Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.09.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Oysa davalılar ile dava dışı arsa malikleri arasında yapılan arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinde taşınmaz karşılığı 7 daire teslimi öngörülmüştür. Öte yandan 24.09.2013 tarihli duruşma tutanağına geçen açıklamalar ve davalılar vekilinin 23.10.2013 tarihli yazılı beyanından davalılar vekili tarafından ibraz edildiği bildirilen ancak temyiz aşamasında dosya da bulunmayan 05.04.2012 tarihli harici protokol içeriğine göre, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yüklenici tarafından arsa sahiplerine dairelerin teslim edildiği ve yüklenicinin edimini yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut iddia ve savunma, tapu kaydı ve arsa payı karşılığı inşaat sözlemesine göre ortada gerçek bir satış işlemi bulunmamaktadır. Akit tablosunda yer alan satış bedeli sözleşmede yer alan 7 adet bağımsız bölümü karşılar miktarda değildir. Yapılan satış ve devirin gerçek amacı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca avans niteliğinde yapılan bir devirdir....
Ancak, Kanunun sistematiği nazara alındığında Kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/1-k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Davalı arsa malikleri, yüklenicinin eksik ve ayıplı işleri gidermediğini, Kaya ve Hüseyin’in eser sözleşmesine dayanarak açtığı kira alacak davasının derdest bulunduğunu, iskan ruhsatının alınması ile tapunun devredileceğini savunarak davanın reddini istemişler; davalı yüklenici ise, yanıt vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı arsa malikleri vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün satın alındığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davaya konu olayda dava dışı arsa sahipleri ile “adi ortaklık şeklinde birlikte iş yapan yükleniciler ... ve ...” arasında düzenlenmiş arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi mevcuttur. Yüklenicilerden ... inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciler hissesine düşen dava konusu 21 ve 22 no'lu bağımsız bölümleri davacıların murisi olan diğer yüklenici ...'den kaçırmak suretiyle diğer davalı eşi ...'e devrettiğinden yüklenici ... mirasçıları olan davacılar, diğer yüklenici ...'i dava ederek aralarındaki adi ortaklık ilişkisine dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuşlardır....
Noterliği'nin 04.05.2006 tarih ve ... yevmiye nolu arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre ... adet dubleks binanın tamamı bitirilip ruhsatları ve iskanları alındıktan sonra güneyde deniz tarafında kalan dubleks binanın mülkiyeti arsa sahibine, diğer tarafta bulunan dubleks binanın mülkiyeti ise davacı tarafa kalmak üzere satış hakkının davacı tarafa verileceğinin kararlaştırıldığı, davalı arsa sahibine ait olması kararlaştırılan dubleks binanın tamamlanma oranının % 87, davacıya ait olması kararlaştırılan binanın ise tamamlanma oranının % 62 olduğu, davacı taraf sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmede kendisine verilmesi kararlaştırılan bağımsız bölümü talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı B.K.'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....
Büyük Genel Kurulu'nun ....01.2013 tarih ve 2013/... sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı ... Yasası'nın .... maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın .... maddesinde, daireler arası ... bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; arsa sahibi olan taraflar arasında (adi ortaklık) paylaşım ilişkisine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı yükleniciye yöneltilmiş bir talep bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, 4 numaralı bağımsız bölümü satın alan davalı ...'ın iyiniyetli olduğu, iki bağımsız bölüm arasındaki değer farkının 20.000,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısman kabulü ile 20.000,00 TL'nin davalılardan yükleniciden temerrüt faiziyle tahsiline, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, tapu iptali ve tescili isteminin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili, mümkün olmaması halında tazminat istemine ilişkindir. Davacı arsa sahibi ile davalılardan Yaşamkent İnşaat Ltd....
Temyiz müracaatı içinde tasarruf ve taleple bağlılık şartları gözetildikten sonra inceleme yaparken tarafların dayandıkları temyiz sebepleri ile bağlı olmadan inceleme yapabilme yetkisi olarak anlaşılmalıdır. Her bir dava bağımsızlığını korumaktadır. Talep ve müracatlar da her bir davaya ilişkin olarak bağımsız inceleme konusu yapılmalıdır. İddianın sürdürülüş şekline göre ilk davada arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshedilmiş (dönülmüş) olsa bile, karara bağlanan muvaza sebebine dayalı tapu iptal ve tescil davasında arsa sahibi ispat keyfiyetini yerine getiremediğinde tapu iptal ve tescil davasının redle sonuçlanması mümkündür. Geriye etkili fesih ve dönme sonucu muvaza sebebine dayalı davada tapunun da dayanılmayan sebebe bağlı olarak arsa sahibine dönmesi sonucunu getirmez. Muvaza konusunun ispat edilmesi şarttır....