Noterliği’nce doğrudan düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklendiği edimini davalı yerine getirmediğinden “borçlu temerrüdüne” düştüğünü ileri sürerek; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geriye etkili olarak feshine karar verilmesini istemiştir. 02.09.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu, 20, 2 ve 10 numaralı parsellerdir. 01.11.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu ise, sadece 20 numaralı parseldir. Bu sözleşmede 02.09.2004 tarihli sözleşmedeki şartların geçerli olacağı açıklanmış ise de; 2 ve 10 numaralı parseller hakkındaki 02.09.2004 tarihli ilk sözleşme arsa sahibi ... ile yüklenici ... tarafından fesih olunmuştur. Davacılar, arsa sahibi ...’in mirasçıları olup; tüm mirasçılar ile yüklenici ... arasında ... 4. Noterliği’nce doğrudan düzenlenen 18.07.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, sadece 20 numaralı parsel üzerine sözleşmedeki koşullarla inşaat yapılması için imzalanmıştır....
Belediye Başkanlığı'nca, 20.09.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine onay verilmediği gibi; yüklenici ... ile bu belediye arasında da ayrıca arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi de yapılmamıştır. O halde, 20.09.2002 tarihli ve 10092 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olabilmesi için TMK'nın 692. maddesi hükmünde öngörülen koşullar gerçekleşmemiştir. Bu yasal nedenle, sözü edilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yanlarını bağlayıcı değildir. 20.09.2002 tarihli sözleşmenin 14. maddesi; “müteahhit iş bu sözleşmeye konu olan bloklar için inşaat ruhsatını, bu mukavelenin imzalandığı tarihten itibaren azami 4 ay içinde alacaktır. Müteahhit 4 ay içinde inşaat ruhsatı alamadığı takdirde mal sahipleri iş bu mukaveleyi feshetmek hakkına sahip olacaklar ve fesih tarihine kadar müteahhidin yapmış olduğu bütün masraflar müteahhidin uhdesinde kalacaktır.” hükmünü içermektedir....
Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da bir taraf edimini yerine getirmiş kabul edilemez; Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olayın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesine gelince; davacı 28.05.1998 günlü harici satış sözleşmesine dayanarak ... iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davacının kişisel hakkını sağlayan bu sözleşmenin dayanağı davalı yüklenici ile davalı arsa maliki arasındaki 28.12.1995 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesidir....
-Taraflar arasında 6098 sayılı TBK'nın 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin kendine özgü bir türü olun arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi mevcuttur. Sözleşmede, inşaatın geç teslimi halinde gecikme tazminatı ödenmesi kararlaştırılmıştır. Bu hüküm, cezai şart niteliğinde olmayıp, TBK'nın 125/.... maddesinde yer alan seçimlik hak niteliğindedir. Sözleşmelerden kaynaklanan alacaklar yönünden ise, borçlunun TBK'nın 117. maddesi hükmü uyarınca temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren faiz yürütülebilir. Somut olayda kira sözleşmesi değil, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı alacak istemi bulunduğundan ve takip tarihinden önce davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığı halde aylık kira dönemlerinin sonundan faiz uygulanmak suretiyle işlemiş faize hükmedilmesi doğru değildir. Bunun yanında, itirazın iptali davasına konu alacak yargılama sonucu tespit edilebilmiş, davalı da itirazında kısmen haklı çıkmıştır....
Temlikin konusu, yüklenicinin arsa payı karşılığı arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise ... olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden hak kazanmadığını üçüncü kişiye temlik etmesi arsa sahibi bakımından önemsizdir. Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81.maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Somut uyuşmazlıkta, 09.10.2006 ve 01.07.2008 günü ... 11. Noterliği’nde arsa maliki .../... İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. ile yüklenici ... arsa payı karşılığı inşaat ile tadil sözleşmeleri düzenlemişlerdir. Bu sözleşme uyarınca davalı yükleniciye bırakılan 9 parsel sayılı taşınmazdaki 1.kat 1 numaralı bağımsız bölüm davalı ile davacı arasında 24.06.2008 günü düzenlenen sözleşme uyarınca davacıya temlik edilmiştir....
Temlikin konusu, yüklenicinin arsa payı karşılığı arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden hak kazanmadığını üçüncü kişiye temlik etmesi arsa sahibi bakımından önemsizdir. Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81. Maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Bu genel bilgilerden sonra somut olaya gelince; Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temliki halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur....
Davacının arsa sahibi ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü yükleniciden temlik alması halinde arsa sahibini ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir. Borçlar Kanununun 167. maddesi gereğince; "Borçlu, temlike vakıf olduğu zaman; temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir." Buna göre temliki öğrenen arsa sahibi, temlik olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür def'iler ileri sürebilecekse, aynı def'ileri yeni alacaklıya (temlik alan davacıya) karşı da ileri sürebilir. Temlikin konusu, yüklenicinin arsa sahibi ile yaptığı sözleşme uyarınca hak kazandığı gerçek alacak ne ise o olacağından, temlik eden yüklenicinin arsa sahibinden kazanmadığı hakkı üçüncü kişiye temlik etmesinin arsa sahibi bakımından bir önemi bulunmamaktadır....
Bunun için de davaya konu temlik işleminin geçerli olup olmadığı, arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenicinin borçlarının neler olduğunun sözleşme hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Davacının arsa sahibi ile yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü yükleniciden temlik alması halinde arsa sahibini ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir. Borçlar Kanununun 167. maddesi gereğince; “Borçlu, temlike vakıf olduğu zaman; temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir.” Buna göre temliki öğrenen arsa sahibi, temlik olmasaydı önceki alacaklıya (yükleniciye) karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı def' ileri yeni alacaklıya (temlik alan davacıya) karşı da ileri sürebilir....
Mahkemece, kayıt malikleri olan davalılar yönünden davanın kabulü ile dava konusu 30 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptaliyle davacı adına tesciline; kayıt maliki olmayan davalı yüklenici şirket ve diğer arsa maliki davalı ... yönünden ise davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı arsa sahipleri vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. Davadaki istemin dayanağı, davalı yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve yüklenicinin davacıya şahsi hakkını devretmesine ilişkin “alacağın temliki” (alacağın devri) sözleşmesidir. Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yükleniciden, sözleşmede ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin (davacının) arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir....
-K A R A R- Davacı vekili, gerçek kişi davalıların sahip oldukları arsa için diğer davalı kooperatif ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin sorumlu müdürünün bu sözleşmeye yüklenici kooperatifin edimini taahhüt eden garantör sıfatıyla katıldığını, bunun sonrasında aynı sözleşmeye konu inşaatların yapımı için müvekkili ile davalı kooperatif arasında inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, arsa sahibi davalıların edimlerini yerine getirmemeleri nedeniyle inşaatların tamamlanamadığını, 2007 yılında kooperatif ile arsa sahipleri arasındaki sözleşmenin feshedilerek tarafların ibralaştığını, aynı gün müvekkili şirketin müdürünün arsa sahiplerine, arsa sahiplerinin isteği üzerine ibraname düzenlendiğini, yine aynı gün arsa sahipleri ile dava dışı üçüncü kişi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi akdedildiğini, arsa sahiplerinin isteği üzerine müvekkili şirketin bu sözleşmede yer almadığını ancak ikinci yüklenici ile aralarında ortaklık sözleşmesi...