Tapu siciline basit bir şerh vermekten kaçınan arsa sahibinin tamamen iyi niyetli üçüncü kişiler karşısında ve onların zararına sebep olacak şekilde korunması menfaatler dengesine aykırı olduğu gibi, taşınmaz hukukunun temeli olan "tapuya güven ilkesine" de açıkça aykırıdır. Somut olayda, arsa sahibi davacılar ile Yüklenici, ...arasında 19/12/2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış ve dava konusu 1693 ada 10 parselin tapu kaydı yüklenici şirkete devredilmiştir. Yüklenici şirket teslim tarihi olan ../.. S.4. 22.06.2012 tarihinde inşaatı %60 oranında tamamlayabildiği için davacı taraf, 18/02/2013 tarihinde sözleşmenin geriye etkili feshi, tapu iptali ve tescil istemli dava açmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu